» 36 / Yâsîn  48:

Kuran Sırası: 36
İniş Sırası: 41
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83

 » 36 / Yâsîn  Suresi: 48
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. وَيَقُولُونَ (VYGVLVN) = ve yeḳūlūne : ve diyorlar
2. مَتَىٰ (MT) = metā : ne zaman?
3. هَٰذَا (HZ̃E) = hāƶā : bu
4. الْوَعْدُ (ELVAD̃) = l-veǎ'du : tehdid (ettiğiniz azab)
5. إِنْ (ÎN) = in : eğer
6. كُنْتُمْ (KNTM) = kuntum : iseniz
7. صَادِقِينَ (ṦED̃GYN) = Sādiḳīne : doğru söylüyor(lar)
ve diyorlar | ne zaman? | bu | tehdid (ettiğiniz azab) | eğer | iseniz | doğru söylüyor(lar) |

[GVL] [] [] [VAD̃] [] [KVN] [ṦD̃G]
VYGVLVN MT HZ̃E ELVAD̃ ÎN KNTM ṦED̃GYN

ve yeḳūlūne metā hāƶā l-veǎ'du in kuntum Sādiḳīne
ويقولون متى هذا الوعد إن كنتم صادقين

 » 36 / Yâsîn  Suresi: 48
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
ويقولون ق و ل | GVL VYGVLVN ve yeḳūlūne ve diyorlar And they say,
متى | MT metā ne zaman? """When (is)"
هذا | HZ̃E hāƶā bu this
الوعد و ع د | VAD̃ ELVAD̃ l-veǎ'du tehdid (ettiğiniz azab) promise,
إن | ÎN in eğer if
كنتم ك و ن | KVN KNTM kuntum iseniz you are
صادقين ص د ق | ṦD̃G ṦED̃GYN Sādiḳīne doğru söylüyor(lar) "truthful?"""

36:48 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

ve diyorlar | ne zaman? | bu | tehdid (ettiğiniz azab) | eğer | iseniz | doğru söylüyor(lar) |

[GVL] [] [] [VAD̃] [] [KVN] [ṦD̃G]
VYGVLVN MT HZ̃E ELVAD̃ ÎN KNTM ṦED̃GYN

ve yeḳūlūne metā hāƶā l-veǎ'du in kuntum Sādiḳīne
ويقولون متى هذا الوعد إن كنتم صادقين

[ق و ل] [] [] [و ع د] [] [ك و ن] [ص د ق]

 » 36 / Yâsîn  Suresi: 48
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
ويقولون ق و ل | GVL VYGVLVN ve yeḳūlūne ve diyorlar And they say,
Vav,Ye,Gaf,Vav,Lam,Vav,Nun,
6,10,100,6,30,6,50,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
V – 3rd person masculine plural imperfect verb
PRON – subject pronoun
الواو عاطفة
فعل مضارع والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
متى | MT metā ne zaman? """When (is)"
Mim,Te,,
40,400,,
INTG – interrogative noun
اسم استفهام
هذا | HZ̃E hāƶā bu this
He,Zel,Elif,
5,700,1,
DEM – masculine singular demonstrative pronoun
اسم اشارة
الوعد و ع د | VAD̃ ELVAD̃ l-veǎ'du tehdid (ettiğiniz azab) promise,
Elif,Lam,Vav,Ayn,Dal,
1,30,6,70,4,
N – nominative masculine noun
اسم مرفوع
إن | ÎN in eğer if
,Nun,
,50,
COND – conditional particle
حرف شرط
كنتم ك و ن | KVN KNTM kuntum iseniz you are
Kef,Nun,Te,Mim,
20,50,400,40,
V – 2nd person masculine plural perfect verb
PRON – subject pronoun
فعل ماض والتاء ضمير متصل في محل رفع اسم «كان»
صادقين ص د ق | ṦD̃G ṦED̃GYN Sādiḳīne doğru söylüyor(lar) "truthful?"""
Sad,Elif,Dal,Gaf,Ye,Nun,
90,1,4,100,10,50,
N – accusative masculine plural active participle
اسم منصوب
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |وَيَقُولُونَ: ve diyorlar | مَتَىٰ: ne zaman? | هَٰذَا: bu | الْوَعْدُ: tehdid (ettiğiniz azab) | إِنْ: eğer | كُنْتُمْ: iseniz | صَادِقِينَ: doğru söylüyor(lar) |
Kırık Meal (Harekesiz) : |ويقولون WYGWLWN ve diyorlar | متى MT ne zaman? | هذا HZ̃E bu | الوعد ELWAD̃ tehdid (ettiğiniz azab) | إن ÎN eğer | كنتم KNTM iseniz | صادقين ṦED̃GYN doğru söylüyor(lar) |
Kırık Meal (Okunuş) : |ve yeḳūlūne: ve diyorlar | metā: ne zaman? | hāƶā: bu | l-veǎ'du: tehdid (ettiğiniz azab) | in: eğer | kuntum: iseniz | Sādiḳīne: doğru söylüyor(lar) |
Kırık Meal (Transcript) : |VYGVLVN: ve diyorlar | MT: ne zaman? | HZ̃E: bu | ELVAD̃: tehdid (ettiğiniz azab) | ÎN: eğer | KNTM: iseniz | ṦED̃GYN: doğru söylüyor(lar) |
Abdulbaki Gölpınarlı : Ve derler ki: Bu vait, ne vakit yerine gelecek doğru söylüyorsanız?
Adem Uğur : Onlar: Eğer gerçekten doğru söylüyorsanız, bu tehdit ne zaman gerçekleşecektir? derler.
Ahmed Hulusi : Derler ki: "Eğer sözünüzde sadıksanız, bu tehdidiniz ne zaman (gerçekleşecek)?"
Ahmet Tekin : Onlar: 'Eğer gerçekten doğru söylüyorsanız, bu tehdit, bu nihaî yargı ne zaman gerçekleşecek?' diyorlar.
Ahmet Varol : 'Eğer doğru söyleyenlerseniz bu vaad ne zamandır?' diyorlar.
Ali Bulaç : Ve derler ki: "Eğer doğru söylüyorsanız bu tehdit (etmekte olduğunuz yıkım ve azab) ne zamanmış?"
Ali Fikri Yavuz : (Yine Mekke kâfirleri şöyle) diyorlar: “- Bu kıyametin vaadi ne zaman, eğer doğru söyleyenlerseniz?”
Bekir Sadak : «Dogru sozlu iseniz bildirin bu vaad ne zamandir?» derler.
Celal Yıldırım : Ve derler ki: Eğer doğru kimselerdenseniz bu va'd ne zaman ?
Diyanet İşleri : “Eğer doğru söyleyenlerseniz, bu tehdit ne zaman gelecek?” diyorlar.
Diyanet İşleri (eski) : 'Doğru sözlü iseniz bildirin bu vaad ne zamandır?' derler.
Diyanet Vakfi : Onlar: Eğer gerçekten doğru söylüyorsanız, bu tehdit ne zaman gerçekleşecektir? derler.
Edip Yüksel : Aynı zamanda, 'Doğru sözlü iseniz o söz ne zaman gerçekleşecek?' diye meydan okurlar.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Yine onlar: «Eğer doğru söylüyorsanız bu (kıyamet) vaadi ne zaman?» diyorlar.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Ve: «Ne zaman bu tehdit , (gerçekleşek eğer) doğru (sözlü) iseniz.» diyorlar.
Elmalılı Hamdi Yazır : Ve ne zaman bu va'd, doğru iseniz? diyorlar
Fizilal-il Kuran : Ve «eğer doğru söylüyorsanız bu tehdit ettiğiniz azab ne zaman gelecek» diyorlar.
Gültekin Onan : Ve derler ki: "Eğer doğru söylüyorsanız bu tehdit (etmekte olduğunuz yıkım ve azab) ne zamanmış?"
Hakkı Yılmaz : Bir de duyarsız toplum: “Eğer doğrulardan iseniz bu söz verilen tehdit ne zaman?” diyorlar.
Hasan Basri Çantay : «Siz doğru söyleyenlerseniz bu tehdîd (in tehakkuku) ne zaman (söyleyin)?» derler.
Hayrat Neşriyat : Hem, 'Eğer (iddiânızda) doğru kimseler iseniz, bu va'd (edilen kıyâmet) ne zaman?' diyorlar.
İbni Kesir : Ve derler ki: Şayet siz sadıklardan iseniz, bu vaad ne zamandır?
İskender Evrenosoğlu : "Ve eğer siz doğru söyleyenlerseniz, bu vaad ne zaman?" derler.
Muhammed Esed : ve şöyle devam ederler: "Bu (yeniden dirilme) vaadi ne zaman gerçekleşecek? Eğer doğru söylüyorsanız (buna cevap verin!)"
Ömer Nasuhi Bilmen : Ve derler ki: «O vaad ne zaman, eğer siz sâdıklar oldunuz iseniz?»
Ömer Öngüt : Onlar: "Eğer doğru sözlü iseniz bu vaad ne zaman gerçekleşecek?" derler.
Şaban Piriş : Eğer doğru söylüyorsanız, bu tehdit ne zaman yerine gelecek? derler.
Suat Yıldırım : Ve yine derler ki: "Eğer doğru söylüyorsanız, bizi tehdid ettiğiniz bu mezarlardan kalkma ne zaman?
Süleyman Ateş : Ve: "Eğer doğru söylüyorsanız bu tehdid (ettiğiniz azâb) ne zaman (gelecek)?" diyorlar.
Tefhim-ul Kuran : Ve derler ki: «Eğer doğru söylüyorsanız bu tehdit (etmekte olduğunuz yıkım ve azab) ne zamanmış?»
Ümit Şimşek : Bir de 'Eğer doğru iseniz bu vaad ettiğiniz şey ne zaman?' diyorlar.
Yaşar Nuri Öztürk : Bir de şöyle derler: "Eğer doğru sözlüler iseniz, bu tehdit ne zaman?"


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}