» 18 / Kehf  45:

Kuran Sırası: 18
İniş Sırası: 69
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110

 » 18 / Kehf  Suresi: 45
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. وَاضْرِبْ (VEŽRB) = veDrib : ve anlat
2. لَهُمْ (LHM) = lehum : onlara
3. مَثَلَ (MS̃L) = meṧele : misalini
4. الْحَيَاةِ (ELḪYET) = l-Hayāti : hayatının
5. الدُّنْيَا (ELD̃NYE) = d-dunyā : dünya
6. كَمَاءٍ (KMEÙ) = kemāin : bir su
7. أَنْزَلْنَاهُ (ÊNZLNEH) = enzelnāhu : indirdik
8. مِنَ (MN) = mine : -ten
9. السَّمَاءِ (ELSMEÙ) = s-semāi : gök-
10. فَاخْتَلَطَ (FEḢTLŦ) = feḣteleTa : karıştı
11. بِهِ (BH) = bihi : onunla
12. نَبَاتُ (NBET) = nebātu : bitkisi
13. الْأَرْضِ (ELÊRŽ) = l-erDi : yerin
14. فَأَصْبَحَ (FÊṦBḪ) = feeSbeHa : ve haline geliverdi
15. هَشِيمًا (HŞYME) = heşīmen : çöp kırıntıları
16. تَذْرُوهُ (TZ̃RVH) = teƶrūhu : savurduğu
17. الرِّيَاحُ (ELRYEḪ) = r-riyāHu : rüzgarların
18. وَكَانَ (VKEN) = ve kāne : ve
19. اللَّهُ (ELLH) = llahu : Allah
20. عَلَىٰ (AL) = ǎlā : üzerine
21. كُلِّ (KL) = kulli : her
22. شَيْءٍ (ŞYÙ) = şey'in : şey
23. مُقْتَدِرًا (MGTD̃RE) = muḳtediran : kadirdir
ve anlat | onlara | misalini | hayatının | dünya | bir su | indirdik | -ten | gök- | karıştı | onunla | bitkisi | yerin | ve haline geliverdi | çöp kırıntıları | savurduğu | rüzgarların | ve | Allah | üzerine | her | şey | kadirdir |

[ŽRB] [] [MS̃L] [ḪYY] [D̃NV] [MVH] [NZL] [] [SMV] [ḢLŦ] [] [NBT] [ERŽ] [ṦBḪ] [HŞM] [Z̃RV] [RVḪ] [KVN] [] [] [KLL] [ŞYE] [GD̃R]
VEŽRB LHM MS̃L ELḪYET ELD̃NYE KMEÙ ÊNZLNEH MN ELSMEÙ FEḢTLŦ BH NBET ELÊRŽ FÊṦBḪ HŞYME TZ̃RVH ELRYEḪ VKEN ELLH AL KL ŞYÙ MGTD̃RE

veDrib lehum meṧele l-Hayāti d-dunyā kemāin enzelnāhu mine s-semāi feḣteleTa bihi nebātu l-erDi feeSbeHa heşīmen teƶrūhu r-riyāHu ve kāne llahu ǎlā kulli şey'in muḳtediran
واضرب لهم مثل الحياة الدنيا كماء أنزلناه من السماء فاختلط به نبات الأرض فأصبح هشيما تذروه الرياح وكان الله على كل شيء مقتدرا

 » 18 / Kehf  Suresi: 45
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
واضرب ض ر ب | ŽRB VEŽRB veDrib ve anlat And present
لهم | LHM lehum onlara to them
مثل م ث ل | MS̃L MS̃L meṧele misalini the example
الحياة ح ي ي | ḪYY ELḪYET l-Hayāti hayatının (of) the life
الدنيا د ن و | D̃NV ELD̃NYE d-dunyā dünya (of) the world,
كماء م و ه | MVH KMEÙ kemāin bir su like water
أنزلناه ن ز ل | NZL ÊNZLNEH enzelnāhu indirdik which We send down
من | MN mine -ten from
السماء س م و | SMV ELSMEÙ s-semāi gök- the sky,
فاختلط خ ل ط | ḢLŦ FEḢTLŦ feḣteleTa karıştı then mingles
به | BH bihi onunla with it
نبات ن ب ت | NBT NBET nebātu bitkisi (the) vegetation
الأرض ا ر ض | ERŽ ELÊRŽ l-erDi yerin (of) the earth
فأصبح ص ب ح | ṦBḪ FÊṦBḪ feeSbeHa ve haline geliverdi then becomes
هشيما ه ش م | HŞM HŞYME heşīmen çöp kırıntıları dry stalks,
تذروه ذ ر و | Z̃RV TZ̃RVH teƶrūhu savurduğu it (is) scattered
الرياح ر و ح | RVḪ ELRYEḪ r-riyāHu rüzgarların (by) the winds.
وكان ك و ن | KVN VKEN ve kāne ve And Allah
الله | ELLH llahu Allah And Allah
على | AL ǎlā üzerine over
كل ك ل ل | KLL KL kulli her every
شيء ش ي ا | ŞYE ŞYÙ şey'in şey thing
مقتدرا ق د ر | GD̃R MGTD̃RE muḳtediran kadirdir (is) All Able.

18:45 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

ve anlat | onlara | misalini | hayatının | dünya | bir su | indirdik | -ten | gök- | karıştı | onunla | bitkisi | yerin | ve haline geliverdi | çöp kırıntıları | savurduğu | rüzgarların | ve | Allah | üzerine | her | şey | kadirdir |

[ŽRB] [] [MS̃L] [ḪYY] [D̃NV] [MVH] [NZL] [] [SMV] [ḢLŦ] [] [NBT] [ERŽ] [ṦBḪ] [HŞM] [Z̃RV] [RVḪ] [KVN] [] [] [KLL] [ŞYE] [GD̃R]
VEŽRB LHM MS̃L ELḪYET ELD̃NYE KMEÙ ÊNZLNEH MN ELSMEÙ FEḢTLŦ BH NBET ELÊRŽ FÊṦBḪ HŞYME TZ̃RVH ELRYEḪ VKEN ELLH AL KL ŞYÙ MGTD̃RE

veDrib lehum meṧele l-Hayāti d-dunyā kemāin enzelnāhu mine s-semāi feḣteleTa bihi nebātu l-erDi feeSbeHa heşīmen teƶrūhu r-riyāHu ve kāne llahu ǎlā kulli şey'in muḳtediran
واضرب لهم مثل الحياة الدنيا كماء أنزلناه من السماء فاختلط به نبات الأرض فأصبح هشيما تذروه الرياح وكان الله على كل شيء مقتدرا

[ض ر ب] [] [م ث ل] [ح ي ي] [د ن و] [م و ه] [ن ز ل] [] [س م و] [خ ل ط] [] [ن ب ت] [ا ر ض] [ص ب ح] [ه ش م] [ذ ر و] [ر و ح] [ك و ن] [] [] [ك ل ل] [ش ي ا] [ق د ر]

 » 18 / Kehf  Suresi: 45
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
واضرب ض ر ب | ŽRB VEŽRB veDrib ve anlat And present
Vav,Elif,Dad,Re,Be,
6,1,800,200,2,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
V – 2nd person masculine singular imperative verb
الواو عاطفة
فعل أمر
لهم | LHM lehum onlara to them
Lam,He,Mim,
30,5,40,
P – prefixed preposition lām
PRON – 3rd person masculine plural personal pronoun
جار ومجرور
مثل م ث ل | MS̃L MS̃L meṧele misalini the example
Mim,Se,Lam,
40,500,30,
N – accusative masculine noun
اسم منصوب
الحياة ح ي ي | ḪYY ELḪYET l-Hayāti hayatının (of) the life
Elif,Lam,Ha,Ye,Elif,Te merbuta,
1,30,8,10,1,400,
N – genitive feminine noun
اسم مجرور
الدنيا د ن و | D̃NV ELD̃NYE d-dunyā dünya (of) the world,
Elif,Lam,Dal,Nun,Ye,Elif,
1,30,4,50,10,1,
ADJ – genitive feminine singular adjective
صفة مجرورة
كماء م و ه | MVH KMEÙ kemāin bir su like water
Kef,Mim,Elif,,
20,40,1,,
P – prefixed preposition ka
N – genitive masculine indefinite noun
جار ومجرور
أنزلناه ن ز ل | NZL ÊNZLNEH enzelnāhu indirdik which We send down
,Nun,Ze,Lam,Nun,Elif,He,
,50,7,30,50,1,5,
V – 1st person plural (form IV) perfect verb
PRON – subject pronoun
PRON – 3rd person masculine singular object pronoun
فعل ماض و«نا» ضمير متصل في محل رفع فاعل والهاء ضمير متصل في محل نصب مفعول به
من | MN mine -ten from
Mim,Nun,
40,50,
P – preposition
حرف جر
السماء س م و | SMV ELSMEÙ s-semāi gök- the sky,
Elif,Lam,Sin,Mim,Elif,,
1,30,60,40,1,,
N – genitive feminine noun
اسم مجرور
فاختلط خ ل ط | ḢLŦ FEḢTLŦ feḣteleTa karıştı then mingles
Fe,Elif,Hı,Te,Lam,Tı,
80,1,600,400,30,9,
REM – prefixed resumption particle
V – 3rd person masculine singular (form VIII) perfect verb
الفاء استئنافية
فعل ماض
به | BH bihi onunla with it
Be,He,
2,5,
P – prefixed preposition bi
PRON – 3rd person masculine singular personal pronoun
جار ومجرور
نبات ن ب ت | NBT NBET nebātu bitkisi (the) vegetation
Nun,Be,Elif,Te,
50,2,1,400,
N – nominative feminine noun
اسم مرفوع
الأرض ا ر ض | ERŽ ELÊRŽ l-erDi yerin (of) the earth
Elif,Lam,,Re,Dad,
1,30,,200,800,
"N – genitive feminine noun → Earth"
اسم مجرور
فأصبح ص ب ح | ṦBḪ FÊṦBḪ feeSbeHa ve haline geliverdi then becomes
Fe,,Sad,Be,Ha,
80,,90,2,8,
REM – prefixed resumption particle
V – 3rd person masculine singular (form IV) perfect verb
الفاء استئنافية
فعل ماض من اخوات «كان»
هشيما ه ش م | HŞM HŞYME heşīmen çöp kırıntıları dry stalks,
He,Şın,Ye,Mim,Elif,
5,300,10,40,1,
N – accusative masculine singular indefinite noun
اسم منصوب
تذروه ذ ر و | Z̃RV TZ̃RVH teƶrūhu savurduğu it (is) scattered
Te,Zel,Re,Vav,He,
400,700,200,6,5,
V – 3rd person feminine singular imperfect verb
PRON – 3rd person masculine singular object pronoun
فعل مضارع والهاء ضمير متصل في محل نصب مفعول به
الرياح ر و ح | RVḪ ELRYEḪ r-riyāHu rüzgarların (by) the winds.
Elif,Lam,Re,Ye,Elif,Ha,
1,30,200,10,1,8,
N – nominative feminine plural noun
اسم مرفوع
وكان ك و ن | KVN VKEN ve kāne ve And Allah
Vav,Kef,Elif,Nun,
6,20,1,50,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
V – 3rd person masculine singular perfect verb
الواو عاطفة
فعل ماض
الله | ELLH llahu Allah And Allah
Elif,Lam,Lam,He,
1,30,30,5,
"PN – nominative proper noun → Allah"
لفظ الجلالة مرفوع
على | AL ǎlā üzerine over
Ayn,Lam,,
70,30,,
P – preposition
حرف جر
كل ك ل ل | KLL KL kulli her every
Kef,Lam,
20,30,
N – genitive masculine noun
اسم مجرور
شيء ش ي ا | ŞYE ŞYÙ şey'in şey thing
Şın,Ye,,
300,10,,
N – genitive masculine indefinite noun
اسم مجرور
مقتدرا ق د ر | GD̃R MGTD̃RE muḳtediran kadirdir (is) All Able.
Mim,Gaf,Te,Dal,Re,Elif,
40,100,400,4,200,1,
N – accusative masculine indefinite (form VIII) active participle
اسم منصوب
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |وَاضْرِبْ: ve anlat | لَهُمْ: onlara | مَثَلَ: misalini | الْحَيَاةِ: hayatının | الدُّنْيَا: dünya | كَمَاءٍ: bir su | أَنْزَلْنَاهُ: indirdik | مِنَ: -ten | السَّمَاءِ: gök- | فَاخْتَلَطَ: karıştı | بِهِ: onunla | نَبَاتُ: bitkisi | الْأَرْضِ: yerin | فَأَصْبَحَ: ve haline geliverdi | هَشِيمًا: çöp kırıntıları | تَذْرُوهُ: savurduğu | الرِّيَاحُ: rüzgarların | وَكَانَ: ve | اللَّهُ: Allah | عَلَىٰ: üzerine | كُلِّ: her | شَيْءٍ: şey | مُقْتَدِرًا: kadirdir |
Kırık Meal (Harekesiz) : |واضرب WEŽRB ve anlat | لهم LHM onlara | مثل MS̃L misalini | الحياة ELḪYET hayatının | الدنيا ELD̃NYE dünya | كماء KMEÙ bir su | أنزلناه ÊNZLNEH indirdik | من MN -ten | السماء ELSMEÙ gök- | فاختلط FEḢTLŦ karıştı | به BH onunla | نبات NBET bitkisi | الأرض ELÊRŽ yerin | فأصبح FÊṦBḪ ve haline geliverdi | هشيما HŞYME çöp kırıntıları | تذروه TZ̃RWH savurduğu | الرياح ELRYEḪ rüzgarların | وكان WKEN ve | الله ELLH Allah | على AL üzerine | كل KL her | شيء ŞYÙ şey | مقتدرا MGTD̃RE kadirdir |
Kırık Meal (Okunuş) : |veDrib: ve anlat | lehum: onlara | meṧele: misalini | l-Hayāti: hayatının | d-dunyā: dünya | kemāin: bir su | enzelnāhu: indirdik | mine: -ten | s-semāi: gök- | feḣteleTa: karıştı | bihi: onunla | nebātu: bitkisi | l-erDi: yerin | feeSbeHa: ve haline geliverdi | heşīmen: çöp kırıntıları | teƶrūhu: savurduğu | r-riyāHu: rüzgarların | ve kāne: ve | llahu: Allah | ǎlā: üzerine | kulli: her | şey'in: şey | muḳtediran: kadirdir |
Kırık Meal (Transcript) : |VEŽRB: ve anlat | LHM: onlara | MS̃L: misalini | ELḪYET: hayatının | ELD̃NYE: dünya | KMEÙ: bir su | ÊNZLNEH: indirdik | MN: -ten | ELSMEÙ: gök- | FEḢTLŦ: karıştı | BH: onunla | NBET: bitkisi | ELÊRŽ: yerin | FÊṦBḪ: ve haline geliverdi | HŞYME: çöp kırıntıları | TZ̃RVH: savurduğu | ELRYEḪ: rüzgarların | VKEN: ve | ELLH: Allah | AL: üzerine | KL: her | ŞYÙ: şey | MGTD̃RE: kadirdir |
Abdulbaki Gölpınarlı : Onlara örnek getir: Dünyâ yaşayışı, gökten yağdırdığımız yağmura benzer, yeryüzünün nebatlarını sular, bünyelerine girer de onları yeşertir, yetiştirir, derken nebatlar kurur, ufalanır, yeller de onları savurur gider ve Allah'ın her şeye gücü yeter, hiçbir şeyden âciz değildir o.
Adem Uğur : Onlara şunu da misal göster: Dünya hayatı, gökten indirdiğimiz bir su gibidir ki, bu su sayesinde yeryüzünün bitkisi (önce gelişip) birbirine karışmış; arkasından rüzgârın savurduğu çerçöp haline gelmiştir. Allah, her şey üzerinde iktidar sahibidir.
Ahmed Hulusi : Onlara dünya hayatının MİSALİNİ ver. . . (Dünya hayatı) semâdan indirdiğimiz bir su gibidir ki, onunla arzın nebatı birbirine karıştı. . . Derken (o bitki) rüzgârın savurduğu çöp kırıntısı hâline geldi. . . Allâh her şeye Muktedir'dir.
Ahmet Tekin : Onlara şunu da misal göster: Dünya hayatı, gökten indirdiğimiz suyu gören bitkinin haline benzer. O su ile bitkiler büyüyerek birbirine karışır, ardından da rüzgârın savurduğu çerçöp haline gelir. Allah her şeye, hayat vermeye de, yok etmeye de muktedirdir.
Ahmet Varol : Onlara dünya hayatının örneğini bildir: Tıpkı gökten indirdiğimiz bir su gibi ki yerin bitkileri onunla birbirine karışır ve rüzgarların savurduğu çöp kırıntıları haline gelir. Allah her şeye güç yetirendir.
Ali Bulaç : Onlara, dünya hayatının örneğini ver; gökten indirdiğimiz suya benzer, onunla yeryüzünün bitkileri birbirine karıştı, böylece rüzgarların savurduğu çalı çırpı oluverdi. Allah, her şeyin üzerinde güç yetirendir.
Ali Fikri Yavuz : (Ey Rasûlüm), onlara (Mekke halkına) dünya hayatının halini şöyle temsil yap: (Dünya varlığı), gökten indirdiğimiz bir yağmura benzer ki, onunla arzın bitkileri (her renk ve çiçekten) birbirine karışmış, nihayet bir çöp kırıntısı olmuştur. Rüzgârlar onu savurur gider. Allah her şeye muktedir bulunuyor.
Bekir Sadak : Onlara, dunya hayati misalinin tipki soyle oldugunu anlat: Gokten indirdigimiz su ile yeryuzunde yetisen bitkiler birbirine karisir, ama sonunda ruzgarin savuracagi cercope doner. Allah her seyin ustunde bir kudrete sahip olandir.
Celal Yıldırım : Onlara Dünya hayatının misâlini şöyle ver: O, gökten indirdiğimiz suya benzer ki, onunla yeryüzünün bitkileri birbirine karışır, derken (çok geçmeden) rüzgârın savuracağı çer-çöpe döner. Allah her şeyin üstünde (sınırsız) kudret sahibidir.
Diyanet İşleri : Onlara dünya hayatının örneğini ver: (Dünya hayatı), gökten indirdiğimiz yağmur gibidir ki, onun sebebiyle yeryüzünün bitkileri boy verip birbirine karışırlar. Fakat bütün bu canlılık sonunda rüzgârın savurduğu kuru bir çer çöpe döner. Allah, her şey üzerinde kudret sahibidir.
Diyanet İşleri (eski) : Onlara, dünya hayatı misalinin tıpkı şöyle olduğunu anlat: Gökten indirdiğimiz su ile yeryüzünde yetişen bitkiler birbirine karışır, ama sonunda rüzgarın savuracağı çerçöpe döner. Allah her şeyin üstünde bir kudrete sahip olandır.
Diyanet Vakfi : Onlara şunu da misal göster: Dünya hayatı, gökten indirdiğimiz bir su gibidir ki, bu su sayesinde yeryüzünün bitkisi (önce gelişip) birbirine karışmış; arkasından rüzgârın savurduğu çerçöp haline gelmiştir. Allah, her şey üzerinde iktidar sahibidir.
Edip Yüksel : Onlara dünya hayatının örneği olarak, gökten indirdiğimiz suyla beslenen ve sonra rüzgarın savurduğu çer çöpe dönen yeryüzünün bitkisini ver. ALLAH her şeye gücü yetendir.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Ey Muhammed! Sen onlara dünya hayatının misalini ver. Dünya hayatı, gökten indirdiğimiz bir su gibidir ki, bu su sayesinde yeryüzünün bitkileri (her renk ve çiçekten) birbirine karışmış, nihayet bir çöp kırıntısı olmuştur. Rüzgarlar onu savurur gider. Allah her şeye muktedirdir.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Onlara dünya hayatının misalini şöyle ver (Dünya hayatı) gökten indirdiğimiz bir suya benzer ki. onunla yeryüzünün bitkileri birbirine karışmış, nihayet rüzgarların savurup götürdüğü bir çöp kırıntısı olmuştur. Allah herşeye muktedirdir.
Elmalılı Hamdi Yazır : Onlara Dünya hayatın meselini de şöyle yap: Sanki bir su, onu Semadan indirmişiz, derken onunla Arzın nebatâtı birbirine karışmış, derken bir çöp kırıntısı olmuştur, rüzgârlar onu savurur gider, Allah her şey'e muktedir bulunuyor
Fizilal-il Kuran : Ey Muhammed, onlara anlat ki, dünya hayatı tıpkı şuna benzer. Gökten yağmur yağdırdık da bu yağmur sayesinde yer yeşermiş, güveren ekinlerin başakları birbirine girmiş. Derken bu ekinlerin tümü ansızın rüzgârların havada uçurduğu saman kırıntılarına dönüşüvermiş. Hiç kuşkusuz Allah'ın gücü her şeyi yapmaya yeter.
Gültekin Onan : Onlara, dünya hayatının örneğini ver; gökten indirdiğimiz suya benzer, onunla yeryüzünün bitkileri birbirine karıştı, böylece rüzgarların savurduğu çalı çırpı oluverdi. Tanrı, her şeyin üzerinde güç yetirendir.
Hakkı Yılmaz : Ve sen, onlara basit dünya hayatının misalini ver: O basit dünya hayatı, gökten indirdiğimiz bir su gibidir ki, bu su sebebiyle yeryüzünün bitkileri birbirine karışmış, sonra da rüzgârın savurup durduğu bir çöp kırıntısı oluvermiştir. Ve Allah, her şeye gücünü kabul ettirendir.
Hasan Basri Çantay : Onlara dünyâ hayaatının misâlini de irâdet. (O), gökden indirdiğimiz bir su gibidir ki bununla yer (yüzünün) nebatı birbirine karışmış, en nihayet (o nebat) kuru bir çöp kırıntısı haaline gelib rüzgârlar onu savuruvermişdir. Allah her şeyin üstünde bir kudret saahibidir.
Hayrat Neşriyat : (Habîbim, yâ Muhammed!) Onlara dünya hayâtına (dâir) şöyle misâl de getir:(Dünyanın hâli) gökten indirdiğimiz bir su gibidir ki, onunla yeryüzünün bitkileri (yetişip)birbirine karışır; fakat sonunda rüzgârların kendisini savuracağı bir çöp hâline gelir. Çünki Allah, herşeye gücü yetendir.
İbni Kesir : Dünya hayatının misalini de anlat onlara. Gökten indirdiğimiz su gibidir. Ki bununla yeryüzünde yetişen bitkiler birbirine karışır. Ama sonunda da rüzgarın savuracağı çörçöpe döner. Allah; her şeyin üstünde bir kudret sahibidir.
İskender Evrenosoğlu : Onlara dünya hayatını örnek ver ki; o, semadan indirdiğimiz su gibidir. Yeryüzünün nebatları (bitkileri), onunla karıştı (yeşerdi, büyüdü). Sonra da kuruyup, ufalandı ki rüzgâr, onu savurur. Ve Allah, herşeye muktedir olandır (gücü yetendir).
Muhammed Esed : Dünya hayatının gökten indirdiğimiz suya benzediğini onlara anlat: Öyle ki, yerin bitkileri onu emerek zengin bir çeşitlilik içinde boy verip birbirine karışırlar; ama bütün bu canlılık, çeşitlilik sonunda rüzgarın savurup götürdüğü çer çöpe döner. İşte (bunun gibi,) her şeye karar veren (yalnız) Allah'tır.
Ömer Nasuhi Bilmen : Ve onlara dünya hayatının misalini irâd et. Bir su gibi ki, onu gökten indirdik, sonra onunla yerin bitirmiş olduğu şeyler karıştılar. Sonra da cüzleri kurudu parçalandı, rüzgârlar onu savurur, dağıtır oluverdi. Ve Allah Teâlâ her şey üzerine muktedirdir.
Ömer Öngüt : Onlara dünya hayatının tıpkı şöyle olduğunu anlat: O, gökten indirdiğimiz suya benzer ki, o su sayesinde yeryüzünün bitkileri birbirine karışır, arkasından da rüzgarın savurduğu çöp kırıntısı haline döner. Allah her şeyin üstünde bir kudrete sahip olandır.
Şaban Piriş : Onlara dünya hayatının örneğini ver: O, gökten indirdiğimiz su gibidir. Suyla yerin bitkisi birbirine karışır. Sonunda rüzgarın savuracağı çerçöpe döner. Her şeyin üstünde güç sahibi olan Allah vardır.
Suat Yıldırım : Dünya hayatı hakkında onlara şu misali ver: Dünya hayatının durumu şuna benzer: Gökten yağmur indiririz, onun sayesinde yeryüzünde bitkiler yeşerip gürleşir, çok geçmeden kurur, rüzgârın savurduğu çerçöp haline gelir. Allah her şeye hakkıyla kadirdir.
Süleyman Ateş : Onlara dünyâ hayâtının, tıpkı şöyle olduğunu anlat: Gökten bir su indirdik, Yerin bitkisi onunla karıştı ve (sonunda bitkiler), rüzgârların savurduğu çöp kırıntıları haline geliverdi. Allâh, her şeye kâdirdir.
Tefhim-ul Kuran : Onlara, dünya hayatının örneğini ver; gökten indirdiğimiz suya benzer, onunla yeryüzünün bitkileri birbirine karıştı, böylece rüzgârların savurduğu çalı çırpı oluverdi. Allah, her şeyin üzerinde güç yetirendir.
Ümit Şimşek : Onlara dünya hayatının misalini de ver. O, tıpkı gökten indirdiğimiz bir su gibidir ki, onunla yeryüzünün bitkisi birbirine karışık halde yeşermiş, sonra da rüzgârın savurduğu bir çöp haline gelmiştir. Allah, herşey üzerinde dilediğini yapmaya kadirdir.
Yaşar Nuri Öztürk : Dünya hayatının şu su örneği gibi olduğunu onlara anlat: "O suyu gökten indirdik. Yerin bitkisi onunla karıştı. Derken o bitki, rüzgârların savurup döllediği parçacıklara dönüştü. Allah her şey üzerinde Muktedir'dir, gücü her şeye yeter.


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}