» 18 / Kehf  102:

Kuran Sırası: 18
İniş Sırası: 69
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110

 » 18 / Kehf  Suresi: 102
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. أَفَحَسِبَ (ÊFḪSB) = efeHasibe : mi sandılar?
2. الَّذِينَ (ELZ̃YN) = elleƶīne : o
3. كَفَرُوا (KFRVE) = keferū : inkarcılar
4. أَنْ (ÊN) = en :
5. يَتَّخِذُوا (YTḢZ̃VE) = yetteḣiƶū : kendilerine edineceklerini
6. عِبَادِي (ABED̃Y) = ǐbādī : kullarımı
7. مِنْ (MN) = min :
8. دُونِي (D̃VNY) = dūnī : benden ayrı olarak
9. أَوْلِيَاءَ (ÊVLYEÙ) = evliyā'e : veliler (dost)
10. إِنَّا (ÎNE) = innā : şüphesiz biz
11. أَعْتَدْنَا (ÊATD̃NE) = eǎ'tednā : hazırladık
12. جَهَنَّمَ (CHNM) = cehenneme : cehennemi
13. لِلْكَافِرِينَ (LLKEFRYN) = lilkāfirīne : kafirlere
14. نُزُلًا (NZLE) = nuzulen : konak olarak
mi sandılar? | o | inkarcılar | | kendilerine edineceklerini | kullarımı | | benden ayrı olarak | veliler (dost) | şüphesiz biz | hazırladık | cehennemi | kafirlere | konak olarak |

[ḪSB] [] [KFR] [] [EḢZ̃] [ABD̃] [] [D̃VN] [VLY] [] [ATD̃] [] [KFR] [NZL]
ÊFḪSB ELZ̃YN KFRVE ÊN YTḢZ̃VE ABED̃Y MN D̃VNY ÊVLYEÙ ÎNE ÊATD̃NE CHNM LLKEFRYN NZLE

efeHasibe elleƶīne keferū en yetteḣiƶū ǐbādī min dūnī evliyā'e innā eǎ'tednā cehenneme lilkāfirīne nuzulen
أفحسب الذين كفروا أن يتخذوا عبادي من دوني أولياء إنا أعتدنا جهنم للكافرين نزلا

 » 18 / Kehf  Suresi: 102
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
أفحسب ح س ب | ḪSB ÊFḪSB efeHasibe mi sandılar? Do then think
الذين | ELZ̃YN elleƶīne o those who
كفروا ك ف ر | KFR KFRVE keferū inkarcılar disbelieve
أن | ÊN en that
يتخذوا ا خ ذ | EḢZ̃ YTḢZ̃VE yetteḣiƶū kendilerine edineceklerini they (can) take
عبادي ع ب د | ABD̃ ABED̃Y ǐbādī kullarımı My servants
من | MN min besides Me
دوني د و ن | D̃VN D̃VNY dūnī benden ayrı olarak besides Me
أولياء و ل ي | VLY ÊVLYEÙ evliyā'e veliler (dost) (as) protectors?
إنا | ÎNE innā şüphesiz biz Indeed, We -
أعتدنا ع ت د | ATD̃ ÊATD̃NE eǎ'tednā hazırladık We have prepared
جهنم | CHNM cehenneme cehennemi Hell
للكافرين ك ف ر | KFR LLKEFRYN lilkāfirīne kafirlere for the disbelievers
نزلا ن ز ل | NZL NZLE nuzulen konak olarak (as) a lodging.

18:102 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

mi sandılar? | o | inkarcılar | | kendilerine edineceklerini | kullarımı | | benden ayrı olarak | veliler (dost) | şüphesiz biz | hazırladık | cehennemi | kafirlere | konak olarak |

[ḪSB] [] [KFR] [] [EḢZ̃] [ABD̃] [] [D̃VN] [VLY] [] [ATD̃] [] [KFR] [NZL]
ÊFḪSB ELZ̃YN KFRVE ÊN YTḢZ̃VE ABED̃Y MN D̃VNY ÊVLYEÙ ÎNE ÊATD̃NE CHNM LLKEFRYN NZLE

efeHasibe elleƶīne keferū en yetteḣiƶū ǐbādī min dūnī evliyā'e innā eǎ'tednā cehenneme lilkāfirīne nuzulen
أفحسب الذين كفروا أن يتخذوا عبادي من دوني أولياء إنا أعتدنا جهنم للكافرين نزلا

[ح س ب] [] [ك ف ر] [] [ا خ ذ ] [ع ب د] [] [د و ن] [و ل ي] [] [ع ت د] [] [ك ف ر] [ن ز ل]

 » 18 / Kehf  Suresi: 102
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
أفحسب ح س ب | ḪSB ÊFḪSB efeHasibe mi sandılar? Do then think
,Fe,Ha,Sin,Be,
,80,8,60,2,
INTG – prefixed interrogative alif
SUP – prefixed supplemental particle
V – 3rd person masculine singular perfect verb
الهمزة همزة استفهام
الفاء زائدة
فعل ماض
الذين | ELZ̃YN elleƶīne o those who
Elif,Lam,Zel,Ye,Nun,
1,30,700,10,50,
REL – masculine plural relative pronoun
اسم موصول
كفروا ك ف ر | KFR KFRVE keferū inkarcılar disbelieve
Kef,Fe,Re,Vav,Elif,
20,80,200,6,1,
V – 3rd person masculine plural perfect verb
PRON – subject pronoun
فعل ماض والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
أن | ÊN en that
,Nun,
,50,
SUB – subordinating conjunction
حرف مصدري
يتخذوا ا خ ذ | EḢZ̃ YTḢZ̃VE yetteḣiƶū kendilerine edineceklerini they (can) take
Ye,Te,Hı,Zel,Vav,Elif,
10,400,600,700,6,1,
V – 3rd person masculine plural (form VIII) imperfect verb, subjunctive mood
PRON – subject pronoun
فعل مضارع منصوب والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
عبادي ع ب د | ABD̃ ABED̃Y ǐbādī kullarımı My servants
Ayn,Be,Elif,Dal,Ye,
70,2,1,4,10,
N – nominative masculine plural noun
PRON – 1st person singular possessive pronoun
اسم مرفوع والياء ضمير متصل في محل جر بالاضافة
من | MN min besides Me
Mim,Nun,
40,50,
P – preposition
حرف جر
دوني د و ن | D̃VN D̃VNY dūnī benden ayrı olarak besides Me
Dal,Vav,Nun,Ye,
4,6,50,10,
N – genitive noun
PRON – 1st person singular possessive pronoun
اسم مجرور والياء ضمير متصل في محل جر بالاضافة
أولياء و ل ي | VLY ÊVLYEÙ evliyā'e veliler (dost) (as) protectors?
,Vav,Lam,Ye,Elif,,
,6,30,10,1,,
N – accusative masculine plural noun
اسم منصوب
إنا | ÎNE innā şüphesiz biz Indeed, We -
,Nun,Elif,
,50,1,
ACC – accusative particle
PRON – 1st person plural object pronoun
حرف نصب و«نا» ضمير متصل في محل نصب اسم «ان»
أعتدنا ع ت د | ATD̃ ÊATD̃NE eǎ'tednā hazırladık We have prepared
,Ayn,Te,Dal,Nun,Elif,
,70,400,4,50,1,
V – 1st person plural (form IV) perfect verb
PRON – subject pronoun
فعل ماض و«نا» ضمير متصل في محل رفع فاعل
جهنم | CHNM cehenneme cehennemi Hell
Cim,He,Nun,Mim,
3,5,50,40,
"PN – genitive proper noun → Hell"
اسم علم مجرور بالفتحة بدلاً من الكسرة لأنه ممنوع من الصرف
للكافرين ك ف ر | KFR LLKEFRYN lilkāfirīne kafirlere for the disbelievers
Lam,Lam,Kef,Elif,Fe,Re,Ye,Nun,
30,30,20,1,80,200,10,50,
P – prefixed preposition lām
N – genitive masculine plural active participle
جار ومجرور
نزلا ن ز ل | NZL NZLE nuzulen konak olarak (as) a lodging.
Nun,Ze,Lam,Elif,
50,7,30,1,
N – accusative indefinite noun
اسم منصوب
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |أَفَحَسِبَ: mi sandılar? | الَّذِينَ: o | كَفَرُوا: inkarcılar | أَنْ: | يَتَّخِذُوا: kendilerine edineceklerini | عِبَادِي: kullarımı | مِنْ: | دُونِي: benden ayrı olarak | أَوْلِيَاءَ: veliler (dost) | إِنَّا: şüphesiz biz | أَعْتَدْنَا: hazırladık | جَهَنَّمَ: cehennemi | لِلْكَافِرِينَ: kafirlere | نُزُلًا: konak olarak |
Kırık Meal (Harekesiz) : |أفحسب ÊFḪSB mi sandılar? | الذين ELZ̃YN o | كفروا KFRWE inkarcılar | أن ÊN | يتخذوا YTḢZ̃WE kendilerine edineceklerini | عبادي ABED̃Y kullarımı | من MN | دوني D̃WNY benden ayrı olarak | أولياء ÊWLYEÙ veliler (dost) | إنا ÎNE şüphesiz biz | أعتدنا ÊATD̃NE hazırladık | جهنم CHNM cehennemi | للكافرين LLKEFRYN kafirlere | نزلا NZLE konak olarak |
Kırık Meal (Okunuş) : |efeHasibe: mi sandılar? | elleƶīne: o | keferū: inkarcılar | en: | yetteḣiƶū: kendilerine edineceklerini | ǐbādī: kullarımı | min: | dūnī: benden ayrı olarak | evliyā'e: veliler (dost) | innā: şüphesiz biz | eǎ'tednā: hazırladık | cehenneme: cehennemi | lilkāfirīne: kafirlere | nuzulen: konak olarak |
Kırık Meal (Transcript) : |ÊFḪSB: mi sandılar? | ELZ̃YN: o | KFRVE: inkarcılar | ÊN: | YTḢZ̃VE: kendilerine edineceklerini | ABED̃Y: kullarımı | MN: | D̃VNY: benden ayrı olarak | ÊVLYEÙ: veliler (dost) | ÎNE: şüphesiz biz | ÊATD̃NE: hazırladık | CHNM: cehennemi | LLKEFRYN: kafirlere | NZLE: konak olarak |
Abdulbaki Gölpınarlı : Kâfir olanlar, benden başka ve kullarımdan, kendilerine yardımcı edindiklerini mi sandılar? Biz, kâfirlere, konak yeri olarak cehennemi hazırladık.
Adem Uğur : Kâfirler, beni bırakıp da kullarımı dostlar edineceklerini mi sandılar? Biz cehennemi kâfirlere bir konak olarak hazırladık.
Ahmed Hulusi : Hakikat bilgisini inkâr edenler, Beni bırakıp (hakikatlerindeki El VELİYY isminin özelliğini inkâr edip) kullarımı (dışarıdan) velî edineceklerini mi sandılar! Biz cehennemi, hakikat bilgisini inkâr edenlerin yaşam ortamı yaptık!
Ahmet Tekin : Kulluk sözleşmesindeki ortak taahhütlerini, Allah’a iman, kulluk ve sorumluluk bilincini şuur altına iterek örtbas edip inkârda ısrar edenler, kâfirler beni bırakıp da, kullarımı kendilerine koruyucu, emirlerine itaat edilecek otorite edineceklerini mi sandılar? Biz cehennemi, kâfirlere bir ağırlama yeri olarak hazırladık.
Ahmet Varol : İnkar edenler beni bırakıp da kullarımı kendilerine dostlar (veliler) edineceklerini mi sandılar? [4] Biz cehennemi kâfirler için konak olarak hazırladık.
Ali Bulaç : İnkâr edenler, Beni bırakıp kullarımı veliler edindiklerini mi sandılar? Gerçekten Biz cehennemi kafirler için bir durak olarak hazırlamışız.
Ali Fikri Yavuz : O kâfirler, beni bırakıp da kullarımı (melekleri ve Îsa’yı) kendilerine dost edineceklerini mi sandılar? Biz, cehennemi o kâfirlere bir konukluk hazırladık.
Bekir Sadak : Inkar edenler, Beni birakip da kullarimi dost edinmelerini yeterli mi sandilar? Dogrusu biz cehenenemi inkarcilara konak olarak hazirladik.
Celal Yıldırım : O küfredenler beni bırakıp kullarımı kendilerine yardımcı dost (ve ilâh) edineceklerini mi sanırlar ? Şüphesiz ki kâfirlere (Cehennem'i) konak olarak hazırladık.
Diyanet İşleri : İnkâr edenler, beni bırakıp da kullarımı dost edineceklerini mi sandılar? Biz cehennemi kâfirlere konak olarak hazırladık.
Diyanet İşleri (eski) : İnkar edenler, Beni bırakıp da kullarımı dost edinmelerini yeterli mi sandılar? Doğrusu biz cehennemi inkarcılara konak olarak hazırladık.
Diyanet Vakfi : Kâfirler, beni bırakıp da kullarımı dostlar edineceklerini mi sandılar? Biz cehennemi kâfirlere bir konak olarak hazırladık.
Edip Yüksel : İnkarcılar, benim dışımda kullarımı veliler edinerek kurtulacaklarını mı sandılar. O inkarcıların konağı olarak cehennemi belirledik.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : O kâfirler, beni bırakıp da kullarımı dostlar edineceklerini mi sandılar? Doğrusu biz cehennemi o kâfirlere bir konukluk olarak hazırladık.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Yoksa o kafirler, Beni bırakıp da kullarımı kendilerine dost edineceklerini mi sandılar? Biz cehennemi o kafirlere bir konukluk hazırladık.
Elmalılı Hamdi Yazır : Ya o kâfirler beni bırakıpda kullarıma kendilerine mevlâ ittihaz edeceklerini mi zannettiler, biz Cehennemi o kâfirler için bir konukluk hazırladık
Fizilal-il Kuran : Kafirler beni bırakıp da kullarımı dost edinmelerini kafi mi sandılar? Doğrusu biz cehennemi kafirlere konak olarak hazırladık.
Gültekin Onan : Küfredenler, beni bırakıp kullarımı veliler edindiklerini mi sandılar? Gerçekten biz cehennemi kafirler için bir durak olarak hazırlamışız.
Hakkı Yılmaz : "Peki, o kâfirler; Allah'ın ilâhlığını ve rabliğini bilerek reddeden o kimseler, Benim astlarımdan birtakım yardımcı, yol gösterici, koruyucu yakınlar edineceklerini mi sandılar? Şüphesiz Biz cehennemi, kâfirlere; Allah'ın ilâhlığını ve rabliğini bilerek reddeden o kimselere bir konuk ziyafeti (!) olarak hazırladık. "
Hasan Basri Çantay : Kâfirler beni bırakıb da kullarımı (kendilerine) dostlar edineceklerini mi sandı (lar)? Biz cehennemi o kâfirler için bir konak olarak hazırladık.
Hayrat Neşriyat : O inkâr edenler, beni bırakıp da kullarımı (kendilerine) dostlar edineceklerini mi sandı(lar)? Şübhesiz ki biz, Cehennemi kâfirler için (onlara münâsib) bir ağırlama yeri olarak hazırladık!
İbni Kesir : Kafirler, Beni bırakıp da kullarımı dost edinmelerini kafi mi sandılar? Doğrusu Biz, cehennemi kafirlere konak olarak hazırladık.
İskender Evrenosoğlu : Yoksa kâfirler, kullarımın Benden başka dostlar edineceklerini mi zannettiler? Muhakkak ki Biz, cehennemi kâfirlere bir ikram (kalacak yer) olarak hazırladık.
Muhammed Esed : Hakkı inkara şartlanmış olan bu kimseler, Benim kullarım(dan herhangi birini) Bana karşı (kendilerine) dost, koruyucu edinebileceklerini mi sandılar? Hiç şüphe edilmesin ki Biz cehennemi hakkı inkar edenler için bir konak yeri olarak hazırlamışızdır.
Ömer Nasuhi Bilmen : Ya o kâfir olanlar, benden başka kullarımı (kendilerine) dostlar ittihaz edeceklerini mi sanıverdiler. Biz cehennemi kâfirler için bir konaklık yer olarak hazırladık.
Ömer Öngüt : Kâfirler beni bırakıp da kullarımı dost edineceklerini mi sandılar? Şüphesiz ki biz cehennemi kâfirlere bir konak olarak hazırladık.
Şaban Piriş : Kafirler, benden başka, kullarımı da veli edinebileceklerini mi sandılar. Biz, cehennemi kafirler için konut olarak hazırladık.
Suat Yıldırım : O kâfirler, birtakım kullarımı, Benden başka tanrı edinmelerinin geçerli olacağını mı zannettiler? Doğrusu Biz cehennemi kâfirler için konak olarak hazırlamış bulunuyoruz.
Süleyman Ateş : O nankörler benden ayrı olarak kullarımı kendilerine veliler yapacaklarını mı sandılar? Biz kâfirlere cehennemi konak olarak hazırladık.
Tefhim-ul Kuran : Küfre sapanlar, beni bırakıp kullarımı veliler edindiklerini mi sandılar? Gerçekten biz cehennemi kâfirler için bir durak olarak hazırlamışız.
Ümit Şimşek : O kâfirler, Benim yerime kullarımı veli edineceklerini mi sandılar? Oysa Biz kâfirlere Cehennemi konak olarak hazırladık.
Yaşar Nuri Öztürk : Küfre sapanlar, beni bırakıp da kullarımı veliler edineceklerini mi sandılar. Biz cehennemi bir konuk evi olarak inkârcılar için hazırladık.


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}