» 16 / Nahl  56:

Kuran Sırası: 16
İniş Sırası: 70
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128

 » 16 / Nahl  Suresi: 56
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. وَيَجْعَلُونَ (VYCALVN) = ve yec'ǎlūne : ve ayırıyorlar
2. لِمَا (LME) = limā : şeylere
3. لَا (LE) = lā :
4. يَعْلَمُونَ (YALMVN) = yeǎ'lemūne : bilmedikleri
5. نَصِيبًا (NṦYBE) = neSīben : bir pay
6. مِمَّا (MME) = mimmā :
7. رَزَقْنَاهُمْ (RZGNEHM) = razeḳnāhum : verdiğimiz rızıktan
8. تَاللَّهِ (TELLH) = tāllehi : Allah'a andolsun ki
9. لَتُسْأَلُنَّ (LTSÊLN) = letuselunne : siz mutlaka sorulacaksınız
10. عَمَّا (AME) = ǎmmā : şeylerden
11. كُنْتُمْ (KNTM) = kuntum : olduğunuz
12. تَفْتَرُونَ (TFTRVN) = tefterūne : uyduruyorlar
ve ayırıyorlar | şeylere | | bilmedikleri | bir pay | | verdiğimiz rızıktan | Allah'a andolsun ki | siz mutlaka sorulacaksınız | şeylerden | olduğunuz | uyduruyorlar |

[CAL] [] [] [ALM] [NṦB] [] [RZG] [ELH] [SEL] [] [KVN] [FRY]
VYCALVN LME LE YALMVN NṦYBE MME RZGNEHM TELLH LTSÊLN AME KNTM TFTRVN

ve yec'ǎlūne limā yeǎ'lemūne neSīben mimmā razeḳnāhum tāllehi letuselunne ǎmmā kuntum tefterūne
ويجعلون لما لا يعلمون نصيبا مما رزقناهم تالله لتسألن عما كنتم تفترون

 » 16 / Nahl  Suresi: 56
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
ويجعلون ج ع ل | CAL VYCALVN ve yec'ǎlūne ve ayırıyorlar And they assign
لما | LME limā şeylere to what
لا | LE not
يعلمون ع ل م | ALM YALMVN yeǎ'lemūne bilmedikleri they know -
نصيبا ن ص ب | NṦB NṦYBE neSīben bir pay a portion,
مما | MME mimmā of what
رزقناهم ر ز ق | RZG RZGNEHM razeḳnāhum verdiğimiz rızıktan We have provided them.
تالله ا ل ه | ELH TELLH tāllehi Allah'a andolsun ki By Allah
لتسألن س ا ل | SEL LTSÊLN letuselunne siz mutlaka sorulacaksınız surely you will be asked
عما | AME ǎmmā şeylerden about what
كنتم ك و ن | KVN KNTM kuntum olduğunuz you used (to)
تفترون ف ر ي | FRY TFTRVN tefterūne uyduruyorlar invent.

16:56 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

ve ayırıyorlar | şeylere | | bilmedikleri | bir pay | | verdiğimiz rızıktan | Allah'a andolsun ki | siz mutlaka sorulacaksınız | şeylerden | olduğunuz | uyduruyorlar |

[CAL] [] [] [ALM] [NṦB] [] [RZG] [ELH] [SEL] [] [KVN] [FRY]
VYCALVN LME LE YALMVN NṦYBE MME RZGNEHM TELLH LTSÊLN AME KNTM TFTRVN

ve yec'ǎlūne limā yeǎ'lemūne neSīben mimmā razeḳnāhum tāllehi letuselunne ǎmmā kuntum tefterūne
ويجعلون لما لا يعلمون نصيبا مما رزقناهم تالله لتسألن عما كنتم تفترون

[ج ع ل] [] [] [ع ل م] [ن ص ب] [] [ر ز ق] [ا ل ه] [س ا ل] [] [ك و ن] [ف ر ي]

 » 16 / Nahl  Suresi: 56
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
ويجعلون ج ع ل | CAL VYCALVN ve yec'ǎlūne ve ayırıyorlar And they assign
Vav,Ye,Cim,Ayn,Lam,Vav,Nun,
6,10,3,70,30,6,50,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
V – 3rd person masculine plural imperfect verb
PRON – subject pronoun
الواو عاطفة
فعل مضارع والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
لما | LME limā şeylere to what
Lam,Mim,Elif,
30,40,1,
P – prefixed preposition lām
REL – relative pronoun
جار ومجرور
لا | LE not
Lam,Elif,
30,1,
NEG – negative particle
حرف نفي
يعلمون ع ل م | ALM YALMVN yeǎ'lemūne bilmedikleri they know -
Ye,Ayn,Lam,Mim,Vav,Nun,
10,70,30,40,6,50,
V – 3rd person masculine plural imperfect verb
PRON – subject pronoun
فعل مضارع والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
نصيبا ن ص ب | NṦB NṦYBE neSīben bir pay a portion,
Nun,Sad,Ye,Be,Elif,
50,90,10,2,1,
N – accusative masculine indefinite noun
اسم منصوب
مما | MME mimmā of what
Mim,Mim,Elif,
40,40,1,
P – preposition
REL – relative pronoun
حرف جر
اسم موصول
رزقناهم ر ز ق | RZG RZGNEHM razeḳnāhum verdiğimiz rızıktan We have provided them.
Re,Ze,Gaf,Nun,Elif,He,Mim,
200,7,100,50,1,5,40,
V – 1st person plural perfect verb
PRON – subject pronoun
PRON – 3rd person masculine plural object pronoun
فعل ماض و«نا» ضمير متصل في محل رفع فاعل و«هم» ضمير متصل في محل نصب مفعول به
تالله ا ل ه | ELH TELLH tāllehi Allah'a andolsun ki By Allah
Te,Elif,Lam,Lam,He,
400,1,30,30,5,
"P – prefixed preposition ta (oath)
PN – genitive proper noun → Allah"
جار ومجرور
لتسألن س ا ل | SEL LTSÊLN letuselunne siz mutlaka sorulacaksınız surely you will be asked
Lam,Te,Sin,,Lam,Nun,
30,400,60,,30,50,
EMPH – emphatic prefix lām
V – 2nd person masculine plural passive imperfect verb
EMPH – emphatic suffix nūn
اللام لام التوكيد
فعل مضارع مبني للمجهول والنون للتوكيد
عما | AME ǎmmā şeylerden about what
Ayn,Mim,Elif,
70,40,1,
P – preposition
REL – relative pronoun
حرف جر
اسم موصول
كنتم ك و ن | KVN KNTM kuntum olduğunuz you used (to)
Kef,Nun,Te,Mim,
20,50,400,40,
V – 2nd person masculine plural perfect verb
PRON – subject pronoun
فعل ماض والتاء ضمير متصل في محل رفع اسم «كان»
تفترون ف ر ي | FRY TFTRVN tefterūne uyduruyorlar invent.
Te,Fe,Te,Re,Vav,Nun,
400,80,400,200,6,50,
V – 2nd person masculine plural (form VIII) imperfect verb
PRON – subject pronoun
فعل مضارع والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |وَيَجْعَلُونَ: ve ayırıyorlar | لِمَا: şeylere | لَا: | يَعْلَمُونَ: bilmedikleri | نَصِيبًا: bir pay | مِمَّا: | رَزَقْنَاهُمْ: verdiğimiz rızıktan | تَاللَّهِ: Allah'a andolsun ki | لَتُسْأَلُنَّ: siz mutlaka sorulacaksınız | عَمَّا: şeylerden | كُنْتُمْ: olduğunuz | تَفْتَرُونَ: uyduruyorlar |
Kırık Meal (Harekesiz) : |ويجعلون WYCALWN ve ayırıyorlar | لما LME şeylere | لا LE | يعلمون YALMWN bilmedikleri | نصيبا NṦYBE bir pay | مما MME | رزقناهم RZGNEHM verdiğimiz rızıktan | تالله TELLH Allah'a andolsun ki | لتسألن LTSÊLN siz mutlaka sorulacaksınız | عما AME şeylerden | كنتم KNTM olduğunuz | تفترون TFTRWN uyduruyorlar |
Kırık Meal (Okunuş) : |ve yec'ǎlūne: ve ayırıyorlar | limā: şeylere | : | yeǎ'lemūne: bilmedikleri | neSīben: bir pay | mimmā: | razeḳnāhum: verdiğimiz rızıktan | tāllehi: Allah'a andolsun ki | letuselunne: siz mutlaka sorulacaksınız | ǎmmā: şeylerden | kuntum: olduğunuz | tefterūne: uyduruyorlar |
Kırık Meal (Transcript) : |VYCALVN: ve ayırıyorlar | LME: şeylere | LE: | YALMVN: bilmedikleri | NṦYBE: bir pay | MME: | RZGNEHM: verdiğimiz rızıktan | TELLH: Allah'a andolsun ki | LTSÊLN: siz mutlaka sorulacaksınız | AME: şeylerden | KNTM: olduğunuz | TFTRVN: uyduruyorlar |
Abdulbaki Gölpınarlı : Kendilerini rızıklandırdığımız şeylerden, mâhiyetlerini bilmedikleri putlara bir hisse ayırırlar; andolsun Allah'a ki iftirâ ettikleri şeyler yüzünden sorguya çekilecek onlar.
Adem Uğur : Bir de kendilerine rızık olarak verdiklerimizden, mahiyetini bilmedikleri şeylere (putlara) pay ayırıyorlar. Allah'a andolsun ki, iftira etmekte olduğunuz şeylerden mutlaka sorguya çekileceksiniz!
Ahmed Hulusi : Kendilerini rızıklandırdığımız şeylerden hayalî tanrılarına bir pay ayırırlar. . . Tallahi (hayret ihtiva eden yemin türü), yaptığınız uydurmalardan elbette sorgulanacaksınız!
Ahmet Tekin : Müşrikler kendilerine rızık olarak verdiğimiz şeylerden, mahiyetini bilmedikleri putlara pay ayırıyorlar. Allah’a andolsun ki, siz bu yaptığınız iftiralardan, uydurduğunuz şeylerden mutlaka hesaba çekileceksiniz.
Ahmet Varol : Kendilerine rızık olarak verdiğimizden o (hiçbir şey) bilmeyenlere pay ayırıyorlar. Allah'a andolsun ki, bu uydurup durduğunuz şeylerden mutlaka sorguya çekileceksiniz.
Ali Bulaç : Kendilerine rızık olarak verdiklerimizden, hiç bir şey bilmeyenlere paylar ayırıyorlar. Andolsun Allah'a karşı düzmekte olduklarınızdan dolayı mutlaka sorguya çekileceksiniz.
Ali Fikri Yavuz : Bir de müşrikler, kendilerine rızık olarak verdiğimiz şeylerden (hayvanat ve ekinlerden) tutuyorlar da, hiç bir şey bilmiyen putlara hisse ayırıyorlar. Allah’a yemin olsun ki, siz, bu yaptığınız iftiralardan (putlar ilâhımızdır ve onların da bir hissesi vardır sözünden) mutlaka sorumlu tutulacaksınız.
Bekir Sadak : Kendilerine verdigimiz riziktan, onlarin ne oldugunu bilmeyen putlara pay ayirirlar. Allah'a and olsun ki, uydurup durdugunuz seylerden elbette sorguya cekileceksiniz.
Celal Yıldırım : Kendilerine rızık olarak verdiklerimizden (gerçek yüzünü) bilmedikleri şeylere (putlara ve benzeri şeylere) pay ayırırlar. Allah'a and olsun ki, bu uydurduğunuz şeylerden mutlaka sorulacaksınız.
Diyanet İşleri : Bir de kendilerine rızık olarak verdiklerimizden (mahiyetini) bilmedikleri şeylere (putlara) pay ayırıyorlar. Allah’a andolsun ki, uydurmakta olduğunuz şeylerden mutlaka sorguya çekileceksiniz.
Diyanet İşleri (eski) : Kendilerine verdiğimiz rızıktan, onların ne olduğunu bilmeyen putlara pay ayırırlar. Allah'a and olsun ki, uydurup durduğunuz şeylerden elbette sorguya çekileceksiniz.
Diyanet Vakfi : Bir de kendilerine rızık olarak verdiklerimizden, mahiyetini bilmedikleri şeylere (putlara) pay ayırıyorlar. Allah'a andolsun ki, iftira etmekte olduğunuz şeylerden mutlaka sorguya çekileceksiniz!
Edip Yüksel : Kendilerine verdiğimiz rızıklardan bilinçsizlere bir pay ayırırlar. ALLAH'a andosun ki siz bu uydurduğunuz şeylerden sorulacaksınız.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Bir de müşrikler kendilerine rızık olarak verdiğimiz şeylerden tutuyorlar mahiyetini bilmedikleri şeylere (putlara) pay ayırıyorlar. Allah'a andolsun ki, siz bu yaptığınız iftiralardan mutlaka hesaba çekileceksiniz.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Bir de onlar kendilerine verdiğimiz rızıklardan tutup o hiçbir şey bilmeyen nesnelere bir pay ayırıyorlar. Allah'a andolsun ki, siz yaptığınız iftiralardan mutlaka hesaba çekileceksiniz.
Elmalılı Hamdi Yazır : Bir de bizim kendilerine merzuk kıldığımız şeylerden tutuyorlar ılim şanından olmıyan nesnelere bir nasîb ayırıyorlar, tallahi siz bu yaptığınız iftiralardan mutlak mes'ul olacaksınız
Fizilal-il Kuran : Kendilerine verdiğimiz rızıktan bilmediklerine hisse çıkarırlar. Allah’a andolsun ki uydurup durduğunuz şeylerden muhakkak suale çekileceksiniz.
Gültekin Onan : Kendilerine rızık olarak verdiklerimizden, hiç bir şey bilmeyenlere paylar ayırıyorlar. Andolsun Tanrı'ya karşı düzmekte olduklarınızdan dolayı mutlaka sorguya çekileceksiniz.
Hakkı Yılmaz : Ve ortak koşanlar, kendilerine rızık olarak verdiğimiz şeylerden bilmedikleri şeylere pay ayırıyorlar. –Allah'a andolsun ki siz uydurageldiğiniz bu şeylerden kesinlikle sorgulanacaksınız.–
Hasan Basri Çantay : Kendilerine rızk olarak verdiğimizden onlar, o bilmezler, (o putlar) için hisse ayırırlar. Allaha andolsun ki düzmekde olduğunuz (bu iftiralar) dan elbette mes'ul olacaksınız.
Hayrat Neşriyat : Hem kendilerini rızıklandırdığımız şeylerden, hiçbir şey bilmeyenlere (putlara) bir hisse ayırıyorlar. Allah’a yemîn olsun ki, bu iftirâ etmekte olduğunuz şeylerden mutlaka sorulacaksınız.
İbni Kesir : Kendilerine verdiğimiz rızıktan, bilmediklerine pay ayırırlar. Allah'a andolsun ki; uydurup durduğunuz şeylerden muhakkak sorguya çekileceksiniz.
İskender Evrenosoğlu : Onları rızıklandırdığımız şeylerden, bilmediklerine bir pay (nasip) ayırıyorlar. Allah'a yemin olsun ki; iftira etmiş olduğunuz şeylerden mutlaka sorgulanacaksınız.
Muhammed Esed : Üstelik bir de, kendilerine verdiğimiz rızıktan, hakkında hiçbir şey bilmedikleri şeylere de bir pay ayırırlar. Allah tanıktır ki, bütün o uydurup durduğunuz şeylerden ötürü mutlaka sorguya çekileceksiniz!
Ömer Nasuhi Bilmen : Ve kendilerini merzûk ettiğimiz şeylerden bilmez nesneler için bir hisse ayırırlar. Allah'a kasem olsun ki, iftira eder olduğunuz şeyden dolayı elbette mes'ul olacaksınız.
Ömer Öngüt : Kendilerine rızık olarak verdiklerimizden o bilmezlere (putlara) pay ayırırlar. Allah'a andolsun ki siz uydurup durduğunuz şeylerden mutlaka sorguya çekileceksiniz!
Şaban Piriş : Onlara verdiğimiz rızıktan bilmedikleri şeylere pay ayırıyorlar. Allah adına andolsun ki, uydurmakta olduklarınızın hesabı sorulacaktır.
Suat Yıldırım : Bir de kendilerine nasib ettiğimiz nimetlerimizden, tutuyor gerçek yüzünü kendilerinin de bilmedikleri o bilinçsiz putlara pay ayırıyorlar. Allah hakkı için, uydurduğunuz bu iftiraların mutlaka hesabı sorulacaktır!
Süleyman Ateş : Kendilerine verdiğimiz rızıktan, (hiçbir şey) bilmeyen(tanrı)lar(ın)a pay ayırıyorlar. Allah'a andolsun ki siz, bu uydurduğunuz şeylerden mutlaka sorulacaksınız.
Tefhim-ul Kuran : Kendilerine rızık olarak verdiklerimizden, hiç bir şey bilmeyenlere paylar ayırıyorlar. Andolsun Allah'a karşı düzmekte olduklarınızdan dolayı mutlaka sorguya çekileceksiniz.
Ümit Şimşek : Bir de, kendilerine verdiğimiz rızıktan, bilmedikleri şeylere pay ayırıyorlar. Allah'a and olsun ki bu uydurduklarınızın hesabını vereceksiniz.
Yaşar Nuri Öztürk : Tutuyor, kendilerine verdiğimiz rızıklardan hiçbir şeyin farkında olmayanlara pay çıkarıyorlar. Allah'a yemin olsun ki, iftira edip durduğunuz şeylerden kesinlikle hesaba çekileceksiniz.


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}