» 16 / Nahl  88:

Kuran Sırası: 16
İniş Sırası: 70
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128

 » 16 / Nahl  Suresi: 88
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. الَّذِينَ (ELZ̃YN) = elleƶīne : kimseler
2. كَفَرُوا (KFRVE) = keferū : inkar eden(ler)
3. وَصَدُّوا (VṦD̃VE) = ve Saddū : ve engel olanlar
4. عَنْ (AN) = ǎn : -ndan
5. سَبِيلِ (SBYL) = sebīli : yolu-
6. اللَّهِ (ELLH) = llahi : Allah'ın
7. زِدْنَاهُمْ (ZD̃NEHM) = zidnāhum : artırırız onlara
8. عَذَابًا (AZ̃EBE) = ǎƶāben : azabı
9. فَوْقَ (FVG) = fevḳa : üstüne
10. الْعَذَابِ (ELAZ̃EB) = l-ǎƶābi : azaplarının
11. بِمَا (BME) = bimā : dolayı
12. كَانُوا (KENVE) = kānū : yaptıkları
13. يُفْسِدُونَ (YFSD̃VN) = yufsidūne : bozgunculuklarından
kimseler | inkar eden(ler) | ve engel olanlar | -ndan | yolu- | Allah'ın | artırırız onlara | azabı | üstüne | azaplarının | dolayı | yaptıkları | bozgunculuklarından |

[] [KFR] [ṦD̃D̃] [] [SBL] [] [ZYD̃] [AZ̃B] [FVG] [AZ̃B] [] [KVN] [FSD̃]
ELZ̃YN KFRVE VṦD̃VE AN SBYL ELLH ZD̃NEHM AZ̃EBE FVG ELAZ̃EB BME KENVE YFSD̃VN

elleƶīne keferū ve Saddū ǎn sebīli llahi zidnāhum ǎƶāben fevḳa l-ǎƶābi bimā kānū yufsidūne
الذين كفروا وصدوا عن سبيل الله زدناهم عذابا فوق العذاب بما كانوا يفسدون

 » 16 / Nahl  Suresi: 88
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
الذين | ELZ̃YN elleƶīne kimseler And those who
كفروا ك ف ر | KFR KFRVE keferū inkar eden(ler) disbelieved
وصدوا ص د د | ṦD̃D̃ VṦD̃VE ve Saddū ve engel olanlar and hindered
عن | AN ǎn -ndan from
سبيل س ب ل | SBL SBYL sebīli yolu- (the) way
الله | ELLH llahi Allah'ın (of) Allah,
زدناهم ز ي د | ZYD̃ ZD̃NEHM zidnāhum artırırız onlara We will increase them
عذابا ع ذ ب | AZ̃B AZ̃EBE ǎƶāben azabı (in) punishment
فوق ف و ق | FVG FVG fevḳa üstüne over
العذاب ع ذ ب | AZ̃B ELAZ̃EB l-ǎƶābi azaplarının punishment
بما | BME bimā dolayı because
كانوا ك و ن | KVN KENVE kānū yaptıkları they used (to)
يفسدون ف س د | FSD̃ YFSD̃VN yufsidūne bozgunculuklarından spread corruption.

16:88 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

kimseler | inkar eden(ler) | ve engel olanlar | -ndan | yolu- | Allah'ın | artırırız onlara | azabı | üstüne | azaplarının | dolayı | yaptıkları | bozgunculuklarından |

[] [KFR] [ṦD̃D̃] [] [SBL] [] [ZYD̃] [AZ̃B] [FVG] [AZ̃B] [] [KVN] [FSD̃]
ELZ̃YN KFRVE VṦD̃VE AN SBYL ELLH ZD̃NEHM AZ̃EBE FVG ELAZ̃EB BME KENVE YFSD̃VN

elleƶīne keferū ve Saddū ǎn sebīli llahi zidnāhum ǎƶāben fevḳa l-ǎƶābi bimā kānū yufsidūne
الذين كفروا وصدوا عن سبيل الله زدناهم عذابا فوق العذاب بما كانوا يفسدون

[] [ك ف ر] [ص د د] [] [س ب ل] [] [ز ي د] [ع ذ ب] [ف و ق] [ع ذ ب] [] [ك و ن] [ف س د]

 » 16 / Nahl  Suresi: 88
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
الذين | ELZ̃YN elleƶīne kimseler And those who
Elif,Lam,Zel,Ye,Nun,
1,30,700,10,50,
REL – masculine plural relative pronoun
اسم موصول
كفروا ك ف ر | KFR KFRVE keferū inkar eden(ler) disbelieved
Kef,Fe,Re,Vav,Elif,
20,80,200,6,1,
V – 3rd person masculine plural perfect verb
PRON – subject pronoun
فعل ماض والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
وصدوا ص د د | ṦD̃D̃ VṦD̃VE ve Saddū ve engel olanlar and hindered
Vav,Sad,Dal,Vav,Elif,
6,90,4,6,1,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
V – 3rd person masculine plural perfect verb
PRON – subject pronoun
الواو عاطفة
فعل ماض والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
عن | AN ǎn -ndan from
Ayn,Nun,
70,50,
P – preposition
حرف جر
سبيل س ب ل | SBL SBYL sebīli yolu- (the) way
Sin,Be,Ye,Lam,
60,2,10,30,
N – genitive masculine noun
اسم مجرور
الله | ELLH llahi Allah'ın (of) Allah,
Elif,Lam,Lam,He,
1,30,30,5,
"PN – genitive proper noun → Allah"
لفظ الجلالة مجرور
زدناهم ز ي د | ZYD̃ ZD̃NEHM zidnāhum artırırız onlara We will increase them
Ze,Dal,Nun,Elif,He,Mim,
7,4,50,1,5,40,
V – 1st person plural passive perfect verb
PRON – subject pronoun
PRON – 3rd person masculine plural object pronoun
فعل ماض مبني للمجهول و«نا» ضمير متصل في محل رفع نائب فاعل و«هم» ضمير متصل في محل نصب مفعول به
عذابا ع ذ ب | AZ̃B AZ̃EBE ǎƶāben azabı (in) punishment
Ayn,Zel,Elif,Be,Elif,
70,700,1,2,1,
N – accusative masculine indefinite noun
اسم منصوب
فوق ف و ق | FVG FVG fevḳa üstüne over
Fe,Vav,Gaf,
80,6,100,
N – accusative masculine noun
اسم منصوب
العذاب ع ذ ب | AZ̃B ELAZ̃EB l-ǎƶābi azaplarının punishment
Elif,Lam,Ayn,Zel,Elif,Be,
1,30,70,700,1,2,
N – genitive masculine noun
اسم مجرور
بما | BME bimā dolayı because
Be,Mim,Elif,
2,40,1,
P – prefixed preposition bi
REL – relative pronoun
جار ومجرور
كانوا ك و ن | KVN KENVE kānū yaptıkları they used (to)
Kef,Elif,Nun,Vav,Elif,
20,1,50,6,1,
V – 3rd person masculine plural perfect verb
PRON – subject pronoun
فعل ماض والواو ضمير متصل في محل رفع اسم «كان»
يفسدون ف س د | FSD̃ YFSD̃VN yufsidūne bozgunculuklarından spread corruption.
Ye,Fe,Sin,Dal,Vav,Nun,
10,80,60,4,6,50,
V – 3rd person masculine plural (form IV) imperfect verb
PRON – subject pronoun
فعل مضارع والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |الَّذِينَ: kimseler | كَفَرُوا: inkar eden(ler) | وَصَدُّوا: ve engel olanlar | عَنْ: -ndan | سَبِيلِ: yolu- | اللَّهِ: Allah'ın | زِدْنَاهُمْ: artırırız onlara | عَذَابًا: azabı | فَوْقَ: üstüne | الْعَذَابِ: azaplarının | بِمَا: dolayı | كَانُوا: yaptıkları | يُفْسِدُونَ: bozgunculuklarından |
Kırık Meal (Harekesiz) : |الذين ELZ̃YN kimseler | كفروا KFRWE inkar eden(ler) | وصدوا WṦD̃WE ve engel olanlar | عن AN -ndan | سبيل SBYL yolu- | الله ELLH Allah'ın | زدناهم ZD̃NEHM artırırız onlara | عذابا AZ̃EBE azabı | فوق FWG üstüne | العذاب ELAZ̃EB azaplarının | بما BME dolayı | كانوا KENWE yaptıkları | يفسدون YFSD̃WN bozgunculuklarından |
Kırık Meal (Okunuş) : |elleƶīne: kimseler | keferū: inkar eden(ler) | ve Saddū: ve engel olanlar | ǎn: -ndan | sebīli: yolu- | llahi: Allah'ın | zidnāhum: artırırız onlara | ǎƶāben: azabı | fevḳa: üstüne | l-ǎƶābi: azaplarının | bimā: dolayı | kānū: yaptıkları | yufsidūne: bozgunculuklarından |
Kırık Meal (Transcript) : |ELZ̃YN: kimseler | KFRVE: inkar eden(ler) | VṦD̃VE: ve engel olanlar | AN: -ndan | SBYL: yolu- | ELLH: Allah'ın | ZD̃NEHM: artırırız onlara | AZ̃EBE: azabı | FVG: üstüne | ELAZ̃EB: azaplarının | BME: dolayı | KENVE: yaptıkları | YFSD̃VN: bozgunculuklarından |
Abdulbaki Gölpınarlı : Kâfir olup halkı Allah yolundan menedenleri, yaptıkları bozgunculuk yüzünden azâp üstüne azap katarak cezâlandırırız.
Adem Uğur : İnkâr edip de (insanları) Allah yolundan alıkoyanlar var ya, işte onlara, yapmakta oldukları bozgunculuklar sebebiyle, azaplarını kat kat artıracağız.
Ahmed Hulusi : Hakikat bilgisini inkâr edenleri ve (insanları) Allâh yolundan alıkoyanları; bozgunculukları dolayısıyla, azabın ötesinde bir azap ile kat kat cezalandıracağız.
Ahmet Tekin : Kulluk sözleşmesindeki ortak taahhütlerini, Allah’a iman, kulluk ve sorumluluk bilincini şuur altına iterek örtbas edip inkârda ısrar edenlere, küfre saplananlara, insanları Allah yolundan, İslâmî hayatı yaşamaktan, Allah yolundaki faaliyetlerden alıkoyanlara, yapmaya devam ettikleri fesatları, bozgunculukları sebebiyle azap üstüne azapları artıracağız.
Ahmet Varol : İnkâr edip de Allah'ın yolundan alıkoyanlar (var ya); onlara bozgunculuk yapmalarına karşılık azap üstüne azap ekleriz.
Ali Bulaç : İnkâr edip de Allah'ın yolundan alıkoyanlar; biz, işledikleri bozgunculuğa karşılık, onlara azab üstüne azab ilave ettik.
Ali Fikri Yavuz : O kâfir olanlara ve Allah yolundan (İslâm’dan) insanları çevirenlere; biz, başkalarını da ifsad ettiklerinden, (küfürlerinden ötürü hak kazandıkları) azab üstüne azab ziyade etmişizdir.
Bekir Sadak : Inkar eden, Allah'in yolundan alikoyanlara, bozgunculuklarina karsilik azap ustune azap veririz.
Celal Yıldırım : Onlar ki inkâr edip başkalarını da Allah yolundan alıkoydular, —çıkardıkları fesâd sebebiyle— kendilerine azâb üstüne azâb artırırız.
Diyanet İşleri : İnkâr eden ve insanları Allah’ın yolundan alıkoyanların, yapmakta oldukları bozgunculuklarına karşılık azaplarının üstüne azap ekleriz.
Diyanet İşleri (eski) : İnkar eden, Allah'ın yolundan alıkoyanlara, bozgunculuklarına karşılık azap üstüne azap veririz.
Diyanet Vakfi : İnkâr edip de (insanları) Allah yolundan alıkoyanlar var ya, işte onlara, yapmakta oldukları bozgunculuklar sebebiyle, azaplarını kat kat artıracağız.
Edip Yüksel : İnkar edip ALLAH'ın yolundan sapanlar... Yaptıkları bozgunculuktan ötürü azap üstüne azap arttırırız.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : İnkâr eden ve (insanları) Allah yolundan çevirenler, diğer kimseleri de bozdukları için onlara azab üstüne azab artırdık.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Hem küfretmiş hem de Allah yolundan çevirmiş olanlar, diğerlerini de bozdukları için, onlara azap üstüne bir azap daha artırdık.
Elmalılı Hamdi Yazır : O hem küfretmiş hem de Allah yolundan çevirmiş olanlar diğerlerini de ifsad ettikleri cihetle o azâb üstüne bir azâb ziyade etmişizdir
Fizilal-il Kuran : Onlar ki, kâfir oldular ve başkalarını da Allah yolundan alıkoydular, onların azaplarını katlayarak arttırırız.
Gültekin Onan : Küfredip de Tanrı'nın yolundan alıkoyanlar; biz, işledikleri bozgunculuğa karşılık, onlara azab üstüne azab ilave ettik.
Hakkı Yılmaz : "Küfreden; Allah'ın ilâhlığını ve rabliğini bilerek reddeden ve Allah yolundan çeviren şu kimseler, Biz yaptıkları bozgunculuk nedeniyle onlara azap üstüne azap artırdık. "
Hasan Basri Çantay : Kâfir olub da (insanları) Allahın yolundan men' edenler (yok mu?) biz onların (çekdikleri) azabın üstünde, (dünyâda) çıkarageldikleri fesadlara mukaabil, bir azâb daha katıb artırdık.
Hayrat Neşriyat : İnkâr edip (insanları) Allah yolundan men' edenlere, fesad çıkarmakta olduklarından dolayı, kendilerine azab üstüne azab katmışızdır.
İbni Kesir : Küfredip de Allah yolundan alıkoyanlara; bozgunculuk yaptıklarından dolayı azab üstüne azabı artırdık.
İskender Evrenosoğlu : İnkâr edenlere (kâfirlere) ve Allah'ın yolundan men edenlere, fesat çıkarmış olduklarından dolayı azap üstüne azabı arttırdık.
Muhammed Esed : Hakkı inkara kalkışan ve başkalarını Allah'ın yolundan çeviren kimselerin üzerine, çıkardıkları bozgunculuktan ötürü, azap üstüne azap yığacağız.
Ömer Nasuhi Bilmen : O kimseler ki, kâfir olmuşlardır ve Allah'ın yolundan men eylemişdir, onlar için ifsat eder olduklarından dolayı azap üstüne bir azap arttırmışızdır.
Ömer Öngüt : İnkâr edip de insanları Allah'ın yolundan alıkoyanlara, fesat çıkarmaları yüzünden, azap üstüne azap vereceğiz.
Şaban Piriş : Küfredenlere ve Allah’ın yolundan alıkoyanlara, bozgunculuk yaptıkları için azap üstüne azap veririz.
Suat Yıldırım : Onlar ki kendileri kâfir oldukları gibi başkalarını da Allah yolundan çevirirler... İşte başka insanları da ifsad ettikleri için, onların cezalarını kat kat artırırız.
Süleyman Ateş : Nankörlük edip Allâh'ın yoluna engel olan kimselerin, -bozgunculuklarından dolayı- azâplarının üstüne azâb katmışızdır!
Tefhim-ul Kuran : Küfre sapıp da Allah'ın yolundan alıkoyanlar; biz, işledikleri bozgunculuğa karşılık, onlara azab üstüne azab ilâve ettik.
Ümit Şimşek : İnkâr eden ve halkı Allah yolundan alıkoyanları, fesat çıkarıp durmaları yüzünden azap üstüne azapla cezalandıracağız.
Yaşar Nuri Öztürk : İnkâra sapıp Allah yolundan geri çevirenler var ya, bozgunculuk edip durmalarından ötürü onların azaplarına azap katmışızdır.


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}