» 16 / Nahl  40:

Kuran Sırası: 16
İniş Sırası: 70
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128

 » 16 / Nahl  Suresi: 40
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. إِنَّمَا (ÎNME) = innemā : şüphesiz
2. قَوْلُنَا (GVLNE) = ḳavlunā : söyleyeceğimiz söz
3. لِشَيْءٍ (LŞYÙ) = lişey'in : bir şeyi
4. إِذَا (ÎZ̃E) = iƶā : zaman
5. أَرَدْنَاهُ (ÊRD̃NEH) = eradnāhu : istediğimiz
6. أَنْ (ÊN) = en : sadece
7. نَقُولَ (NGVL) = neḳūle : dememizdir
8. لَهُ (LH) = lehu : ona
9. كُنْ (KN) = kun : ol
10. فَيَكُونُ (FYKVN) = fe yekūnu : derhal oluverir
şüphesiz | söyleyeceğimiz söz | bir şeyi | zaman | istediğimiz | sadece | dememizdir | ona | ol | derhal oluverir |

[] [GVL] [ŞYE] [] [RVD̃] [] [GVL] [] [KVN] [KVN]
ÎNME GVLNE LŞYÙ ÎZ̃E ÊRD̃NEH ÊN NGVL LH KN FYKVN

innemā ḳavlunā lişey'in iƶā eradnāhu en neḳūle lehu kun fe yekūnu
إنما قولنا لشيء إذا أردناه أن نقول له كن فيكون

 » 16 / Nahl  Suresi: 40
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
إنما | ÎNME innemā şüphesiz Only
قولنا ق و ل | GVL GVLNE ḳavlunā söyleyeceğimiz söz Our Word
لشيء ش ي ا | ŞYE LŞYÙ lişey'in bir şeyi to a thing
إذا | ÎZ̃E iƶā zaman when
أردناه ر و د | RVD̃ ÊRD̃NEH eradnāhu istediğimiz We intend it
أن | ÊN en sadece (is) that
نقول ق و ل | GVL NGVL neḳūle dememizdir We say
له | LH lehu ona to it,
كن ك و ن | KVN KN kun ol """Be"""
فيكون ك و ن | KVN FYKVN fe yekūnu derhal oluverir and it is.

16:40 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

şüphesiz | söyleyeceğimiz söz | bir şeyi | zaman | istediğimiz | sadece | dememizdir | ona | ol | derhal oluverir |

[] [GVL] [ŞYE] [] [RVD̃] [] [GVL] [] [KVN] [KVN]
ÎNME GVLNE LŞYÙ ÎZ̃E ÊRD̃NEH ÊN NGVL LH KN FYKVN

innemā ḳavlunā lişey'in iƶā eradnāhu en neḳūle lehu kun fe yekūnu
إنما قولنا لشيء إذا أردناه أن نقول له كن فيكون

[] [ق و ل] [ش ي ا] [] [ر و د] [] [ق و ل] [] [ك و ن] [ك و ن]

 » 16 / Nahl  Suresi: 40
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
إنما | ÎNME innemā şüphesiz Only
,Nun,Mim,Elif,
,50,40,1,
ACC – accusative particle
PREV – preventive particle
كافة ومكفوفة
قولنا ق و ل | GVL GVLNE ḳavlunā söyleyeceğimiz söz Our Word
Gaf,Vav,Lam,Nun,Elif,
100,6,30,50,1,
N – nominative masculine verbal noun
PRON – 1st person plural possessive pronoun
اسم مرفوع و«نا» ضمير متصل في محل جر بالاضافة
لشيء ش ي ا | ŞYE LŞYÙ lişey'in bir şeyi to a thing
Lam,Şın,Ye,,
30,300,10,,
P – prefixed preposition lām
N – genitive masculine indefinite noun
جار ومجرور
إذا | ÎZ̃E iƶā zaman when
,Zel,Elif,
,700,1,
T – time adverb
ظرف زمان
أردناه ر و د | RVD̃ ÊRD̃NEH eradnāhu istediğimiz We intend it
,Re,Dal,Nun,Elif,He,
,200,4,50,1,5,
V – 1st person plural (form IV) perfect verb
PRON – subject pronoun
PRON – 3rd person masculine singular object pronoun
فعل ماض و«نا» ضمير متصل في محل رفع فاعل والهاء ضمير متصل في محل نصب مفعول به
أن | ÊN en sadece (is) that
,Nun,
,50,
SUB – subordinating conjunction
حرف مصدري
نقول ق و ل | GVL NGVL neḳūle dememizdir We say
Nun,Gaf,Vav,Lam,
50,100,6,30,
V – 1st person plural imperfect verb, subjunctive mood
فعل مضارع منصوب
له | LH lehu ona to it,
Lam,He,
30,5,
P – prefixed preposition lām
PRON – 3rd person masculine singular personal pronoun
جار ومجرور
كن ك و ن | KVN KN kun ol """Be"""
Kef,Nun,
20,50,
V – 2nd person masculine singular imperative verb
فعل أمر
فيكون ك و ن | KVN FYKVN fe yekūnu derhal oluverir and it is.
Fe,Ye,Kef,Vav,Nun,
80,10,20,6,50,
CONJ – prefixed conjunction fa (and)
V – 3rd person masculine singular imperfect verb
الفاء عاطفة
فعل مضارع
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |إِنَّمَا: şüphesiz | قَوْلُنَا: söyleyeceğimiz söz | لِشَيْءٍ: bir şeyi | إِذَا: zaman | أَرَدْنَاهُ: istediğimiz | أَنْ: sadece | نَقُولَ: dememizdir | لَهُ: ona | كُنْ: ol | فَيَكُونُ: derhal oluverir |
Kırık Meal (Harekesiz) : |إنما ÎNME şüphesiz | قولنا GWLNE söyleyeceğimiz söz | لشيء LŞYÙ bir şeyi | إذا ÎZ̃E zaman | أردناه ÊRD̃NEH istediğimiz | أن ÊN sadece | نقول NGWL dememizdir | له LH ona | كن KN ol | فيكون FYKWN derhal oluverir |
Kırık Meal (Okunuş) : |innemā: şüphesiz | ḳavlunā: söyleyeceğimiz söz | lişey'in: bir şeyi | iƶā: zaman | eradnāhu: istediğimiz | en: sadece | neḳūle: dememizdir | lehu: ona | kun: ol | fe yekūnu: derhal oluverir |
Kırık Meal (Transcript) : |ÎNME: şüphesiz | GVLNE: söyleyeceğimiz söz | LŞYÙ: bir şeyi | ÎZ̃E: zaman | ÊRD̃NEH: istediğimiz | ÊN: sadece | NGVL: dememizdir | LH: ona | KN: ol | FYKVN: derhal oluverir |
Abdulbaki Gölpınarlı : Sözümüz budur ancak, birşeyin olmasını diledik mi ona ol deriz, derhal olur.
Adem Uğur : Biz, bir şeyin olmasını istediğimiz zaman, ona (söyleyecek) sözümüz sadece "Ol" dememizdir. Hemen oluverir.
Ahmed Hulusi : Bir şeyi (olmasını) irade ettiğimizde kavlimiz ona yalnızca: "Ol" dememizdir. . . (Artık) o olur!
Ahmet Tekin : Biz bir şeyin olmasını istediğimiz zaman, onun için söyleyecek sözümüz sadece: 'Ol' demekten ibarettir. O hemen oluverir.
Ahmet Varol : Bir şeyi(n olmasını) istediğimizde ona sözümüz sadece: 'Ol' dememizdir. O da hemen oluverir.
Ali Bulaç : Onu istediğimizde herhangi bir şey için sözümüz, ona yalnızca "Ol" demekten ibarettir; o da hemen oluverir.
Ali Fikri Yavuz : Biz de bir şeyi dilediğimiz zaman, ona sözümüz sadece şöyle dememizdir: “- Ol” , o da hemen oluverir.
Bekir Sadak : Bir seyin olmasini istedigimiz zaman sozumuz sadece ona «Ol» dememizdir ve hemen olur. *
Celal Yıldırım : Biz bir şeyin olmasını dilediğimiz zaman, sözümüz ona sadece «ol!» dememizdir; o da hemen oluverir.
Diyanet İşleri : Biz bir şeyin olmasını istediğimiz zaman sözümüz sadece, ona, “ol” dememizdir. O da hemen oluverir.
Diyanet İşleri (eski) : Bir şeyin olmasını istediğimiz zaman sözümüz sadece ona 'Ol' dememizdir ve hemen olur.
Diyanet Vakfi : Biz, bir şeyin olmasını istediğimiz zaman, ona (söyleyecek) sözümüz sadece «Ol» dememizdir. Hemen oluverir.
Edip Yüksel : Bir şeyin olmasını istediğimiz zaman ona sadece 'Ol,' deriz ve o da olur.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Biz bir şeyi dilediğimiz zaman, ona sözümüz sadece «ol» dememizdir. O da hemen oluverir.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Bizim, herhangi birşey için sözümüz onu murat ettiğimiz zaman, yalnızca ona: «Ol!» dememizdir. O da hemen oluverir.
Elmalılı Hamdi Yazır : Bizim herhangi birşey için sözümüz, onu murad ettiğimiz zaman, sade ona şöyle dememizdir: «Ol» hemen oluverir
Fizilal-il Kuran : Biz bir şeyin olmasını isteyince söyleyeceğimiz tek söz ona «ol» dememizdir, o da hemen oluverir.
Gültekin Onan : Onu istediğimizde herhangi birşey için sözümüz, ona yalnızca "Ol" demekten ibarettir; o da hemen oluverir.
Hakkı Yılmaz : Biz bir şeyi dilediğimiz zaman, Bizim ona sözümüz sadece “Ol!” dememizdir. O da hemen oluverir.
Hasan Basri Çantay : Bir şey'i (n olmasını) dilediğimiz zaman sözümüz ancak ona «Ol» dememizden ibâretdir. O da derhal oluverir.
Hayrat Neşriyat : Bir şeye sözümüz, onu(n olmasını) dilediğimizde, kendisine sâdece 'Ol!' dememizdir ki (o da) hemen oluverir.
İbni Kesir : Bir şeyin olmasını istediğimiz zaman ona, sözümüz sadece; ol, demektir ve o, hemen oluverir.
İskender Evrenosoğlu : Bir şeyin (olmasını) istediğimiz zaman Bizim sözümüz, ona sadece: “Ol!” dememizdir. O, hemen olur.
Muhammed Esed : Biz, ne zaman bir şeyin olmasını istesek, ona sadece "Ol!" deriz ve o (şey hemen) oluverir.
Ömer Nasuhi Bilmen : Bizim bir şeye sözümüz, onu dilediğimiz zaman ona «Ol» dememizden ibarettir ki, o da hemen oluverir.
Ömer Öngüt : Biz bir şeyin olmasını dilediğimiz zaman, sözümüz ona ancak: “Ol!” dememizden ibarettir. O da derhal oluverir.
Şaban Piriş : Biz bir şeyi dilediğimiz zaman ona sözümüz sadece “ol!” demektir. O da hemen oluverir.
Suat Yıldırım : Biz herhangi bir şeyin olmasını istediğimizde, sadece "Ol!" deriz, o da hemen oluverir.
Süleyman Ateş : Biz bir şeyi(n olmasını) istediğimiz zaman, söyleyeceğimiz söz, sadece ona "ol" dememizdir, derhal oluverir.
Tefhim-ul Kuran : Onu istediğimizde herhangi bir şey için sözümüz, ona yalnızca «Ol» demekten ibarettir; o da hemen oluverir.
Ümit Şimşek : Biz birşeyi murad ettiğimizde, sözümüz 'Ol' demekten ibarettir; o da oluverir.
Yaşar Nuri Öztürk : Biz birşeyi dilediğimizde, onun hakkında söyleyeceğimiz söz, "Ol!" demekten ibarettir; o hemen oluverir.


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}