» 2 / Bakara  278:

Kuran Sırası: 2
İniş Sırası: 87
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286

 » 2 / Bakara  Suresi: 278
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. يَا (YE) = yā : EY/HEY/AH
2. أَيُّهَا (ÊYHE) = eyyuhā : SİZ!
3. الَّذِينَ (ELZ̃YN) = elleƶīne : kimseler
4. امَنُوا ( ËMNVE) = āmenū : iman eden(ler)
5. اتَّقُوا (ETGVE) = tteḳū : korkun
6. اللَّهَ (ELLH) = llahe : Allah'tan
7. وَذَرُوا (VZ̃RVE) = ve ƶerū : ve bırakın (almayın)
8. مَا (ME) = mā : ne varsa
9. بَقِيَ (BGY) = beḳiye : geri kalan
10. مِنَ (MN) = mine : -dan
11. الرِّبَا (ELRBE) = r-ribā : riba-
12. إِنْ (ÎN) = in : eğer
13. كُنْتُمْ (KNTM) = kuntum : idiyseniz
14. مُؤْمِنِينَ (MÙMNYN) = mu'minīne : inanıyor
EY/HEY/AH | SİZ! | kimseler | iman eden(ler) | korkun | Allah'tan | ve bırakın (almayın) | ne varsa | geri kalan | -dan | riba- | eğer | idiyseniz | inanıyor |

[Y] [EYH] [] [EMN] [VGY] [] [VZ̃R] [] [BGY] [] [RBV] [] [KVN] [EMN]
YE ÊYHE ELZ̃YN ËMNVE ETGVE ELLH VZ̃RVE ME BGY MN ELRBE ÎN KNTM MÙMNYN

eyyuhā elleƶīne āmenū tteḳū llahe ve ƶerū beḳiye mine r-ribā in kuntum mu'minīne
يا أيها الذين آمنوا اتقوا الله وذروا ما بقي من الربا إن كنتم مؤمنين

 » 2 / Bakara  Suresi: 278
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
يا ي | Y YE EY/HEY/AH """O!"
أيها أ ي ه | EYH ÊYHE eyyuhā SİZ! You
الذين | ELZ̃YN elleƶīne kimseler who
آمنوا ا م ن | EMN ËMNVE āmenū iman eden(ler) believe[d]!
اتقوا و ق ي | VGY ETGVE tteḳū korkun Fear
الله | ELLH llahe Allah'tan Allah
وذروا و ذ ر | VZ̃R VZ̃RVE ve ƶerū ve bırakın (almayın) and give up
ما | ME ne varsa what
بقي ب ق ي | BGY BGY beḳiye geri kalan remained
من | MN mine -dan of
الربا ر ب و | RBV ELRBE r-ribā riba- [the] usury,
إن | ÎN in eğer if
كنتم ك و ن | KVN KNTM kuntum idiyseniz you are
مؤمنين ا م ن | EMN MÙMNYN mu'minīne inanıyor believers.

2:278 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

EY/HEY/AH | SİZ! | kimseler | iman eden(ler) | korkun | Allah'tan | ve bırakın (almayın) | ne varsa | geri kalan | -dan | riba- | eğer | idiyseniz | inanıyor |

[Y] [EYH] [] [EMN] [VGY] [] [VZ̃R] [] [BGY] [] [RBV] [] [KVN] [EMN]
YE ÊYHE ELZ̃YN ËMNVE ETGVE ELLH VZ̃RVE ME BGY MN ELRBE ÎN KNTM MÙMNYN

eyyuhā elleƶīne āmenū tteḳū llahe ve ƶerū beḳiye mine r-ribā in kuntum mu'minīne
يا أيها الذين آمنوا اتقوا الله وذروا ما بقي من الربا إن كنتم مؤمنين

[ي] [أ ي ه] [] [ا م ن] [و ق ي] [] [و ذ ر] [] [ب ق ي] [] [ر ب و] [] [ك و ن] [ا م ن]

 » 2 / Bakara  Suresi: 278
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
يا ي | Y YE EY/HEY/AH """O!"
Ye,Elif,
10,1,

أيها أ ي ه | EYH ÊYHE eyyuhā SİZ! You
,Ye,He,Elif,
,10,5,1,
VOC – prefixed vocative particle ya
N – nominative noun
أداة نداء
اسم مرفوع
الذين | ELZ̃YN elleƶīne kimseler who
Elif,Lam,Zel,Ye,Nun,
1,30,700,10,50,
REL – masculine plural relative pronoun
اسم موصول
آمنوا ا م ن | EMN ËMNVE āmenū iman eden(ler) believe[d]!
,Mim,Nun,Vav,Elif,
,40,50,6,1,
V – 3rd person masculine plural (form IV) perfect verb
PRON – subject pronoun
فعل ماض والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
اتقوا و ق ي | VGY ETGVE tteḳū korkun Fear
Elif,Te,Gaf,Vav,Elif,
1,400,100,6,1,
V – 2nd person masculine plural (form VIII) imperative verb
PRON – subject pronoun
فعل أمر والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
الله | ELLH llahe Allah'tan Allah
Elif,Lam,Lam,He,
1,30,30,5,
"PN – accusative proper noun → Allah"
لفظ الجلالة منصوب
وذروا و ذ ر | VZ̃R VZ̃RVE ve ƶerū ve bırakın (almayın) and give up
Vav,Zel,Re,Vav,Elif,
6,700,200,6,1,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
V – 2nd person masculine plural imperative verb
PRON – subject pronoun
الواو عاطفة
فعل أمر والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
ما | ME ne varsa what
Mim,Elif,
40,1,
REL – relative pronoun
اسم موصول
بقي ب ق ي | BGY BGY beḳiye geri kalan remained
Be,Gaf,Ye,
2,100,10,
V – 3rd person masculine singular perfect verb
فعل ماض
من | MN mine -dan of
Mim,Nun,
40,50,
P – preposition
حرف جر
الربا ر ب و | RBV ELRBE r-ribā riba- [the] usury,
Elif,Lam,Re,Be,Elif,
1,30,200,2,1,
N – genitive masculine noun
اسم مجرور
إن | ÎN in eğer if
,Nun,
,50,
COND – conditional particle
حرف شرط
كنتم ك و ن | KVN KNTM kuntum idiyseniz you are
Kef,Nun,Te,Mim,
20,50,400,40,
V – 2nd person masculine plural perfect verb
PRON – subject pronoun
فعل ماض والتاء ضمير متصل في محل رفع اسم «كان»
مؤمنين ا م ن | EMN MÙMNYN mu'minīne inanıyor believers.
Mim,,Mim,Nun,Ye,Nun,
40,,40,50,10,50,
N – accusative masculine plural (form IV) active participle
اسم منصوب
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |يَا: EY/HEY/AH | أَيُّهَا: SİZ! | الَّذِينَ: kimseler | امَنُوا: iman eden(ler) | اتَّقُوا: korkun | اللَّهَ: Allah'tan | وَذَرُوا: ve bırakın (almayın) | مَا: ne varsa | بَقِيَ: geri kalan | مِنَ: -dan | الرِّبَا: riba- | إِنْ: eğer | كُنْتُمْ: idiyseniz | مُؤْمِنِينَ: inanıyor |
Kırık Meal (Harekesiz) : |يا YE EY/HEY/AH | أيها ÊYHE SİZ! | الذين ELZ̃YN kimseler | آمنوا ËMNWE iman eden(ler) | اتقوا ETGWE korkun | الله ELLH Allah'tan | وذروا WZ̃RWE ve bırakın (almayın) | ما ME ne varsa | بقي BGY geri kalan | من MN -dan | الربا ELRBE riba- | إن ÎN eğer | كنتم KNTM idiyseniz | مؤمنين MÙMNYN inanıyor |
Kırık Meal (Okunuş) : |: EY/HEY/AH | eyyuhā: SİZ! | elleƶīne: kimseler | āmenū: iman eden(ler) | tteḳū: korkun | llahe: Allah'tan | ve ƶerū: ve bırakın (almayın) | : ne varsa | beḳiye: geri kalan | mine: -dan | r-ribā: riba- | in: eğer | kuntum: idiyseniz | mu'minīne: inanıyor |
Kırık Meal (Transcript) : |YE: EY/HEY/AH | ÊYHE: SİZ! | ELZ̃YN: kimseler | ËMNVE: iman eden(ler) | ETGVE: korkun | ELLH: Allah'tan | VZ̃RVE: ve bırakın (almayın) | ME: ne varsa | BGY: geri kalan | MN: -dan | ELRBE: riba- | ÎN: eğer | KNTM: idiyseniz | MÙMNYN: inanıyor |
Abdulbaki Gölpınarlı : Ey inananlar, Allah'tan sakının ve artık almadığınız faizleri bırakın inancınız varsa.
Adem Uğur : Ey iman edenler! Allah'tan korkun. Eğer gerçekten inanıyorsanız mevcut faiz alacaklarınızı terkedin.
Ahmed Hulusi : Ey iman edenler, Allâh'tan korunmak için ribadan arta kalanı terk edin, eğer iman edenlerdenseniz.
Ahmet Tekin : Ey iman nimetine kavuşanlar, Allah’a sığının, emirlerine yapışın, günahlardan arınıp, azaptan korunun. Eğer gerçekten mü’min iseniz, eskiden kalan alınmamış fâiz alacaklarınızdan vazgeçin.
Ahmet Varol : Ey iman edenler! Allah'a karşı gelmekten sakının ve eğer mü'minler iseniz faizin geriye kalanlarını bırakın.
Ali Bulaç : Ey iman edenler, Allah'tan sakının ve eğer inanmışsanız, faizden artakalanı bırakın.
Ali Fikri Yavuz : Ey müminler, Allah’dan korkun ve (cahiliyette işlediğiniz) fâiz hesabından arta kalanı bırakın (almayın), eğer gerçek müminler iseniz...
Bekir Sadak : Ey Inananlar! Allah'tan sakinin, inanmissaniz, faizden arta kalmis hesabdan vazgecin.
Celal Yıldırım : Ey imân edenler! Allah'tan korkun, faizden arta kalanı bırakın eğer gerçekten inanmışsanız (Rabbinizin emrine uyun).
Diyanet İşleri : Ey iman edenler! Allah’a karşı gelmekten sakının ve eğer gerçekten iman etmiş kimselerseniz, faizden geriye kalanı bırakın.
Diyanet İşleri (eski) : Ey İnananlar! Allah'tan sakının, inanmışsanız, faizden arta kalmış hesabdan vazgeçin.
Diyanet Vakfi : Ey iman edenler! Allah'tan korkun. Eğer gerçekten inanıyorsanız mevcut faiz alacaklarınızı terkedin.
Edip Yüksel : Ey inananlar, gerçekten inanıyorsanız ALLAH'ı dinleyin ve her çeşit tefecilik kalıntısını terkedin.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Ey iman edenler! Allah'tan korkun ve artık faizin peşini bırakın, eğer gerçekten müminler iseniz.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Ey iman edenler, Allah'tan korkun ve eğer gerçek inananlar iseniz faiz hesabından kalan miktarı almaktan vazgeçin.
Elmalılı Hamdi Yazır : Ey o bütün iman edenler! Allahdan korkun ve riba hisabından kalan bakayayı bırakın eğer gerçekten müminlerseniz
Fizilal-il Kuran : Ey müminler, Allah'tan korkun ve eğer mümin iseniz henüz elinize geçmemiş faizi almaktan vazgeçin.
Gültekin Onan : Ey inananlar, Tanrı'dan sakının ve eğer inançlılar iseniz faizden artakalanı bırakın.
Hakkı Yılmaz : Ey iman etmiş kimseler! Eğer mü’minler iseniz, Allah'ın koruması altına girin ve ribadan kalanı bırakın.
Hasan Basri Çantay : Ey îman edenler, (gerçek) mü'minler iseniz Allahdan korkun, faizden (henüz alınmamış olub da) kalanı bırakın (almayın).
Hayrat Neşriyat : Ey îmân edenler! Eğer (gerçek) mü’minler iseniz, Allah’dan sakının ve fâizden kalan (alacağınız)ı bırakın!
İbni Kesir : Ey iman edenler; Allah'tan korkun. Eğer mü'minlerden iseniz, faizden kalanı bırakın.
İskender Evrenosoğlu : Ey âmenû olanlar! Allah'a karşı takva sahibi olun. Eğer (gerçek) mü'minlerseniz, ribadan (faizden) arta kalan şeyi (faizin bakiyesini) bırakın (bakiyeyi almayın).
Muhammed Esed : Siz ey imana ermiş olanlar! Allah'a karşı sorumluluğunuzun bilincinde olun ve eğer (gerçekten) müminseniz faizden doğan kazançların tümünden vazgeçin;
Ömer Nasuhi Bilmen : Ey imân edenler! Allah Teâlâ'dan korkunuz, ribâdan bâki kalanı terkediniz, eğer siz mü'min kimseler iseniz.
Ömer Öngüt : Ey iman edenler! Allah'tan korkun! Eğer imanınızda gerçek iseniz, fâizden arta kalanı bırakın almayın.
Şaban Piriş : -Ey iman edenler, Eğer gerçekten mümin iseniz, Allah’tan korkun ve faizden geri kalanı bırakın.
Suat Yıldırım : Ey iman edenler! Allah’a karşı gelmekten sakının ve eğer mümin iseniz geri kalan faizi terkedin!
Süleyman Ateş : Ey inananlar, Allah'tan korkun, eğer inanıyorsanız ribâdan (henüz alınmayıp) geri kalan kısmı bırakın (almayın).
Tefhim-ul Kuran : Ey iman edenler, Allah'tan korkup sakının ve eğer inanmışsanız, faizden artakalanı bırakın.
Ümit Şimşek : Ey iman edenler! Eğer inanmış kimselerseniz, Allah'tan korkun ve faizin geri kalanını terk edin.
Yaşar Nuri Öztürk : Ey iman sahipleri, Allah'tan korkun. Ve eğer inanıyorsanız ribadan geri kalanı bırakın.


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}