» 18 / Kehf  70:

Kuran Sırası: 18
İniş Sırası: 69
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110

 » 18 / Kehf  Suresi: 70
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. قَالَ (GEL) = ḳāle : dedi
2. فَإِنِ (FÎN) = feini : eğer
3. اتَّبَعْتَنِي (ETBATNY) = ttebeǎ'tenī : bana tabi olursan
4. فَلَا (FLE) = felā :
5. تَسْأَلْنِي (TSÊLNY) = teselnī : bana soru sorma
6. عَنْ (AN) = ǎn :
7. شَيْءٍ (ŞYÙ) = şey'in : hiçbir şey
8. حَتَّىٰ (ḪT) = Hattā : kadar
9. أُحْدِثَ (ÊḪD̃S̃) = uHdiṧe : ben anlatıncaya
10. لَكَ (LK) = leke : sana
11. مِنْهُ (MNH) = minhu : onu
12. ذِكْرًا (Z̃KRE) = ƶikran : bir hatırlatma
dedi | eğer | bana tabi olursan | | bana soru sorma | | hiçbir şey | kadar | ben anlatıncaya | sana | onu | bir hatırlatma |

[GVL] [] [TBA] [] [SEL] [] [ŞYE] [] [ḪD̃S̃] [] [] [Z̃KR]
GEL FÎN ETBATNY FLE TSÊLNY AN ŞYÙ ḪT ÊḪD̃S̃ LK MNH Z̃KRE

ḳāle feini ttebeǎ'tenī felā teselnī ǎn şey'in Hattā uHdiṧe leke minhu ƶikran
قال فإن اتبعتني فلا تسألني عن شيء حتى أحدث لك منه ذكرا

 » 18 / Kehf  Suresi: 70
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
قال ق و ل | GVL GEL ḳāle dedi He said,
فإن | FÎN feini eğer """Then if"
اتبعتني ت ب ع | TBA ETBATNY ttebeǎ'tenī bana tabi olursan you follow me,
فلا | FLE felā (do) not
تسألني س ا ل | SEL TSÊLNY teselnī bana soru sorma ask me
عن | AN ǎn about
شيء ش ي ا | ŞYE ŞYÙ şey'in hiçbir şey anything
حتى | ḪT Hattā kadar until
أحدث ح د ث | ḪD̃S̃ ÊḪD̃S̃ uHdiṧe ben anlatıncaya I present
لك | LK leke sana to you
منه | MNH minhu onu of it
ذكرا ذ ك ر | Z̃KR Z̃KRE ƶikran bir hatırlatma "a mention."""

18:70 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

dedi | eğer | bana tabi olursan | | bana soru sorma | | hiçbir şey | kadar | ben anlatıncaya | sana | onu | bir hatırlatma |

[GVL] [] [TBA] [] [SEL] [] [ŞYE] [] [ḪD̃S̃] [] [] [Z̃KR]
GEL FÎN ETBATNY FLE TSÊLNY AN ŞYÙ ḪT ÊḪD̃S̃ LK MNH Z̃KRE

ḳāle feini ttebeǎ'tenī felā teselnī ǎn şey'in Hattā uHdiṧe leke minhu ƶikran
قال فإن اتبعتني فلا تسألني عن شيء حتى أحدث لك منه ذكرا

[ق و ل] [] [ت ب ع] [] [س ا ل] [] [ش ي ا] [] [ح د ث] [] [] [ذ ك ر]

 » 18 / Kehf  Suresi: 70
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
قال ق و ل | GVL GEL ḳāle dedi He said,
Gaf,Elif,Lam,
100,1,30,
V – 3rd person masculine singular perfect verb
فعل ماض
فإن | FÎN feini eğer """Then if"
Fe,,Nun,
80,,50,
REM – prefixed resumption particle
COND – conditional particle
الفاء استئنافية
حرف شرط
اتبعتني ت ب ع | TBA ETBATNY ttebeǎ'tenī bana tabi olursan you follow me,
Elif,Te,Be,Ayn,Te,Nun,Ye,
1,400,2,70,400,50,10,
V – 2nd person masculine singular (form VIII) perfect verb
PRON – subject pronoun
PRON – 1st person singular object pronoun
فعل ماض والتاء ضمير متصل في محل رفع فاعل والياء ضمير متصل في محل نصب مفعول به
فلا | FLE felā (do) not
Fe,Lam,Elif,
80,30,1,
REM – prefixed resumption particle
NEG – negative particle
الفاء استئنافية
حرف نفي
تسألني س ا ل | SEL TSÊLNY teselnī bana soru sorma ask me
Te,Sin,,Lam,Nun,Ye,
400,60,,30,50,10,
V – 2nd person masculine singular imperfect verb, jussive mood
PRON – 1st person singular object pronoun
فعل مضارع مجزوم والياء ضمير متصل في محل نصب مفعول به
عن | AN ǎn about
Ayn,Nun,
70,50,
P – preposition
حرف جر
شيء ش ي ا | ŞYE ŞYÙ şey'in hiçbir şey anything
Şın,Ye,,
300,10,,
N – genitive masculine indefinite noun
اسم مجرور
حتى | ḪT Hattā kadar until
Ha,Te,,
8,400,,
P – preposition
حرف جر
أحدث ح د ث | ḪD̃S̃ ÊḪD̃S̃ uHdiṧe ben anlatıncaya I present
,Ha,Dal,Se,
,8,4,500,
V – 1st person singular (form IV) imperfect verb, subjunctive mood
فعل مضارع منصوب
لك | LK leke sana to you
Lam,Kef,
30,20,
P – prefixed preposition lām
PRON – 2nd person masculine singular personal pronoun
جار ومجرور
منه | MNH minhu onu of it
Mim,Nun,He,
40,50,5,
P – preposition
PRON – 3rd person masculine singular object pronoun
جار ومجرور
ذكرا ذ ك ر | Z̃KR Z̃KRE ƶikran bir hatırlatma "a mention."""
Zel,Kef,Re,Elif,
700,20,200,1,
N – accusative masculine indefinite verbal noun
اسم منصوب
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |قَالَ: dedi | فَإِنِ: eğer | اتَّبَعْتَنِي: bana tabi olursan | فَلَا: | تَسْأَلْنِي: bana soru sorma | عَنْ: | شَيْءٍ: hiçbir şey | حَتَّىٰ: kadar | أُحْدِثَ: ben anlatıncaya | لَكَ: sana | مِنْهُ: onu | ذِكْرًا: bir hatırlatma |
Kırık Meal (Harekesiz) : |قال GEL dedi | فإن FÎN eğer | اتبعتني ETBATNY bana tabi olursan | فلا FLE | تسألني TSÊLNY bana soru sorma | عن AN | شيء ŞYÙ hiçbir şey | حتى ḪT kadar | أحدث ÊḪD̃S̃ ben anlatıncaya | لك LK sana | منه MNH onu | ذكرا Z̃KRE bir hatırlatma |
Kırık Meal (Okunuş) : |ḳāle: dedi | feini: eğer | ttebeǎ'tenī: bana tabi olursan | felā: | teselnī: bana soru sorma | ǎn: | şey'in: hiçbir şey | Hattā: kadar | uHdiṧe: ben anlatıncaya | leke: sana | minhu: onu | ƶikran: bir hatırlatma |
Kırık Meal (Transcript) : |GEL: dedi | FÎN: eğer | ETBATNY: bana tabi olursan | FLE: | TSÊLNY: bana soru sorma | AN: | ŞYÙ: hiçbir şey | ḪT: kadar | ÊḪD̃S̃: ben anlatıncaya | LK: sana | MNH: onu | Z̃KRE: bir hatırlatma |
Abdulbaki Gölpınarlı : O, bana uyarsan dedi, sana ona âit bir söz söyleyinceye dek hiçbir şey sorma bana.
Adem Uğur : (O kul:) Eğer bana tâbi olursan, sana o konuda bilgi verinceye kadar hiçbir şey hakkında bana soru sorma! dedi.
Ahmed Hulusi : (Hızır) dedi: "Eğer bana tâbi olacaksan, bana hiçbir şeyden (niye bunu yaptın diye) soru sormayacaksın; tâ ki ben sana o işin hakikatine dair söz açıncaya kadar!"
Ahmet Tekin : Hızır: 'Eğer bana yoldaş olduysan, sana bilgi vermediğim, sırrını açıklamadığım bir konuda, bana sual sorma' dedi.
Ahmet Varol : Dedi ki: 'Eğer bana uyarsan ben ondan sana söz edinceye kadar bana bir şey hakkında soru sorma.'
Ali Bulaç : Dedi ki: "Eğer bana uyacak olursan, hiç bir şey hakkında bana soru sorma, ben sana öğütle anlatıp söz edinceye kadar."
Ali Fikri Yavuz : Hızır dedi ki: “- O halde bana tâbi olacaksan, kendisinden ben bir söz açmadıkça, bana hiç bir şeyden sorma.”
Bekir Sadak : O da: «O halde, bana uyacaksan, ben sana anlatmadikca herhangi bir sey hakkinda bana soru sormayacaksin» dedi. *
Celal Yıldırım : O: «O halde bana uyacaksan, ben sana anlatmadıkça hiçbir şeyden (sebep ve iç yüzünden) sorma» dedi.
Diyanet İşleri : O da şöyle dedi: “O hâlde, eğer bana tabi olacaksan, ben sana söylemedikçe hiçbir şey hakkında bana soru sormayacaksın.”
Diyanet İşleri (eski) : (69-70) O da: 'O halde, bana uyacaksan, ben sana anlatmadıkça herhangi bir şey hakkında bana soru sormayacaksın' dedi.
Diyanet Vakfi : (O kul:) Eğer bana tâbi olursan, sana o konuda bilgi verinceye kadar hiçbir şey hakkında bana soru sorma! dedi.
Edip Yüksel : Dedi: 'Bana uyacaksan, ben sana anlatmadıkça bana hiç bir şey hakkında soru sorma.'
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : (Hızır) dedi ki: «O halde bana tabi olacaksın; ben sana sırrını anlatmadıkça, hiçbir şey hakkında bana soru sorma!»
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : O: «O halde eğer bana uyacaksan, bana hiçbir şey hakkında soru sorma, ta ki ben sana ondan söz açıncaya kadar.»
Elmalılı Hamdi Yazır : O halde dedi: eğer bana tabi olacaksan bana hiç bir şeyden suâl etme tâ ben sana ondan bir söz açıncıya kadar
Fizilal-il Kuran : O kulumuz, Musa'ya dedi ki; «Eğer benimle birlikte geleceksen yapacağım hiçbir iş hakkında bana soru sorma, benim sana o konuda açıklama yapmamı bekle.»
Gültekin Onan : Dedi ki: "Eğer bana uyacak olursan, hiç bir şey hakkında bana soru sorma, ben sana öğütle anlatıp söz edinceye kadar."
Hakkı Yılmaz : Âlim ve rahmete mazhar kul: “O hâlde eğer bana uyacaksan, bana hiçbir şey hakkında soru sorma, ta ki ben sana öğüt olarak ondan söz açıncaya kadar.”
Hasan Basri Çantay : (O: «Eğer bu suretle) bana tabî' olacaksan ben, sana anıb söyleyinceye kadar, bana hiç bir şey sorma» dedi.
Hayrat Neşriyat : (Hızır:) 'O hâlde bana tâbi' olursan, artık (ben) sana ondan söz açıncaya kadar(yaptığım) hiçbir şey hakkında bana soru sorma!' dedi.
İbni Kesir : O halde bana uyacaksan; ben sana anlatmadıkça herhangi bir şey hakkında soru sormayacaksın, dedi.
İskender Evrenosoğlu : (Hızır A.S): “Bana tâbî olduğun taktirde, sana anlatmadığım konularda (anlatmadıkça) bana bir şey sorma.” dedi.
Muhammed Esed : (Bilge kişi:) "Pekala" dedi, "O halde, eğer benim peşimden geleceksen, (yapacağım) şeyler hakkında, bu hususta ben sana bir açıklamada bulununcaya kadar bana hiçbir şey sormayacaksın."
Ömer Nasuhi Bilmen : (70-71) Dedi ki: «Eğer bana tabî olacak isen artık bana hiçbir şeyden sual etme, ondan sana ben haber verinceye değin.» Bunun üzerine gidiverdiler. Vaktâ ki bir gemiye bindiler, o, gemiyi yaraladı. Dedi ki: «Onu yaraladın mı ki, ahalisini garkediveresin? Doğrusu pek münker bir şey yaptın.»
Ömer Öngüt : O kul dedi ki: “O halde eğer bana tâbi olacaksan, ben sana anlatmadıkça, herhangi bir şey hakkında bana soru sorma!”
Şaban Piriş : -Eğer bana uyacaksan, ben sana anlatmadıkça hiç bir şey sormayacaksın, dedi.
Suat Yıldırım : "O halde" dedi, "bana tâbi olduğuna göre, hangi konuda olursa olsun, ben onun hakkında sana söz açmadıkça, asla bana soru sormayacaksın!"
Süleyman Ateş : (O kul): "O halde, dedi, eğer bana tabi olursan ben sana anlatıncaya kadar (yaptığım) hiçbir şey hakkında bana soru sorma."
Tefhim-ul Kuran : Dedi ki: «Eğer bana uyacak olursan, hiç bir şey hakkında bana soru sorma, ben sana öğütle anlatıp söz edinceye kadar.»
Ümit Şimşek : O dedi ki: 'Eğer bana uyacaksan, o konuda ben bir söz söyleyinceye kadar bana hiçbir şey hakkında soru sormayacaksın.'
Yaşar Nuri Öztürk : Dedi: "Bak, eğer bana uyarsan, ben sana kendisinden bahis açıncaya değin hiçbir şey hakkında bana soru sorma!"


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}