» 20 / Tâ-Hâ  128:

Kuran Sırası: 20
İniş Sırası: 45
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135

 » 20 / Tâ-Hâ  Suresi: 128
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. أَفَلَمْ (ÊFLM) = efelem :
2. يَهْدِ (YHD̃) = yehdi : yola getirmedi mi?
3. لَهُمْ (LHM) = lehum : onları
4. كَمْ (KM) = kem : nicelerini
5. أَهْلَكْنَا (ÊHLKNE) = ehleknā : yok edişimiz
6. قَبْلَهُمْ (GBLHM) = ḳablehum : kendilerinden önce
7. مِنَ (MN) = mine : -den
8. الْقُرُونِ (ELGRVN) = l-ḳurūni : nesiller-
9. يَمْشُونَ (YMŞVN) = yemşūne : dolaştıkları
10. فِي (FY) = fī :
11. مَسَاكِنِهِمْ (MSEKNHM) = mesākinihim : meskenlerinde
12. إِنَّ (ÎN) = inne : elbette
13. فِي (FY) = fī :
14. ذَٰلِكَ (Z̃LK) = ƶālike : bunda vardır
15. لَايَاتٍ (L ËYET) = lāyātin : ibretler
16. لِأُولِي (LÊVLY) = liūlī : sahipleri için
17. النُّهَىٰ (ELNH) = n-nuhā : akıl
| yola getirmedi mi? | onları | nicelerini | yok edişimiz | kendilerinden önce | -den | nesiller- | dolaştıkları | | meskenlerinde | elbette | | bunda vardır | ibretler | sahipleri için | akıl |

[] [HD̃Y] [] [] [HLK] [GBL] [] [GRN] [MŞY] [] [SKN] [] [] [] [EYY] [EVL] [NHY]
ÊFLM YHD̃ LHM KM ÊHLKNE GBLHM MN ELGRVN YMŞVN FY MSEKNHM ÎN FY Z̃LK L ËYET LÊVLY ELNH

efelem yehdi lehum kem ehleknā ḳablehum mine l-ḳurūni yemşūne mesākinihim inne ƶālike lāyātin liūlī n-nuhā
أفلم يهد لهم كم أهلكنا قبلهم من القرون يمشون في مساكنهم إن في ذلك لآيات لأولي النهى

 » 20 / Tâ-Hâ  Suresi: 128
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
أفلم | ÊFLM efelem Then has not
يهد ه د ي | HD̃Y YHD̃ yehdi yola getirmedi mi? it guided
لهم | LHM lehum onları [for] them
كم | KM kem nicelerini how many
أهلكنا ه ل ك | HLK ÊHLKNE ehleknā yok edişimiz We (have) destroyed
قبلهم ق ب ل | GBL GBLHM ḳablehum kendilerinden önce before them,
من | MN mine -den of
القرون ق ر ن | GRN ELGRVN l-ḳurūni nesiller- the generations,
يمشون م ش ي | MŞY YMŞVN yemşūne dolaştıkları (as) they walk
في | FY in
مساكنهم س ك ن | SKN MSEKNHM mesākinihim meskenlerinde their dwellings?
إن | ÎN inne elbette Indeed,
في | FY in
ذلك | Z̃LK ƶālike bunda vardır that
لآيات ا ي ي | EYY L ËYET lāyātin ibretler surely (are) Signs
لأولي ا و ل | EVL LÊVLY liūlī sahipleri için for possessors
النهى ن ه ي | NHY ELNH n-nuhā akıl (of) intelligence.

20:128 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

| yola getirmedi mi? | onları | nicelerini | yok edişimiz | kendilerinden önce | -den | nesiller- | dolaştıkları | | meskenlerinde | elbette | | bunda vardır | ibretler | sahipleri için | akıl |

[] [HD̃Y] [] [] [HLK] [GBL] [] [GRN] [MŞY] [] [SKN] [] [] [] [EYY] [EVL] [NHY]
ÊFLM YHD̃ LHM KM ÊHLKNE GBLHM MN ELGRVN YMŞVN FY MSEKNHM ÎN FY Z̃LK L ËYET LÊVLY ELNH

efelem yehdi lehum kem ehleknā ḳablehum mine l-ḳurūni yemşūne mesākinihim inne ƶālike lāyātin liūlī n-nuhā
أفلم يهد لهم كم أهلكنا قبلهم من القرون يمشون في مساكنهم إن في ذلك لآيات لأولي النهى

[] [ه د ي] [] [] [ه ل ك] [ق ب ل] [] [ق ر ن] [م ش ي] [] [س ك ن] [] [] [] [ا ي ي] [ا و ل] [ن ه ي]

 » 20 / Tâ-Hâ  Suresi: 128
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
أفلم | ÊFLM efelem Then has not
,Fe,Lam,Mim,
,80,30,40,
INTG – prefixed interrogative alif
SUP – prefixed supplemental particle
NEG – negative particle
الهمزة همزة استفهام
الفاء زائدة
حرف نفي
يهد ه د ي | HD̃Y YHD̃ yehdi yola getirmedi mi? it guided
Ye,He,Dal,
10,5,4,
V – 3rd person masculine singular imperfect verb, jussive mood
فعل مضارع مجزوم
لهم | LHM lehum onları [for] them
Lam,He,Mim,
30,5,40,
P – prefixed preposition lām
PRON – 3rd person masculine plural personal pronoun
جار ومجرور
كم | KM kem nicelerini how many
Kef,Mim,
20,40,
INTG – interrogative noun
اسم استفهام
أهلكنا ه ل ك | HLK ÊHLKNE ehleknā yok edişimiz We (have) destroyed
,He,Lam,Kef,Nun,Elif,
,5,30,20,50,1,
V – 1st person plural (form IV) perfect verb
PRON – subject pronoun
فعل ماض و«نا» ضمير متصل في محل رفع فاعل
قبلهم ق ب ل | GBL GBLHM ḳablehum kendilerinden önce before them,
Gaf,Be,Lam,He,Mim,
100,2,30,5,40,
T – accusative time adverb
PRON – 3rd person masculine plural possessive pronoun
ظرف زمان منصوب و«هم» ضمير متصل في محل جر بالاضافة
من | MN mine -den of
Mim,Nun,
40,50,
P – preposition
حرف جر
القرون ق ر ن | GRN ELGRVN l-ḳurūni nesiller- the generations,
Elif,Lam,Gaf,Re,Vav,Nun,
1,30,100,200,6,50,
N – genitive masculine plural noun
اسم مجرور
يمشون م ش ي | MŞY YMŞVN yemşūne dolaştıkları (as) they walk
Ye,Mim,Şın,Vav,Nun,
10,40,300,6,50,
V – 3rd person masculine plural imperfect verb
PRON – subject pronoun
فعل مضارع والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
في | FY in
Fe,Ye,
80,10,
P – preposition
حرف جر
مساكنهم س ك ن | SKN MSEKNHM mesākinihim meskenlerinde their dwellings?
Mim,Sin,Elif,Kef,Nun,He,Mim,
40,60,1,20,50,5,40,
N – genitive masculine plural noun
PRON – 3rd person masculine plural possessive pronoun
اسم مجرور و«هم» ضمير متصل في محل جر بالاضافة
إن | ÎN inne elbette Indeed,
,Nun,
,50,
ACC – accusative particle
حرف نصب
في | FY in
Fe,Ye,
80,10,
P – preposition
حرف جر
ذلك | Z̃LK ƶālike bunda vardır that
Zel,Lam,Kef,
700,30,20,
DEM – masculine singular demonstrative pronoun
اسم اشارة
لآيات ا ي ي | EYY L ËYET lāyātin ibretler surely (are) Signs
Lam,,Ye,Elif,Te,
30,,10,1,400,
EMPH – emphatic prefix lām
N – accusative feminine plural indefinite noun
اللام لام التوكيد
اسم منصوب
لأولي ا و ل | EVL LÊVLY liūlī sahipleri için for possessors
Lam,,Vav,Lam,Ye,
30,,6,30,10,
P – prefixed preposition lām
N – genitive masculine plural noun
جار ومجرور
النهى ن ه ي | NHY ELNH n-nuhā akıl (of) intelligence.
Elif,Lam,Nun,He,,
1,30,50,5,,
N – genitive plural noun
اسم مجرور
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |أَفَلَمْ: | يَهْدِ: yola getirmedi mi? | لَهُمْ: onları | كَمْ: nicelerini | أَهْلَكْنَا: yok edişimiz | قَبْلَهُمْ: kendilerinden önce | مِنَ: -den | الْقُرُونِ: nesiller- | يَمْشُونَ: dolaştıkları | فِي: | مَسَاكِنِهِمْ: meskenlerinde | إِنَّ: elbette | فِي: | ذَٰلِكَ: bunda vardır | لَايَاتٍ: ibretler | لِأُولِي: sahipleri için | النُّهَىٰ: akıl |
Kırık Meal (Harekesiz) : |أفلم ÊFLM | يهد YHD̃ yola getirmedi mi? | لهم LHM onları | كم KM nicelerini | أهلكنا ÊHLKNE yok edişimiz | قبلهم GBLHM kendilerinden önce | من MN -den | القرون ELGRWN nesiller- | يمشون YMŞWN dolaştıkları | في FY | مساكنهم MSEKNHM meskenlerinde | إن ÎN elbette | في FY | ذلك Z̃LK bunda vardır | لآيات L ËYET ibretler | لأولي LÊWLY sahipleri için | النهى ELNH akıl |
Kırık Meal (Okunuş) : |efelem: | yehdi: yola getirmedi mi? | lehum: onları | kem: nicelerini | ehleknā: yok edişimiz | ḳablehum: kendilerinden önce | mine: -den | l-ḳurūni: nesiller- | yemşūne: dolaştıkları | : | mesākinihim: meskenlerinde | inne: elbette | : | ƶālike: bunda vardır | lāyātin: ibretler | liūlī: sahipleri için | n-nuhā: akıl |
Kırık Meal (Transcript) : |ÊFLM: | YHD̃: yola getirmedi mi? | LHM: onları | KM: nicelerini | ÊHLKNE: yok edişimiz | GBLHM: kendilerinden önce | MN: -den | ELGRVN: nesiller- | YMŞVN: dolaştıkları | FY: | MSEKNHM: meskenlerinde | ÎN: elbette | FY: | Z̃LK: bunda vardır | L ËYET: ibretler | LÊVLY: sahipleri için | ELNH: akıl |
Abdulbaki Gölpınarlı : Onlardan önce nice ümmetleri helâk ettik; bu, onları doğru yola sevketmez mi ki? Onların yerlerinde, yurtlarında gezip duruyorlar. Şüphe yok ki bunda, aklı başında olanlara deliller var.
Adem Uğur : Bizim, onlardan önce nice nesilleri helâk etmiş olmamız kendilerini yola getirmedi mi? Halbuki onların yurtlarında gezip dolaşırlar. Bunda, elbette ki akıl sahipleri için nice ibretler vardır.
Ahmed Hulusi : Helâk olmuş nice toplumun meskenleri üzerinde dolaştıkları hâlde, bu onlara gerçeği göstermedi mi? Muhakkak ki bunda ibret alacak kadar aklı olanlara nice delil vardır.
Ahmet Tekin : Bizim, kendilerinden önce nice nesilleri helâk etmiş olmamız, hakka yönelmeleri için kâfî derecede onlara aydınlatıcı bilgi sağlamadı mı? Halbuki onların yurtlarında gezip dolaşıyorlar. Bunda ergin akıl sahipleri için birçok ibretler vardır.
Ahmet Varol : Kendilerinden önce nice nesilleri helâk etmiş olmamız onları yola getirmedi mi? Oysa kendileri de onların kaldıkları yerlerde dolaşıyorlar. Şüphesiz bunda akıl sahipleri için ayetler vardır.
Ali Bulaç : Kendilerinden önceki nesillerden nicelerini yıkıma uğratmamız, onları doğruya yöneltmedi mi? (Oysa bugün kendileri) onların kaldıkları yerlerde (tarihi kalıntıları üzerinde) gezinip duruyorlar. Şüphesiz bunda sağduyu sahipleri için ayetler vardır.
Ali Fikri Yavuz : Biz, Mekke kâfirlerinden evvel nice asırlar halkını helâk etmişizdir. Kur’an, bunu, onlara beyan etmedi mi? Halbuki kendileri de onların meskenlerinde yürüyüb duruyorlar. Muhakkak ki bunda, gerçek akıl sahipleri için (ibret alınacak) çok alâmetler var.
Bekir Sadak : Onlari yerlerinde gezdikleri, kendilerinden once yok etmis oldugumuz bunca nesiller dogru yola sevketmedi mi? Dogrusu bunlarda akil sahipleri icin ibretler vardir. *
Celal Yıldırım : Kendilerinden önce nice nesilleri yok etmemiz bunları doğru yola getirmedi mi? Yok edilenlerin oturdukları yerlerde yürüyüp dolaşmaktadırlar, (hiç de ibret almazlar mı ?). Şüphesiz ki bunda sağduyu sahipleri için nice acık belgeler ve ibretler vardır.
Diyanet İşleri : Yurtlarında dolaşıp durdukları, kendilerinden önceki nice nesilleri helâk etmiş olmamız, onları doğru yola iletmedi mi? Şüphesiz bunda akıl sahipleri için ibretler vardır.
Diyanet İşleri (eski) : Onları yerlerinde gezdikleri, kendilerinden önce yok etmiş olduğumuz bunca nesiller doğru yola sevketmedi mi? Doğrusu bunlarda akıl sahipleri için ibretler vardır.
Diyanet Vakfi : Bizim, onlardan önce nice nesilleri helâk etmiş olmamız kendilerini yola getirmedi mi? Halbuki onların yurtlarında gezip dolaşırlar. Bunda, elbette ki akıl sahipleri için nice ibretler vardır.
Edip Yüksel : Önceki nesillerin yerleşim bölgelerinde dolaşanlar, onları yok edişimizden ders almazlar mı? Bunda akıl sahipleri için işaretler ve kanıtlar vardır.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Onları, yerlerinde gezip durdukları şu kendilerinden önce yok ettiğimiz bunca nesiller(in o korkunç akibeti) doğru yola sevk etmedi mi? Doğrusu bunda ibret alacak aklı olanlar için nice deliller vardır.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Yurtlarında yürüyüp durdukları kendilerinden önceki nice nesilleri helak etmemiz kendilerini doğru yola sevketmedi mi? Muhakkak bunda ibret alacak akıl sahipleri için birçok deliller vardır!
Elmalılı Hamdi Yazır : Daha onları şu irşad etmedi mi? Ki kendilerinden evvel nice kurûn helâk etmişiz, onların meskenlerinde yürüyüp duruyorlar, her halde bunda ıbret alacak aklı olanlar için çok âyetler var
Fizilal-il Kuran : Vaktiyle yok ettiğimiz nice eski kuşakların acı sonları onları doğru yola iletmiyor mu? Oysa onlar bu yok edilmiş kuşakların oturdukları konutları geziyorlar. Sağduyu sahiplerinin bu olaylardan çıkaracağı birçok dersler vardır.
Gültekin Onan : Kendilerinden önceki nesillerden nicelerini yıkıma uğratmamız, onları doğruya yöneltmedi mi? (Oysa bugün kendileri) onların kaldıkları yerlerde [tarihi kalıntıları üzerinde] gezinip duruyorlar. Şüphesiz bunda sağduyu sahipleri için ayetler vardır.
Hakkı Yılmaz : Meskenlerinde gezip durdukları şu kendilerinden önce yok ettiğimiz bunca nesiller, onlar için kılavuz olmadı mı? Şüphesiz ki bunda akıl sahibi olanlar için nice deliller vardır.
Hasan Basri Çantay : Biz onlardan evvel nice asırlar (halkın) ı helak etmişizdir. Bu, onları irşâd etmedi mi? Halbuki kendileri de onların yurdlarında yürüyüb duruyorlar. Bunda salim akıl saahibleri için elbette ibret verici âyetler vardır.
Hayrat Neşriyat : Onlardan önce (yaşamış) olan nice nesilleri (böyle zulümleri sebebiyle) helâk edişimiz, kendilerini hâlâ yola getirmedi mi? (Hâlbuki) onların meskenlerinde dolaşıyorlar. Şübhe yok ki bunda, (doğru) akıl sâhibleri için nice ibretler vardır.
İbni Kesir : Kendilerinden önce nice nesilleri yok edişimiz hala onları uyarmadı mı? Halbuki onların yurdlarında gezinip duruyorlar. Doğrusu bunda sağduyu sahipleri için ayetler vardır.
İskender Evrenosoğlu : Onlar hâlâ hidayete ermediler mi? Onlardan önce nice nesilleri helâk etmemize (rağmen) ki şimdi onlar, onların meskenlerinde dolaşıyorlar. İşte bunda nehy sahipleri (Allah'ın yasaklarına riayet edenler) için mutlaka âyetler (ibretler) vardır.
Muhammed Esed : Peki, bu (hakkı inkar eden) kimseler, yurtlarında gezip dolaştıkları kendilerinden önce gelip geçmiş kuşaklardan nicesini helak ettiğimizi görerek bundan kendileri için bir ders çıkarmadılar mı? Oysa, bu olguda, akıl sahipleri için mutlaka çıkarılacak dersler vardır!
Ömer Nasuhi Bilmen : Onlar için vesile-i hidâyet olmadı mı ki, onlardan evvel nice asırlar ahalisini helâk ettik. Onların yurtlarında yürüyorlar. Şüphe yok ki, bunda güzel akıl sahipleri için büyük ibretler vardır.
Ömer Öngüt : Bizim onlardan önce nice nesilleri helâk etmiş olmamız, kendilerini hâlâ yola getirmedi mi? Halbuki onların yurtlarında gezip dolaşırlar. Bunda elbette ki akıl sahipleri için âyetler (ibretler) vardır.
Şaban Piriş : Kendilerinden önce nice nesiller helak etmemiz onları doğru yola sevketmedi mi? Üstelik onların yerleşim yerlerinde geziniyorlar. Şüphesiz bunda akıl sahipleri için belgeler vardır.
Suat Yıldırım : Bugün meskenlerinde dolaştıkları, daha önce yaşamış bunca nesilleri helâk edişimiz, onları yola getirmedi mi? Elbette bunda akıllı kimseler için alınacak dersler vardır.
Süleyman Ateş : (Bugün) meskenlerinde dolaştıkları, kendilerinden önce yaşamış nice nesilleri yok edişimiz onları hâlâ yola getirmedi mi? Elbette bunda akıl sâhipleri için ibretler vardır.
Tefhim-ul Kuran : Kendilerinden önceki kuşaklardan nicelerini yıkıma uğratmamız, onları doğruya yöneltmedi mi? (Oysa bugün kendileri) onların kaldıkları yerlerde (tarihi kalıntıları üzerinde) gezinip durmaktadırlar. Şüphesiz bunda sağduyu sahipleri için ayetler vardır.
Ümit Şimşek : Kendilerinden evvel, şimdi yurtlarında dolaştıkları nice nesilleri helâk etmiş olmamız onları yola getirmedi mi? Oysa akıl sahipleri için bunda âyetler vardır.
Yaşar Nuri Öztürk : Kendilerinden önceki nesillerden nicelerini helâk etmemiz onları yola getirmedi mi? Onların yurtlarında/barınaklarında dolaşıp duruyorlar. Akıl sahipleri için bunda elbette ibretler vardır!


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}