» 16 / Nahl  115:

Kuran Sırası: 16
İniş Sırası: 70
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128

 » 16 / Nahl  Suresi: 115
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. إِنَّمَا (ÎNME) = innemā : şüphesiz
2. حَرَّمَ (ḪRM) = Harrame : haram kıldı
3. عَلَيْكُمُ (ALYKM) = ǎleykumu : size
4. الْمَيْتَةَ (ELMYTT) = l-meytete : ölüyü
5. وَالدَّمَ (VELD̃M) = ve ddeme : ve kanı
6. وَلَحْمَ (VLḪM) = veleHme : ve etini
7. الْخِنْزِيرِ (ELḢNZYR) = l-ḣinzīri : domuz
8. وَمَا (VME) = ve mā : ve şeyi
9. أُهِلَّ (ÊHL) = uhille : kesilen
10. لِغَيْرِ (LĞYR) = liğayri : başkasının
11. اللَّهِ (ELLH) = llahi : Allah'tan
12. بِهِ (BH) = bihi : adına
13. فَمَنِ (FMN) = femeni : kim
14. اضْطُرَّ (EŽŦR) = DTurra : mecbur kalırsa
15. غَيْرَ (ĞYR) = ğayra :
16. بَاغٍ (BEĞ) = bāğin : saldırmadan
17. وَلَا (VLE) = ve lā : ve
18. عَادٍ (AED̃) = ǎādin : sınırı da aşmadan
19. فَإِنَّ (FÎN) = feinne : şüphesiz
20. اللَّهَ (ELLH) = llahe : Allah
21. غَفُورٌ (ĞFVR) = ğafūrun : bağışlayandır
22. رَحِيمٌ (RḪYM) = raHīmun : esirgeyendir
şüphesiz | haram kıldı | size | ölüyü | ve kanı | ve etini | domuz | ve şeyi | kesilen | başkasının | Allah'tan | adına | kim | mecbur kalırsa | | saldırmadan | ve | sınırı da aşmadan | şüphesiz | Allah | bağışlayandır | esirgeyendir |

[] [ḪRM] [] [MVT] [D̃MV] [LḪM] [ḢNZR] [] [HLL] [ĞYR] [] [] [] [ŽRR] [ĞYR] [BĞY] [] [AD̃V] [] [] [ĞFR] [RḪM]
ÎNME ḪRM ALYKM ELMYTT VELD̃M VLḪM ELḢNZYR VME ÊHL LĞYR ELLH BH FMN EŽŦR ĞYR BEĞ VLE AED̃ FÎN ELLH ĞFVR RḪYM

innemā Harrame ǎleykumu l-meytete ve ddeme veleHme l-ḣinzīri ve mā uhille liğayri llahi bihi femeni DTurra ğayra bāğin ve lā ǎādin feinne llahe ğafūrun raHīmun
إنما حرم عليكم الميتة والدم ولحم الخنزير وما أهل لغير الله به فمن اضطر غير باغ ولا عاد فإن الله غفور رحيم

 » 16 / Nahl  Suresi: 115
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
إنما | ÎNME innemā şüphesiz Only
حرم ح ر م | ḪRM ḪRM Harrame haram kıldı He has forbidden
عليكم | ALYKM ǎleykumu size to you
الميتة م و ت | MVT ELMYTT l-meytete ölüyü the dead animal
والدم د م و | D̃MV VELD̃M ve ddeme ve kanı and the blood
ولحم ل ح م | LḪM VLḪM veleHme ve etini and the flesh
الخنزير خ ن ز ر | ḢNZR ELḢNZYR l-ḣinzīri domuz (of) the swine,
وما | VME ve mā ve şeyi and what
أهل ه ل ل | HLL ÊHL uhille kesilen has been dedicated
لغير غ ي ر | ĞYR LĞYR liğayri başkasının to other (than)
الله | ELLH llahi Allah'tan Allah
به | BH bihi adına [with it].
فمن | FMN femeni kim But (if) one
اضطر ض ر ر | ŽRR EŽŦR DTurra mecbur kalırsa (is) forced -
غير غ ي ر | ĞYR ĞYR ğayra without (being)
باغ ب غ ي | BĞY BEĞ bāğin saldırmadan disobedient,
ولا | VLE ve lā ve and not
عاد ع د و | AD̃V AED̃ ǎādin sınırı da aşmadan a transgressor -
فإن | FÎN feinne şüphesiz then indeed,
الله | ELLH llahe Allah Allah
غفور غ ف ر | ĞFR ĞFVR ğafūrun bağışlayandır (is) Oft-Forgiving,
رحيم ر ح م | RḪM RḪYM raHīmun esirgeyendir Most Merciful.

16:115 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

şüphesiz | haram kıldı | size | ölüyü | ve kanı | ve etini | domuz | ve şeyi | kesilen | başkasının | Allah'tan | adına | kim | mecbur kalırsa | | saldırmadan | ve | sınırı da aşmadan | şüphesiz | Allah | bağışlayandır | esirgeyendir |

[] [ḪRM] [] [MVT] [D̃MV] [LḪM] [ḢNZR] [] [HLL] [ĞYR] [] [] [] [ŽRR] [ĞYR] [BĞY] [] [AD̃V] [] [] [ĞFR] [RḪM]
ÎNME ḪRM ALYKM ELMYTT VELD̃M VLḪM ELḢNZYR VME ÊHL LĞYR ELLH BH FMN EŽŦR ĞYR BEĞ VLE AED̃ FÎN ELLH ĞFVR RḪYM

innemā Harrame ǎleykumu l-meytete ve ddeme veleHme l-ḣinzīri ve mā uhille liğayri llahi bihi femeni DTurra ğayra bāğin ve lā ǎādin feinne llahe ğafūrun raHīmun
إنما حرم عليكم الميتة والدم ولحم الخنزير وما أهل لغير الله به فمن اضطر غير باغ ولا عاد فإن الله غفور رحيم

[] [ح ر م] [] [م و ت] [د م و] [ل ح م] [خ ن ز ر] [] [ه ل ل] [غ ي ر] [] [] [] [ض ر ر] [غ ي ر] [ب غ ي] [] [ع د و] [] [] [غ ف ر] [ر ح م]

 » 16 / Nahl  Suresi: 115
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
إنما | ÎNME innemā şüphesiz Only
,Nun,Mim,Elif,
,50,40,1,
ACC – accusative particle
PREV – preventive particle
كافة ومكفوفة
حرم ح ر م | ḪRM ḪRM Harrame haram kıldı He has forbidden
Ha,Re,Mim,
8,200,40,
V – 3rd person masculine singular (form II) perfect verb
فعل ماض
عليكم | ALYKM ǎleykumu size to you
Ayn,Lam,Ye,Kef,Mim,
70,30,10,20,40,
P – preposition
PRON – 2nd person masculine plural object pronoun
جار ومجرور
الميتة م و ت | MVT ELMYTT l-meytete ölüyü the dead animal
Elif,Lam,Mim,Ye,Te,Te merbuta,
1,30,40,10,400,400,
N – accusative feminine singular noun
اسم منصوب
والدم د م و | D̃MV VELD̃M ve ddeme ve kanı and the blood
Vav,Elif,Lam,Dal,Mim,
6,1,30,4,40,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
N – accusative masculine noun
الواو عاطفة
اسم منصوب
ولحم ل ح م | LḪM VLḪM veleHme ve etini and the flesh
Vav,Lam,Ha,Mim,
6,30,8,40,
"CONJ – prefixed conjunction wa (and)
N – accusative masculine noun → Pork"
الواو عاطفة
اسم منصوب
الخنزير خ ن ز ر | ḢNZR ELḢNZYR l-ḣinzīri domuz (of) the swine,
Elif,Lam,Hı,Nun,Ze,Ye,Re,
1,30,600,50,7,10,200,
N – genitive masculine noun
اسم مجرور
وما | VME ve mā ve şeyi and what
Vav,Mim,Elif,
6,40,1,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
REL – relative pronoun
الواو عاطفة
اسم موصول
أهل ه ل ل | HLL ÊHL uhille kesilen has been dedicated
,He,Lam,
,5,30,
V – 3rd person masculine singular (form IV) passive perfect verb
فعل ماض مبني للمجهول
لغير غ ي ر | ĞYR LĞYR liğayri başkasının to other (than)
Lam,Ğayn,Ye,Re,
30,1000,10,200,
P – prefixed preposition lām
N – genitive masculine noun
جار ومجرور
الله | ELLH llahi Allah'tan Allah
Elif,Lam,Lam,He,
1,30,30,5,
"PN – genitive proper noun → Allah"
لفظ الجلالة مجرور
به | BH bihi adına [with it].
Be,He,
2,5,
P – prefixed preposition bi
PRON – 3rd person masculine singular personal pronoun
جار ومجرور
فمن | FMN femeni kim But (if) one
Fe,Mim,Nun,
80,40,50,
REM – prefixed resumption particle
REL – relative pronoun
الفاء استئنافية
اسم موصول
اضطر ض ر ر | ŽRR EŽŦR DTurra mecbur kalırsa (is) forced -
Elif,Dad,Tı,Re,
1,800,9,200,
V – 3rd person masculine singular (form VIII) passive perfect verb
فعل ماض مبني للمجهول
غير غ ي ر | ĞYR ĞYR ğayra without (being)
Ğayn,Ye,Re,
1000,10,200,
N – accusative masculine noun
اسم منصوب
باغ ب غ ي | BĞY BEĞ bāğin saldırmadan disobedient,
Be,Elif,Ğayn,
2,1,1000,
N – genitive masculine indefinite active participle
اسم مجرور
ولا | VLE ve lā ve and not
Vav,Lam,Elif,
6,30,1,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
NEG – negative particle
الواو عاطفة
حرف نفي
عاد ع د و | AD̃V AED̃ ǎādin sınırı da aşmadan a transgressor -
Ayn,Elif,Dal,
70,1,4,
N – genitive masculine indefinite active participle
اسم مجرور
فإن | FÎN feinne şüphesiz then indeed,
Fe,,Nun,
80,,50,
REM – prefixed resumption particle
ACC – accusative particle
الفاء استئنافية
حرف نصب
الله | ELLH llahe Allah Allah
Elif,Lam,Lam,He,
1,30,30,5,
"PN – accusative proper noun → Allah"
لفظ الجلالة منصوب
غفور غ ف ر | ĞFR ĞFVR ğafūrun bağışlayandır (is) Oft-Forgiving,
Ğayn,Fe,Vav,Re,
1000,80,6,200,
ADJ – nominative masculine singular indefinite adjective
صفة مرفوعة
رحيم ر ح م | RḪM RḪYM raHīmun esirgeyendir Most Merciful.
Re,Ha,Ye,Mim,
200,8,10,40,
ADJ – nominative masculine singular indefinite adjective
صفة مرفوعة
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |إِنَّمَا: şüphesiz | حَرَّمَ: haram kıldı | عَلَيْكُمُ: size | الْمَيْتَةَ: ölüyü | وَالدَّمَ: ve kanı | وَلَحْمَ: ve etini | الْخِنْزِيرِ: domuz | وَمَا: ve şeyi | أُهِلَّ: kesilen | لِغَيْرِ: başkasının | اللَّهِ: Allah'tan | بِهِ: adına | فَمَنِ: kim | اضْطُرَّ: mecbur kalırsa | غَيْرَ: | بَاغٍ: saldırmadan | وَلَا: ve | عَادٍ: sınırı da aşmadan | فَإِنَّ: şüphesiz | اللَّهَ: Allah | غَفُورٌ: bağışlayandır | رَحِيمٌ: esirgeyendir |
Kırık Meal (Harekesiz) : |إنما ÎNME şüphesiz | حرم ḪRM haram kıldı | عليكم ALYKM size | الميتة ELMYTT ölüyü | والدم WELD̃M ve kanı | ولحم WLḪM ve etini | الخنزير ELḢNZYR domuz | وما WME ve şeyi | أهل ÊHL kesilen | لغير LĞYR başkasının | الله ELLH Allah'tan | به BH adına | فمن FMN kim | اضطر EŽŦR mecbur kalırsa | غير ĞYR | باغ BEĞ saldırmadan | ولا WLE ve | عاد AED̃ sınırı da aşmadan | فإن FÎN şüphesiz | الله ELLH Allah | غفور ĞFWR bağışlayandır | رحيم RḪYM esirgeyendir |
Kırık Meal (Okunuş) : |innemā: şüphesiz | Harrame: haram kıldı | ǎleykumu: size | l-meytete: ölüyü | ve ddeme: ve kanı | veleHme: ve etini | l-ḣinzīri: domuz | ve mā: ve şeyi | uhille: kesilen | liğayri: başkasının | llahi: Allah'tan | bihi: adına | femeni: kim | DTurra: mecbur kalırsa | ğayra: | bāğin: saldırmadan | ve lā: ve | ǎādin: sınırı da aşmadan | feinne: şüphesiz | llahe: Allah | ğafūrun: bağışlayandır | raHīmun: esirgeyendir |
Kırık Meal (Transcript) : |ÎNME: şüphesiz | ḪRM: haram kıldı | ALYKM: size | ELMYTT: ölüyü | VELD̃M: ve kanı | VLḪM: ve etini | ELḢNZYR: domuz | VME: ve şeyi | ÊHL: kesilen | LĞYR: başkasının | ELLH: Allah'tan | BH: adına | FMN: kim | EŽŦR: mecbur kalırsa | ĞYR: | BEĞ: saldırmadan | VLE: ve | AED̃: sınırı da aşmadan | FÎN: şüphesiz | ELLH: Allah | ĞFVR: bağışlayandır | RḪYM: esirgeyendir |
Abdulbaki Gölpınarlı : Allah size ancak ölüyü, kanı, domuz etini ve Allah'tan başkası için kesilmiş hayvanı haram etmiştir. Zorda kalan, isyân etmek niyetini gütmeden ve fazla olmamak şartıyla yiyebilir, şüphe yok ki Allah, suçları örter, rahîmdir.
Adem Uğur : (Allah) size, sadece ölü hayvanı, kanı, domuz etini ve Allah'tan başkası adına kesilen hayvanı haram kıldı. Ancak kim mecbur kalırsa (başkalarının haklarına) saldırmaksızın, sınırı da aşmadan (bunlardan yiyebilir). Çünkü Allah çok bağışlayan, pek esirgeyendir.
Ahmed Hulusi : (Allâh) size yalnızca ölmüş hayvan etini (leşi), kanı, domuz etini ve Allâh'tan gayrı adına boğazlananı haram etmiştir. . . Ama kim zorda kalırsa helal saymayarak ve zaruret ölçüsünü aşmaksızın (bunlardan yiyebilir). . . Muhakkak ki Allâh Ğafûr'dur, Rahıym'dir.
Ahmet Tekin : Allah size, ölmüş hayvanı-leşi, kanı, domuz etini, Allah’tan başkası adına kesilen hayvanı haram kıldı. Kim bu haram kılınan şeylerden yemeye mecbur kalırsa, helâl saymayarak, zarurî ihtiyaç sınırını aşmadan yiyebilir. Allah çok bağışlayıcı engin merhamet sahibidir.
Ahmet Varol : O, size leşi, kanı, domuz etini ve Allah'dan başkasının adı anılarak kesilenleri haram kıldı. Kim zorlanırsa, taşkınlık etmeden ve aşırıya gitmeden (yiyebilir). Allah bağışlayıcıdır, rahmet edicidir.
Ali Bulaç : O, size ancak ölüyü, kanı, domuz etini ve Allah'tan başkası adına kesilmiş olan (hayvan)ı haram kıldı. Fakat kim mecbur kalırsa, saldırmamak ve sınırı aşmamak üzere (yiyebilir). Çünkü gerçekten Allah, bağışlayandır, esirgeyendir.
Ali Fikri Yavuz : Allah, size, ancak ölü hayvanı, kanı, domuz etini ve bir de Allah’dan başkası adına kesilen hayvanı haram kıldı. Kim de bu haram şeylerden yemeye zarureti olursa (zarurî ihtiyacını kapayacak kadar), taşkın ve mütecaviz olmaksızın yiyebilir. (Zaruri hal, ölüm korkusudur). Muhakkak Allah, Gafûr’dur, Rahîm’dir.
Bekir Sadak : Allah size ancak lesi, kani, domuz etini ve Allah'tan baskasinin adina kesilenleri haram etmistir. Darda kalan, asiri gitmemek ve baskasinin hakkina el uzatmamak sartiyle bunun disindadir. Allah suphesiz bagislar, merhamet eder.
Celal Yıldırım : O ancak size ölüyü, kanı, domuz etini ve bir de Allah'tan başkası adına kesileni haram kılmıştır. Kim de darda kalırsa, (başkasının hakkına) tecâvüz etmeksizin, (ölmeyecek miktarı) aşmaksızın (bunlardan yiyebilir). Şüphesiz ki Allah çok bağışlayan ve çok merhamet edendir.
Diyanet İşleri : Allah, size ancak leş, kan, domuz eti ve Allah’tan başkası adına kesileni haram kıldı. Ama kim mecbur olur da istismar etmeksizin ve zaruret ölçüsünü aşmaksızın yemek zorunda kalırsa, şüphesiz ki Allah çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.
Diyanet İşleri (eski) : Allah size ancak leşi, kanı, domuz etini ve Allah'tan başkasının adına kesilenleri haram etmiştir. Darda kalan, aşırı gitmemek ve başkasının hakkına el uzatmamak şartiyle bunun dışındadır. Allah şüphesiz bağışlar, merhamet eder.
Diyanet Vakfi : (Allah) size, sadece ölü hayvanı, kanı, domuz etini ve Allah'tan başkası adına kesilen hayvanı haram kıldı. Ancak kim mecbur kalırsa (başkalarının haklarına) saldırmaksızın, sınırı da aşmadan (bunlardan yiyebilir). Çünkü Allah çok bağışlayan, pek esirgeyendir.
Edip Yüksel : Size yalnızca leş, kan, domuz eti ve ALLAH'tan başkası için adananları haram kılmıştır. Kim (bunları yemek) zorunda kalırsa, istekli olmamak ve sınırı aşmamak koşuluyla ALLAH Bağışlayandır, Rahimdir.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : O size ancak ölü hayvanı, kanı, domuz etini ve Allah'tan başkası adına kesilenleri haram kıldı. Her kim bu haram şeyleri yemeye mecbur kalırsa (başkasının hakkına) saldırmadan ve aşırı gitmeden yiyebilir. Şüphesiz Allah, çok bağışlayıcıdır, çok merhametlidir.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : O, size ancak ölüyü, kanı, domuz etini, bir de Allah'tan başkasının adına kesileni yasakladı. Her kim de çaresiz kalırsa, başkasına saldırmaksızın ve sınırı aşmaksızın yiyebilir; artık şüphe yok ki, Allah, çok bağışlayıcıdır, merhamet sahibidir.
Elmalılı Hamdi Yazır : O size ancak ölüyü ve kanı ve hınzır etini, bir de Allahın gayrisinin namına kesileni haram kıldı, her kim de muztarr olursa bâğiy ve mütecaviz olmadığı halde, artık şüphe yok ki rabbın gafurdur rahîmdir
Fizilal-il Kuran : Allah size sadece, leşi, kanı, domuz etini ve Allah'dan başkası adına boğazlanmış hayvanları yasakladı. Kim çaresiz kalır da başkasının payına el uzatmaksızın ve zorunluluk sınırını aşmaksızın bu yasak etlerden yerse, hiç kuşkusuz Allah affedicidir, merhametlidir.
Gültekin Onan : O, size ancak ölüyü, kanı, domuz etini ve Tanrı'dan başkası adına kesilmiş olan (hayvan)ı haram kıldı. Fakat kim mecbur kalırsa saldırmamak ve sınırı aşmamak üzere (yiyebilir). Çünkü gerçekten Tanrı, bağışlayandır, esirgeyendir.
Hakkı Yılmaz : Allah, size ancak leşi, kanı, domuzun etini ve Allah'tan başkası adına kesilenleri haram kıldı. Artık her kim saldırmadan ve aşırı gitmeden zorlanırsa, bilsin ki, şüphesiz Allah, kullarının günahlarını çok örten, onları cezalandırmayan ve bağışı bol olandır, engin merhamet sahibidir.
Hasan Basri Çantay : O, size ancak ölüyü, kanı, domuz etini, bir de Allahdan başkası için kesilmiş olan (hayvanlar) ı haram kıldı. (Bununla beraber kim bunlardan yemiye) muztar kalırsa (kimseye) saldırmamak ve haddi (ölmeyecek mıkdârı) geçmemek şartiyle (yiyebilir). Çünkü Allah hakkıyle yarlığayıcı, kemâliyle esirgeyicidir.
Hayrat Neşriyat : (O) size, ancak ölüyü (usûlünce kesilmeden veya avlanmadan ölen hayvanı,akan) kanı, domuz etini ve Allah’dan başkası adına kesilen (hayvan etin)i haram kılmıştır. Fakat mecbur kalan bir kimse (başkasının hakkına) saldırmamak ve haddi (zarûret mikdârını) aşmamak (üzere, ölmeyecek kadar bunlardan yemek) şartıyla, artık şübhesiz Allah, (onlar için) Gafûr (çok bağışlayan)dır, Rahîm (çok merhamet eden)dir.
İbni Kesir : O; size ancak ölüyü, kanı, domuz etini, bir de Allah'tan başkası için kesilmiş olanı haram kıldı. Mecbur olan; saldırmamak ve haddi aşmamak şartıyla bunun dışındadır. Şüphesiz Allah; Gafur'dur, Rahim'dir.
İskender Evrenosoğlu : Size sadece ölüyü, kanı, domuz etini ve Allah'tan başkası adına kurban edileni haram kıldı. Artık kim zarurette (yemek zorunda) kalırsa, haddi aşmadığı ve hakka tecavüz etmediği taktirde muhakkak ki Allah, Gafur'dur (mağfiret edendir, affedendir), Rahîm (rahmet nuru gönderen)'dir.
Muhammed Esed : Allah size sadece leşi, kanı, domuz etini ve Allah'tan başkasının adı anıla(rak boğazlanan hayva)nı yasaklamıştır; fakat zorunluluk durumuna düşen kimse, aşırı gidip ihtiyacının ötesine geçmemek şartıyla bu yasaklamanın dışındadır; çünkü Allah, şüphesiz çok acıyan, esirgeyen gerçek bağışlayıcıdır.
Ömer Nasuhi Bilmen : O size ancak ölüyü, kanı, domuz etini ve Allah'tan başkasının namıyla kesilmiş olanı haram kılmıştır. Ancak her kim muztar kalırsa aşırı gitmemek ve başka muztarın hakkına tecavüz etmemek üzere (bunlardan yiyebilir). Artık şüphe yok ki, Allah gafûrdur, rahîmdir.
Ömer Öngüt : O size ancak leşi, kanı, domuz etini, bir de Allah'tan başkası adına kesilen hayvanı haram kıldı. Ancak kim mecbur kalırsa, saldırmaksızın ve aşırı gitmeksizin yiyebilir. Şüphesiz ki Allah çok bağışlayan, çok merhamet edendir.
Şaban Piriş : Ancak O, size ölüyü, kanı, domuz etini ve Allah’tan başkasına kurban edileni haram kıldı. Fakat kim zorda kalırsa, saldırmadan ve sınırı da aşmadan (yiyebilir). Şüphesiz Allah bağışlayan ve merhamet edendir.
Suat Yıldırım : Allah size sadece leşi, kanı, domuz etini ve Allah’tan başkası adına kesilen hayvanın etini haram kıldı. Ama kim çaresiz kalırsa zaruret miktarını aşmayarak ve başkasının hakkına da tecavüz etmeyerek, haram kılınan şeyden yerse bunda günah yoktur. Şüphesiz Allah çok affedicidir, merhamet ve ihsanı boldur.
Süleyman Ateş : Allâh size ölüyü, kanı, domuz etini ve Allah'tan başkasının adı anılarak kesilen(hayvanlar)ı harâm kıldı. Kim mecbur kalırsa (başkasının hakkına) saldırmadan, sınırı da aşmadan (bunlardan) yiyebilir. Şüphesiz Allâh, bağışlayan, esirgeyendir.
Tefhim-ul Kuran : O, size ancak ölüyü, kanı, domuz etini ve Allah'tan başkası adına kesilmiş olan (hayvan) ı haram kıldı. Fakat kim mecbur kalırsa, saldırmamak ve sınırı aşmamak üzere (yiyebilir). Çünkü gerçekten Allah, bağışlayandır, esirgeyendir.
Ümit Şimşek : O, size sadece leşi, kanı, domuz etini ve Allah'tan başkasının adına kesilmiş olan şeyi haram kıldı. Kim bunlardan yemek zorunda kalırsa, başkasının hakkına tecavüz etmeden ve haddi aşmadan28 yemesinden dolayı ona bir günah olmaz; çünkü Allah çok bağışlayıcı, çok merhametlidir.
Yaşar Nuri Öztürk : O size ancak şunları haram kılmıştır: Ölü, kan, domuz eti, Allah'tan başkası adına kesilen hayvan. Bununla birlikte, zorda kalan, başkasının hakkına tecavüz etmemek, sınırı da aşmamak şartıyla bunlardan yerse, Allah bağışlayacak, merhamet edecektir.


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}