» 18 / Kehf  10:

Kuran Sırası: 18
İniş Sırası: 69
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110

 » 18 / Kehf  Suresi: 10
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. إِذْ (ÎZ̃) = iƶ : zaman
2. أَوَى (ÊV) = evā : sığındıkları
3. الْفِتْيَةُ (ELFTYT) = l-fityetu : o gençler
4. إِلَى (ÎL) = ilā :
5. الْكَهْفِ (ELKHF) = l-kehfi : mağaraya
6. فَقَالُوا (FGELVE) = fe ḳālū : dediler
7. رَبَّنَا (RBNE) = rabbenā : Rabbimiz
8. اتِنَا ( ËTNE) = ātinā : bize ver
9. مِنْ (MN) = min :
10. لَدُنْكَ (LD̃NK) = ledunke : katından
11. رَحْمَةً (RḪMT) = raHmeten : bir rahmet
12. وَهَيِّئْ (VHYÙ) = ve heyyi' : ve hazırla
13. لَنَا (LNE) = lenā : bize
14. مِنْ (MN) = min :
15. أَمْرِنَا (ÊMRNE) = emrinā : şu işimizden
16. رَشَدًا (RŞD̃E) = raşeden : bir çıkış yolu
zaman | sığındıkları | o gençler | | mağaraya | dediler | Rabbimiz | bize ver | | katından | bir rahmet | ve hazırla | bize | | şu işimizden | bir çıkış yolu |

[] [EVY] [FTY] [] [KHF] [GVL] [RBB] [ETY] [] [LD̃N] [RḪM] [HYE] [] [] [EMR] [RŞD̃]
ÎZ̃ ÊV ELFTYT ÎL ELKHF FGELVE RBNE ËTNE MN LD̃NK RḪMT VHYÙ LNE MN ÊMRNE RŞD̃E

evā l-fityetu ilā l-kehfi fe ḳālū rabbenā ātinā min ledunke raHmeten ve heyyi' lenā min emrinā raşeden
إذ أوى الفتية إلى الكهف فقالوا ربنا آتنا من لدنك رحمة وهيئ لنا من أمرنا رشدا

 » 18 / Kehf  Suresi: 10
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
إذ | ÎZ̃ zaman When
أوى ا و ي | EVY ÊV evā sığındıkları retreated
الفتية ف ت ي | FTY ELFTYT l-fityetu o gençler the youths
إلى | ÎL ilā to
الكهف ك ه ف | KHF ELKHF l-kehfi mağaraya the cave,
فقالوا ق و ل | GVL FGELVE fe ḳālū dediler and they said,
ربنا ر ب ب | RBB RBNE rabbenā Rabbimiz """Our Lord!"
آتنا ا ت ي | ETY ËTNE ātinā bize ver Grant us
من | MN min from
لدنك ل د ن | LD̃N LD̃NK ledunke katından Yourself
رحمة ر ح م | RḪM RḪMT raHmeten bir rahmet Mercy,
وهيئ ه ي ا | HYE VHYÙ ve heyyi' ve hazırla and facilitate
لنا | LNE lenā bize for us
من | MN min [from]
أمرنا ا م ر | EMR ÊMRNE emrinā şu işimizden our affair
رشدا ر ش د | RŞD̃ RŞD̃E raşeden bir çıkış yolu "(in the) right way."""

18:10 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

zaman | sığındıkları | o gençler | | mağaraya | dediler | Rabbimiz | bize ver | | katından | bir rahmet | ve hazırla | bize | | şu işimizden | bir çıkış yolu |

[] [EVY] [FTY] [] [KHF] [GVL] [RBB] [ETY] [] [LD̃N] [RḪM] [HYE] [] [] [EMR] [RŞD̃]
ÎZ̃ ÊV ELFTYT ÎL ELKHF FGELVE RBNE ËTNE MN LD̃NK RḪMT VHYÙ LNE MN ÊMRNE RŞD̃E

evā l-fityetu ilā l-kehfi fe ḳālū rabbenā ātinā min ledunke raHmeten ve heyyi' lenā min emrinā raşeden
إذ أوى الفتية إلى الكهف فقالوا ربنا آتنا من لدنك رحمة وهيئ لنا من أمرنا رشدا

[] [ا و ي] [ف ت ي] [] [ك ه ف] [ق و ل] [ر ب ب] [ا ت ي] [] [ل د ن] [ر ح م] [ه ي ا] [] [] [ا م ر] [ر ش د]

 » 18 / Kehf  Suresi: 10
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
إذ | ÎZ̃ zaman When
,Zel,
,700,
T – time adverb
ظرف زمان
أوى ا و ي | EVY ÊV evā sığındıkları retreated
,Vav,,
,6,,
V – 3rd person masculine singular perfect verb
فعل ماض
الفتية ف ت ي | FTY ELFTYT l-fityetu o gençler the youths
Elif,Lam,Fe,Te,Ye,Te merbuta,
1,30,80,400,10,400,
N – nominative masculine plural noun
اسم مرفوع
إلى | ÎL ilā to
,Lam,,
,30,,
P – preposition
حرف جر
الكهف ك ه ف | KHF ELKHF l-kehfi mağaraya the cave,
Elif,Lam,Kef,He,Fe,
1,30,20,5,80,
N – genitive masculine noun
اسم مجرور
فقالوا ق و ل | GVL FGELVE fe ḳālū dediler and they said,
Fe,Gaf,Elif,Lam,Vav,Elif,
80,100,1,30,6,1,
CONJ – prefixed conjunction fa (and)
V – 3rd person masculine plural perfect verb
PRON – subject pronoun
الفاء عاطفة
فعل ماض والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
ربنا ر ب ب | RBB RBNE rabbenā Rabbimiz """Our Lord!"
Re,Be,Nun,Elif,
200,2,50,1,
N – accusative masculine noun
PRON – 1st person plural possessive pronoun
اسم منصوب و«نا» ضمير متصل في محل جر بالاضافة
آتنا ا ت ي | ETY ËTNE ātinā bize ver Grant us
,Te,Nun,Elif,
,400,50,1,
V – 2nd person masculine singular (form IV) imperative verb
PRON – 1st person plural object pronoun
فعل أمر و«نا» ضمير متصل في محل نصب مفعول به
من | MN min from
Mim,Nun,
40,50,
P – preposition
حرف جر
لدنك ل د ن | LD̃N LD̃NK ledunke katından Yourself
Lam,Dal,Nun,Kef,
30,4,50,20,
N – genitive noun
PRON – 2nd person masculine singular possessive pronoun
اسم مجرور والكاف ضمير متصل في محل جر بالاضافة
رحمة ر ح م | RḪM RḪMT raHmeten bir rahmet Mercy,
Re,Ha,Mim,Te merbuta,
200,8,40,400,
N – accusative feminine indefinite noun
اسم منصوب
وهيئ ه ي ا | HYE VHYÙ ve heyyi' ve hazırla and facilitate
Vav,He,Ye,,
6,5,10,,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
V – 2nd person masculine singular (form II) imperative verb
الواو عاطفة
فعل أمر
لنا | LNE lenā bize for us
Lam,Nun,Elif,
30,50,1,
P – prefixed preposition lām
PRON – 1st person plural personal pronoun
جار ومجرور
من | MN min [from]
Mim,Nun,
40,50,
P – preposition
حرف جر
أمرنا ا م ر | EMR ÊMRNE emrinā şu işimizden our affair
,Mim,Re,Nun,Elif,
,40,200,50,1,
N – genitive masculine noun
PRON – 1st person plural possessive pronoun
اسم مجرور و«نا» ضمير متصل في محل جر بالاضافة
رشدا ر ش د | RŞD̃ RŞD̃E raşeden bir çıkış yolu "(in the) right way."""
Re,Şın,Dal,Elif,
200,300,4,1,
N – accusative masculine indefinite noun
اسم منصوب
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |إِذْ: zaman | أَوَى: sığındıkları | الْفِتْيَةُ: o gençler | إِلَى: | الْكَهْفِ: mağaraya | فَقَالُوا: dediler | رَبَّنَا: Rabbimiz | اتِنَا: bize ver | مِنْ: | لَدُنْكَ: katından | رَحْمَةً: bir rahmet | وَهَيِّئْ: ve hazırla | لَنَا: bize | مِنْ: | أَمْرِنَا: şu işimizden | رَشَدًا: bir çıkış yolu |
Kırık Meal (Harekesiz) : |إذ ÎZ̃ zaman | أوى ÊW sığındıkları | الفتية ELFTYT o gençler | إلى ÎL | الكهف ELKHF mağaraya | فقالوا FGELWE dediler | ربنا RBNE Rabbimiz | آتنا ËTNE bize ver | من MN | لدنك LD̃NK katından | رحمة RḪMT bir rahmet | وهيئ WHYÙ ve hazırla | لنا LNE bize | من MN | أمرنا ÊMRNE şu işimizden | رشدا RŞD̃E bir çıkış yolu |
Kırık Meal (Okunuş) : |: zaman | evā: sığındıkları | l-fityetu: o gençler | ilā: | l-kehfi: mağaraya | fe ḳālū: dediler | rabbenā: Rabbimiz | ātinā: bize ver | min: | ledunke: katından | raHmeten: bir rahmet | ve heyyi': ve hazırla | lenā: bize | min: | emrinā: şu işimizden | raşeden: bir çıkış yolu |
Kırık Meal (Transcript) : |ÎZ̃: zaman | ÊV: sığındıkları | ELFTYT: o gençler | ÎL: | ELKHF: mağaraya | FGELVE: dediler | RBNE: Rabbimiz | ËTNE: bize ver | MN: | LD̃NK: katından | RḪMT: bir rahmet | VHYÙ: ve hazırla | LNE: bize | MN: | ÊMRNE: şu işimizden | RŞD̃E: bir çıkış yolu |
Abdulbaki Gölpınarlı : Hani o zaman o yiğitler, mağaraya sığınmışlardı da Rabbimiz demişlerdi, katından bir rahmet ihsân et bize ve işimizin başarıyla doğruluğa ulaşması için sebepler hazırla bize.
Adem Uğur : O (yiğit) gençler mağaraya sığınmışlar ve: Rabbimiz! Bize tarafından rahmet ver ve bize, (şu) durumumuzdan bir kurtuluş yolu hazırla! demişlerdi.
Ahmed Hulusi : Hani o delikanlılar, o mağaraya sığınmışlar ve "Rabbimiz (hakikatimiz olan Esmâ bileşimimiz) bize ledünnünden (aslın olan mutlak El Esmâ mertebesinden açığa çıkan özel bir kuvve ile) bir rahmet (lütfunla oluşacak bir nimet) ver ve bize (bu) işte bir kemâl hâli oluştur" demişlerdi.
Ahmet Tekin : Hani, o yiğit gençler mağaraya sığındıklarında: 'Rabbimiz, bize tarafından rahmet ve merhamet ihsan eyle. Bizim şu içinde bulunduğumuz durumdan kurtulmamız için, kurtuluş planımızı kolaylaştır.' demişlerdi.
Ahmet Varol : O gençler mağaraya sığınmış ve şöyle demişlerdi: 'Ey Rabbimiz! Bize kendi katından bir rahmet ver ve bize işimizde bir başarı hazırla.'
Ali Bulaç : O gençler, mağaraya sığındıkları zaman, demişlerdi ki: "Rabbimiz, katından bize bir rahmet ver ve işimizden bize doğruyu kolaylaştır (bizi başarılı kıl)."
Ali Fikri Yavuz : Hatırla ki, o vakit, o genç yiğitler mağaraya sığındılar da şöyle dediler: “-Ey Rabbimiz! Bize, tarafından bir rahmet ihsan buyur ve işimizden bize bir başarı hazırla.”
Bekir Sadak : Birkac genc magaraya siginmis: «Rabbimiz! Katindan bize rahmet ver ve isimizde dogruyu goster, bizi basarili kil» demislerdi.
Celal Yıldırım : Hani bir grup genç, mağaraya çekilmişler ve : «Ey Rabbimiz ! Bize kendi katından bir rahmet ver; işimizde doğruyu göster de bizi başarılı kıl» demişlerdi.
Diyanet İşleri : Hani o gençler mağaraya sığınmışlardı da, “Ey Rabbimiz! Bize katından bir rahmet ver ve içinde bulunduğumuz şu durumda bize kurtuluş ve doğruluğa ulaşmayı kolaylaştır” demişlerdi.
Diyanet İşleri (eski) : Birkaç genç mağaraya sığınmış: 'Rabbimiz! Katından bize rahmet ver ve işimizde doğruyu göster, bizi başarılı kıl' demişlerdi.
Diyanet Vakfi : O (yiğit) gençler mağaraya sığınmışlar ve: Rabbimiz! Bize tarafından rahmet ver ve bize, (şu) durumumuzdan bir kurtuluş yolu hazırla! demişlerdi.
Edip Yüksel : Gençler mağaraya sığındıklarında, 'Rabbimiz bize merhametini yağdır ve bu durumdan bize bir kurtuluş yolu göster,' demişlerdi.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : O gençler mağaraya sığınınca şöyle dediler: «Rabbimiz! Bize katından bir rahmet ver ve bizim için şu işimizden bir kurtuluş yolu hazırla.»
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : O vakit o genç yiğitler mağaraya çekildiler ve şöyle dediler: « Ey Rabbimiz, bizlere tarafından bir rahmet ihsan et ve bizim için işimizden bir muvaffakiyet hazırla!»
Elmalılı Hamdi Yazır : O vakıt ki o genç yiğitler kehfe çekildiler de şöyle dediler: ya rabbenâ! Bizlere ledünnünden bir rahmet ihsan eyle ve bizim için işimizden bir muvaffakıyyet hazırla
Fizilal-il Kuran : Hani birkaç genç o mağaraya sığınmışlar ve «Ey Rabb'imiz, bize katından rahmet bağışla ve şu işimizde bize çıkış yolu göster» dediler.
Gültekin Onan : O gençler, mağaraya sığındıkları zaman demişlerdi ki: "Rabbimiz, katından bize bir rahmet ver ve buyruğumuzdan / buyrultumuzdan (isteğimizden, istediklerimizden) bize doğruyu kolaylaştır (bizi başarılı kıl)."
Hakkı Yılmaz : O yiğitler, Büyük Mağara'ya sığınınca: “Rabbimiz! Bize katından bir rahmet ver ve bizim için şu işimizden akıl gelişmişliği hazırla” dediler.
Hasan Basri Çantay : O zaman o gene yeğitler mağaraya sığınmış (lar) dı da: «Ey Rabbimiz, bize tarafından bir rahmet ver ve işimizden bizim için bir muvaffakıyyet hazırla» demişlerdi.
Hayrat Neşriyat : Hani o gençler, Kehf’e (mağaraya) sığınmışdı da: 'Rabbimiz! Bize, tarafından bir rahmet ver ve bize şu işimizden bir kurtuluş yolu hazırla!' demişlerdi.
İbni Kesir : Hani o yiğitler; mağaraya sığınmışlardı da: Rabbımız; bize katından rahmet ver, işlerimizde başarılı kıl, demişlerdi.
İskender Evrenosoğlu : Gençler mağaraya sığındıkları zaman şöyle dediler: “Rabbimiz, bize Senin katından bir rahmet ver. Ve bize emrimizden (bizim içimizden, senin emirlerinden bize ait olan rahmet ve salâvâtı ulaştıracak kişiyi) mürşidi tayin et.”
Muhammed Esed : Hani, o gençler mağaraya sığındıkları zaman, "Ey Rabbimiz!" demişlerdi, "Bize katından bir rahmet bahşet; ve içinde bulunduğumuz (harici) şartlar ne olursa olsun bizi doğruluk bilinciyle donat!"
Ömer Nasuhi Bilmen : O vakit ki, o gençler mağaraya sığındılar da dediler ki: «Ey Rabbimiz! Bize kendi indinde bir rahmet ver ve bizim için işimizden dolayı bir muvaffakiyet hazırla.»
Ömer Öngüt : Hani o gençler mağaraya sığınmışlar ve: “Ey Rabbimiz! Bize kendi katından rahmet ver ve işimizde doğruyu göster, bizi başarılı kıl. ” demişlerdi.
Şaban Piriş : Hani birkaç genç mağaraya sığınmıştı ve şöyle demişlerdi: -Rabbimiz, bize katından bir rahmet ver ve işimizde doğruyu başarmayı bize nasip et!
Suat Yıldırım : Vakta ki o genç yiğitler mağaraya çekildiler. Şöyle niyaz ettiler: "Ulu Rabbimiz! Katından bir rahmet ver ve şu dâvamızda doğruluk ve muvaffakiyet ihsan eyle bize!"
Süleyman Ateş : O gençler mağaraya sığındılar: "Rabbimiz, bize katından bir rahmet ver ve bize şu işimizden bir çıkış yolu hazırla!" dediler.
Tefhim-ul Kuran : O gençler, mağaraya sığındıkları zaman, demişlerdi ki: «Rabbimiz, katından bize bir rahmet ver ve işimizden bize doğruyu kolaylaştır (bizi başarılı kıl).»
Ümit Şimşek : O gençler mağaraya sığındıklarında, 'Ey Rabbimiz,' demişlerdi. 'Bize yüce katından bir rahmet bağışla ve işimizde doğruluk nasip et.'
Yaşar Nuri Öztürk : Hani, o yiğit gençler o mağaraya sığındılar da şöyle dediler: "Ey Rabbimiz, katından bir rahmet ver bize ve bizim için bir çıkış yolu lütfet işimize."


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}