» 2 / Bakara  81:

Kuran Sırası: 2
İniş Sırası: 87
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286

 » 2 / Bakara  Suresi: 81
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. بَلَىٰ (BL) = belā : evet
2. مَنْ (MN) = men : kim
3. كَسَبَ (KSB) = kesebe : kazanır
4. سَيِّئَةً (SYÙT) = seyyieten : bir günah
5. وَأَحَاطَتْ (VÊḪEŦT) = ve eHāTat : ve kuşatmış olursa
6. بِهِ (BH) = bihi : kendisini
7. خَطِيئَتُهُ (ḢŦYÙTH) = ḣaTiyetuhu : suçu
8. فَأُولَٰئِكَ (FÊVLÙK) = feulāike : işte onlar
9. أَصْحَابُ (ÊṦḪEB) = eSHābu : halkıdır
10. النَّارِ (ELNER) = n-nāri : ateş
11. هُمْ (HM) = hum : onlar
12. فِيهَا (FYHE) = fīhā : orada
13. خَالِدُونَ (ḢELD̃VN) = ḣālidūne : sürekli kalacaklardır
evet | kim | kazanır | bir günah | ve kuşatmış olursa | kendisini | suçu | işte onlar | halkıdır | ateş | onlar | orada | sürekli kalacaklardır |

[] [] [KSB] [SVE] [ḪVŦ] [] [ḢŦE] [] [ṦḪB] [NVR] [] [] [ḢLD̃]
BL MN KSB SYÙT VÊḪEŦT BH ḢŦYÙTH FÊVLÙK ÊṦḪEB ELNER HM FYHE ḢELD̃VN

belā men kesebe seyyieten ve eHāTat bihi ḣaTiyetuhu feulāike eSHābu n-nāri hum fīhā ḣālidūne
بلى من كسب سيئة وأحاطت به خطيئته فأولئك أصحاب النار هم فيها خالدون

 » 2 / Bakara  Suresi: 81
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
بلى | BL belā evet Yes,
من | MN men kim whoever
كسب ك س ب | KSB KSB kesebe kazanır earned
سيئة س و ا | SVE SYÙT seyyieten bir günah evil
وأحاطت ح و ط | ḪVŦ VÊḪEŦT ve eHāTat ve kuşatmış olursa and surrounded him
به | BH bihi kendisini with
خطيئته خ ط ا | ḢŦE ḢŦYÙTH ḣaTiyetuhu suçu his sins -
فأولئك | FÊVLÙK feulāike işte onlar [so] those
أصحاب ص ح ب | ṦḪB ÊṦḪEB eSHābu halkıdır (are the) companions
النار ن و ر | NVR ELNER n-nāri ateş "(of) the Fire;"
هم | HM hum onlar they
فيها | FYHE fīhā orada in it
خالدون خ ل د | ḢLD̃ ḢELD̃VN ḣālidūne sürekli kalacaklardır (will) abide forever.

2:81 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

evet | kim | kazanır | bir günah | ve kuşatmış olursa | kendisini | suçu | işte onlar | halkıdır | ateş | onlar | orada | sürekli kalacaklardır |

[] [] [KSB] [SVE] [ḪVŦ] [] [ḢŦE] [] [ṦḪB] [NVR] [] [] [ḢLD̃]
BL MN KSB SYÙT VÊḪEŦT BH ḢŦYÙTH FÊVLÙK ÊṦḪEB ELNER HM FYHE ḢELD̃VN

belā men kesebe seyyieten ve eHāTat bihi ḣaTiyetuhu feulāike eSHābu n-nāri hum fīhā ḣālidūne
بلى من كسب سيئة وأحاطت به خطيئته فأولئك أصحاب النار هم فيها خالدون

[] [] [ك س ب] [س و ا] [ح و ط] [] [خ ط ا] [] [ص ح ب] [ن و ر] [] [] [خ ل د]

 » 2 / Bakara  Suresi: 81
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
بلى | BL belā evet Yes,
Be,Lam,,
2,30,,
ANS – answer particle
حرف جواب
من | MN men kim whoever
Mim,Nun,
40,50,
COND – conditional noun
اسم شرط
كسب ك س ب | KSB KSB kesebe kazanır earned
Kef,Sin,Be,
20,60,2,
V – 3rd person masculine singular perfect verb
فعل ماض
سيئة س و ا | SVE SYÙT seyyieten bir günah evil
Sin,Ye,,Te merbuta,
60,10,,400,
N – accusative feminine indefinite noun
اسم منصوب
وأحاطت ح و ط | ḪVŦ VÊḪEŦT ve eHāTat ve kuşatmış olursa and surrounded him
Vav,,Ha,Elif,Tı,Te,
6,,8,1,9,400,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
V – 3rd person feminine singular (form IV) perfect verb
الواو عاطفة
فعل ماض
به | BH bihi kendisini with
Be,He,
2,5,
P – prefixed preposition bi
PRON – 3rd person masculine singular personal pronoun
جار ومجرور
خطيئته خ ط ا | ḢŦE ḢŦYÙTH ḣaTiyetuhu suçu his sins -
Hı,Tı,Ye,,Te,He,
600,9,10,,400,5,
N – nominative feminine noun
PRON – 3rd person masculine singular possessive pronoun
اسم مرفوع والهاء ضمير متصل في محل جر بالاضافة
فأولئك | FÊVLÙK feulāike işte onlar [so] those
Fe,,Vav,Lam,,Kef,
80,,6,30,,20,
RSLT – prefixed result particle
DEM – plural demonstrative pronoun
الفاء واقعة في جواب الشرط
اسم اشارة
أصحاب ص ح ب | ṦḪB ÊṦḪEB eSHābu halkıdır (are the) companions
,Sad,Ha,Elif,Be,
,90,8,1,2,
N – nominative masculine plural noun
اسم مرفوع
النار ن و ر | NVR ELNER n-nāri ateş "(of) the Fire;"
Elif,Lam,Nun,Elif,Re,
1,30,50,1,200,
N – genitive feminine noun
اسم مجرور
هم | HM hum onlar they
He,Mim,
5,40,
PRON – 3rd person masculine plural personal pronoun
ضمير منفصل
فيها | FYHE fīhā orada in it
Fe,Ye,He,Elif,
80,10,5,1,
P – preposition
PRON – 3rd person feminine singular object pronoun
جار ومجرور
خالدون خ ل د | ḢLD̃ ḢELD̃VN ḣālidūne sürekli kalacaklardır (will) abide forever.
Hı,Elif,Lam,Dal,Vav,Nun,
600,1,30,4,6,50,
N – nominative masculine plural active participle
اسم مرفوع
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |بَلَىٰ: evet | مَنْ: kim | كَسَبَ: kazanır | سَيِّئَةً: bir günah | وَأَحَاطَتْ: ve kuşatmış olursa | بِهِ: kendisini | خَطِيئَتُهُ: suçu | فَأُولَٰئِكَ: işte onlar | أَصْحَابُ: halkıdır | النَّارِ: ateş | هُمْ: onlar | فِيهَا: orada | خَالِدُونَ: sürekli kalacaklardır |
Kırık Meal (Harekesiz) : |بلى BL evet | من MN kim | كسب KSB kazanır | سيئة SYÙT bir günah | وأحاطت WÊḪEŦT ve kuşatmış olursa | به BH kendisini | خطيئته ḢŦYÙTH suçu | فأولئك FÊWLÙK işte onlar | أصحاب ÊṦḪEB halkıdır | النار ELNER ateş | هم HM onlar | فيها FYHE orada | خالدون ḢELD̃WN sürekli kalacaklardır |
Kırık Meal (Okunuş) : |belā: evet | men: kim | kesebe: kazanır | seyyieten: bir günah | ve eHāTat: ve kuşatmış olursa | bihi: kendisini | ḣaTiyetuhu: suçu | feulāike: işte onlar | eSHābu: halkıdır | n-nāri: ateş | hum: onlar | fīhā: orada | ḣālidūne: sürekli kalacaklardır |
Kırık Meal (Transcript) : |BL: evet | MN: kim | KSB: kazanır | SYÙT: bir günah | VÊḪEŦT: ve kuşatmış olursa | BH: kendisini | ḢŦYÙTH: suçu | FÊVLÙK: işte onlar | ÊṦḪEB: halkıdır | ELNER: ateş | HM: onlar | FYHE: orada | ḢELD̃VN: sürekli kalacaklardır |
Abdulbaki Gölpınarlı : Hayır, iş öyle değil; kim bir günah kazandı, vebali kendisini sardı, kapladıysa işte o çeşit adamlardır ateş ehli. Onlar, ateşte ebedî kalırlar.
Adem Uğur : Hayır! Kim bir kötülük eder de kötülüğü kendisini çepeçevre kuşatırsa işte o kimseler cehennemliktirler. Onlar orada devamlı kalırlar.
Ahmed Hulusi : Hayır! Gerçek onların sandığı gibi değil! Kim bir kötülük kazanırsa (düşündükleri veya elleriyle yaptıklarından dolayı) ve de o hatası kendisini (düşünce sistemini) kuşatırsa (hakikatı göremez hâle gelirse), işte onlar ateş (yanma) ehlidir sonsuza dek!
Ahmet Tekin : Evet, kimler bilerek günah işler, günah yüklenir de, günahları her yandan kendilerini kuşatırsa, onlar cehennemliktirler. Orada da ebedî kalırlar.
Ahmet Varol : Hayır, aksine, kim bir kötülük işler ve yapmış olduğu fenalıklar kendini kuşatırsa işte bunlar cehenneme atılacak olanlardır. Onlar orada sonsuza kadar kalacaklardır. [14]
Ali Bulaç : Hayır; kim bir kötülük işler de günahı kendisini kuşatırsa, (artık) onlar, ateşin halkıdırlar, orada süresiz kalacaklardır.
Ali Fikri Yavuz : Gerçekten bir kimse günah ve küfrü kazanır da, günahları onu her taraftan çevrelerse, işte böyle kimseler Cehennem ehlidirler ve orada ebedî olarak kalıcıdırlar.
Bekir Sadak : Hayir oyle degil; kotuluk isleyip sucu kendisini kusatmis olan kimseler; cehennemlikler iste onlardir. Onlar orada temellidirler.
Celal Yıldırım : Hayır (durum hiç de onların anladığı ve iddia ettiği gibi değildir) kim kötülük kazanır da isyan ve küfür onu çepeçevre kuşatırsa, işte onlar cehennemliktirler; onlar orada ebedî kalıcılardır.
Diyanet İşleri : Evet, kötülük işleyip suçu benliğini kaplamış (ve böylece şirke düşmüş) olan kimseler var ya, işte onlar cehennemliklerdir. Onlar orada ebedî kalacaklardır.
Diyanet İşleri (eski) : Hayır öyle değil; kötülük işleyip suçu kendisini kuşatmış olan kimseler; cehennemlikler işte onlardır. Onlar orada temellidirler.
Diyanet Vakfi : Hayır! Kim bir kötülük eder de kötülüğü kendisini çepeçevre kuşatırsa işte o kimseler cehennemliktirler. Onlar orada devamlı kalırlar.
Edip Yüksel : Günah işleyip suçu kendisini kuşatan kimseler ateş halkıdır; orada sürekli kalırlar.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Evet kim bir günah işlemiş de kendi günahı kendisini her yandan kuşatmış ise, işte öyleleri ateş ehlidirler ve orada ebedî kalıcıdırlar.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Evet kim bir kötülük yapmış da günahı kendisini her taraftan kuşatmış ise, işte öyleleri ateş ehli ve orada süresiz kalacaklardır.
Elmalılı Hamdi Yazır : Evet kim bir seyyie kesbetmiş de hatîesi kendini her taraftan kuşatmış ise işte öyleler, ateş ehli, hep onda muhalleddirler
Fizilal-il Kuran : Hayır, öyle birşey yok. Kim kötülük işler de günahı tarafından kuşatılırsa onlar ebedi olarak kalmak üzere Cehennemliktirler.
Gültekin Onan : Kim kötülük işler de günahı kendisini kuşatırsa, artık onlar ateşin halkıdırlar, orada sürekli kalırlar.
Hakkı Yılmaz : Evet, kim bir kötülük kazandıysa ve hatası kendisini kuşattıysa, işte bunlar ateş ashâbıdır. Onlar, orada sürekli kalıcıdırlar.
Hasan Basri Çantay : Hayır (iş öyle değil). Kim bir kötülük (günah) kazanır da suçu kendisini çepçevre kuşatırsa onlar cehennemin saahibleridirler. Onlar orada, bir daha çıkmamak üzere, kalıcıdırlar.
Hayrat Neşriyat : Hayır! Kim bir kötülük yapar ve günâhı kendisini kuşatır (da kâfir olarak ölür)se, işte onlar Cehennem ehlidirler! Onlar orada ebedî olarak kalıcıdırlar.
İbni Kesir : Hayır, kötülük yapıp da günahı kendisini kuşatan kimseler, işte onlar cehennemliklerdir. Onlar orada temelli kalıcıdırlar.
İskender Evrenosoğlu : Hayır (sandığınız gibi değil), kim, günah kazanmış da hataları kendisini kuşatmışsa, işte onlar artık ateş ehlidir ve orada devamlı kalacak olanlardır.
Muhammed Esed : Evet! İşte (böylesine) büyük bir kötülük işleyen ve (bunun) günahıyla çepeçevre kuşatılan kimseler var ya, işte böyleleridir içinde kalmak üzere ateşe mahkum olanlar!
Ömer Nasuhi Bilmen : Hayır, her kim bir yaramazlık işler, günahı da kendisini kuşatırsa, işte onlar ateşe mülâzımdırlar. Onlar o ateşte ebedî kalacak kimselerdir.
Ömer Öngüt : Hayır, öyle değil! Kötülük işleyip suçu kendisini kuşatmış olan kimseler, işte bunlar cehennemliktirler. Onlar orada ebedî kalacaklardır.
Şaban Piriş : Gerçek şu ki, günah işleyip günahı kendisini kuşatmış olan kimseler, cehennemlikler işte onlardır. Onlar orada ebedi kalacaklardır.
Suat Yıldırım : Hayır, durum hiç de öyle değil! Günah işleyip de günahın kendisini her taraftan kuşattığı kapladığı kimseler var ya, işte onlar cehennemliktir. Hem de orada ebedî kalacaklardır.
Süleyman Ateş : Evet kim bir günâh kazanır da suçu kendisini kuşatmış olursa işte onlar, ateş halkıdır, orada sürekli kalacaklardır.
Tefhim-ul Kuran : Hayır; kim bir kötülük işler de günahı kendisini kuşatırsa, (artık) onlar, ateşin halkıdırlar, orada temelli kalıcıdırlar.
Ümit Şimşek : Hayır! Kim kötülük işleyip de suçu kendisini çepeçevre kuşatırsa, işte onlar ateş ehlidir ve orada sürekli kalırlar.
Yaşar Nuri Öztürk : İş onların sandığı gibi değil. Kötülük ve çirkinlik kazanan, suçu kendisini kuşatmış olan kişiler, ateşin dostudurlar. Sürekli kalacaklardır orada.


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}