» 19 / Meryem  55:

Kuran Sırası: 19
İniş Sırası: 44
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98

 » 19 / Meryem  Suresi: 55
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. وَكَانَ (VKEN) = ve kāne : ve -idi
2. يَأْمُرُ (YÊMR) = ye'muru : emreder-
3. أَهْلَهُ (ÊHLH) = ehlehu : halklara
4. بِالصَّلَاةِ (BELṦLET) = biS-Salāti : SaLâT ile/destek ile
5. وَالزَّكَاةِ (VELZKET) = ve zzekāti : zekat ile-
6. وَكَانَ (VKEN) = ve kāne : ve -idi
7. عِنْدَ (AND̃) = ǐnde : -katında-
8. رَبِّهِ (RBH) = rabbihi : Rabbleri-
9. مَرْضِيًّا (MRŽYE) = merDiyyen : rızalanmışlık/rıza almışlık
ve -idi | emreder- | halklara | SaLâT ile/destek ile | zekat ile- | ve -idi | -katında- | Rabbleri- | rızalanmışlık/rıza almışlık |

[KVN] [EMR] [EHL] [ṦLV] [ZKV] [KVN] [AND̃] [RBB] [RŽV]
VKEN YÊMR ÊHLH BELṦLET VELZKET VKEN AND̃ RBH MRŽYE

ve kāne ye'muru ehlehu biS-Salāti ve zzekāti ve kāne ǐnde rabbihi merDiyyen
وكان يأمر أهله بالصلاة والزكاة وكان عند ربه مرضيا

 » 19 / Meryem  Suresi: 55
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
وكان ك و ن | KVN VKEN ve kāne ve -idi And he used
يأمر ا م ر | EMR YÊMR ye'muru emreder- (to) enjoin
أهله ا ه ل | EHL ÊHLH ehlehu halklara (on) his people
بالصلاة ص ل و | ṦLV BELṦLET biS-Salāti SaLâT ile/destek ile the prayer
والزكاة ز ك و | ZKV VELZKET ve zzekāti zekat ile- and zakah
وكان ك و ن | KVN VKEN ve kāne ve -idi and was
عند ع ن د | AND̃ AND̃ ǐnde -katında- near
ربه ر ب ب | RBB RBH rabbihi Rabbleri- his Lord
مرضيا ر ض و | RŽV MRŽYE merDiyyen rızalanmışlık/rıza almışlık pleasing.

19:55 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

ve -idi | emreder- | halklara | SaLâT ile/destek ile | zekat ile- | ve -idi | -katında- | Rabbleri- | rızalanmışlık/rıza almışlık |

[KVN] [EMR] [EHL] [ṦLV] [ZKV] [KVN] [AND̃] [RBB] [RŽV]
VKEN YÊMR ÊHLH BELṦLET VELZKET VKEN AND̃ RBH MRŽYE

ve kāne ye'muru ehlehu biS-Salāti ve zzekāti ve kāne ǐnde rabbihi merDiyyen
وكان يأمر أهله بالصلاة والزكاة وكان عند ربه مرضيا

[ك و ن] [ا م ر] [ا ه ل] [ص ل و] [ز ك و] [ك و ن] [ع ن د] [ر ب ب] [ر ض و]

 » 19 / Meryem  Suresi: 55
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
وكان ك و ن | KVN VKEN ve kāne ve -idi And he used
Vav,Kef,Elif,Nun,
6,20,1,50,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
V – 3rd person masculine singular perfect verb
الواو عاطفة
فعل ماض
يأمر ا م ر | EMR YÊMR ye'muru emreder- (to) enjoin
Ye,,Mim,Re,
10,,40,200,
V – 3rd person masculine singular imperfect verb
فعل مضارع
أهله ا ه ل | EHL ÊHLH ehlehu halklara (on) his people
,He,Lam,He,
,5,30,5,
N – accusative masculine noun
PRON – 3rd person masculine singular possessive pronoun
اسم منصوب والهاء ضمير متصل في محل جر بالاضافة
بالصلاة ص ل و | ṦLV BELṦLET biS-Salāti SaLâT ile/destek ile the prayer
Be,Elif,Lam,Sad,Lam,Elif,Te merbuta,
2,1,30,90,30,1,400,
P – prefixed preposition bi
N – genitive feminine noun
جار ومجرور
والزكاة ز ك و | ZKV VELZKET ve zzekāti zekat ile- and zakah
Vav,Elif,Lam,Ze,Kef,Elif,Te merbuta,
6,1,30,7,20,1,400,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
N – genitive feminine noun
الواو عاطفة
اسم مجرور
وكان ك و ن | KVN VKEN ve kāne ve -idi and was
Vav,Kef,Elif,Nun,
6,20,1,50,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
V – 3rd person masculine singular perfect verb
الواو عاطفة
فعل ماض
عند ع ن د | AND̃ AND̃ ǐnde -katında- near
Ayn,Nun,Dal,
70,50,4,
LOC – accusative location adverb
ظرف مكان منصوب
ربه ر ب ب | RBB RBH rabbihi Rabbleri- his Lord
Re,Be,He,
200,2,5,
N – genitive masculine noun
PRON – 3rd person masculine singular possessive pronoun
اسم مجرور والهاء ضمير متصل في محل جر بالاضافة
مرضيا ر ض و | RŽV MRŽYE merDiyyen rızalanmışlık/rıza almışlık pleasing.
Mim,Re,Dad,Ye,Elif,
40,200,800,10,1,
N – accusative masculine indefinite passive participle
اسم منصوب
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |وَكَانَ: ve -idi | يَأْمُرُ: emreder- | أَهْلَهُ: halklara | بِالصَّلَاةِ: SaLâT ile/destek ile | وَالزَّكَاةِ: zekat ile- | وَكَانَ: ve -idi | عِنْدَ: -katında- | رَبِّهِ: Rabbleri- | مَرْضِيًّا: rızalanmışlık/rıza almışlık |
Kırık Meal (Harekesiz) : |وكان WKEN ve -idi | يأمر YÊMR emreder- | أهله ÊHLH halklara | بالصلاة BELṦLET SaLâT ile/destek ile | والزكاة WELZKET zekat ile- | وكان WKEN ve -idi | عند AND̃ -katında- | ربه RBH Rabbleri- | مرضيا MRŽYE rızalanmışlık/rıza almışlık |
Kırık Meal (Okunuş) : |ve kāne: ve -idi | ye'muru: emreder- | ehlehu: halklara | biS-Salāti: SaLâT ile/destek ile | ve zzekāti: zekat ile- | ve kāne: ve -idi | ǐnde: -katında- | rabbihi: Rabbleri- | merDiyyen: rızalanmışlık/rıza almışlık |
Kırık Meal (Transcript) : |VKEN: ve -idi | YÊMR: emreder- | ÊHLH: halklara | BELṦLET: SaLâT ile/destek ile | VELZKET: zekat ile- | VKEN: ve -idi | AND̃: -katında- | RBH: Rabbleri- | MRŽYE: rızalanmışlık/rıza almışlık |
Abdulbaki Gölpınarlı : Ehline, ayâline namaz kılmalarını, zekât vermelerini emrederdi, Rabbinin katından da rızâsını kazananlardandı.
Adem Uğur : Halkına namazı ve zekâtı emrederdi; Rabbi nezdinde de hoşnutluk kazanmış bir kimse idi.
Ahmed Hulusi : Ailesine salâtı yaşamayı ve sâfiyeti emrederdi. Rabbinin indînde mardiye (şuurunda - tecelli-i sıfat) idi.
Ahmet Tekin : Ailesine, akrabalarına, halkına namaz kılmayı öğretiyor, namazı muntazam kılabilecekleri, vicdanı, serveti, sosyal bünyeyi arındıran, berekete vesile olan zekâtı tahsil edebilecekleri, gerekli yerlere harcayabilecekleri bir düzen kuruyor, namazı kılmalarını ve zekâtı vermelerini emrediyor, onlara rehberlik, imamlık ediyordu. Rabbinin katında rızasını kazanma mertebesine ermişti.
Ahmet Varol : Halkına namazı ve zekâtı emrederdi. Rabbinin katında da kendinden razı olunmuş biriydi.
Ali Bulaç : Halkına, namazı ve zekatı emrediyordu ve o, Rabbi katında kendisinden razı olunan (bir insan)dı.
Ali Fikri Yavuz : Ümmetine de namaz kılmayı, zekât vermeyi emrederdi ve Rabbi katında rızaya kavuşmuştu.
Bekir Sadak : Cevresinde bulunanlara namaz kilmalarini, zekat vermelerini emrederdi. Rabbinin katinda hosnudluga ermisti.
Celal Yıldırım : Ailesine ve yakınlarına namaz ve zekât ile emrederdi ve o, Rabbinin yanında beğenilmiş, hoşnutluğa erişmişti.
Diyanet İşleri : Ailesine namaz ve zekâtı emrederdi. Rabb’inin katında da hoşnutluğa ulaşmıştı.
Diyanet İşleri (eski) : Çevresinde bulunanlara namaz kılmalarını, zekat vermelerini emrederdi. Rabbinin katında hoşnutluğa ermişti.
Diyanet Vakfi : Halkına namazı ve zekâtı emrederdi; Rabbi nezdinde de hoşnutluk kazanmış bir kimse idi.
Edip Yüksel : Ailesine namazı gözetmeyi ve zekatı vermeyi emrederdi. Rabbi tarafından beğenilmişti.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Ailesine ve çevresine namaz kılmayı ve zekat vermeyi emrederdi ve Rabbinin katında hoşnutluğa ermişti.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Ailesine namaz ve zekat emrederdi ve Rabbi katında hoşnutluğa ermişti.
Elmalılı Hamdi Yazır : Ve hanedanına namaz ve zekât ile emrederdi ve rabbının ındinde merdıyy idi
Fizilal-il Kuran : O yakınlarına namaz kılmayı ve zekât vermeyi emrederdi. O Rabbinin hoşnutluğunu kazanmış bir kişi idi.
Gültekin Onan : Ehline, namazı ve zekatı buyuruyordu ve o, rabbi katında kendisinden razı olunan (bir insan)dı.
Hakkı Yılmaz : "Ve o ailesine/çevresine salâtı [mâlî yönden ve zihinsel açıdan destek olmayı; toplumu aydınlatmayı] ve zekâtı/vergiyi emrederdi. Ve o Rabbinin katında hoşnutluğa ermişti. "
Hasan Basri Çantay : Kavmine namaz (kılmayı), zekât (vermeyi) emr ederdi. Rabbi nezdinde rızâya ermişdi o.
Hayrat Neşriyat : Ehline (ve ümmetine) namazı ve zekâtı emrederdi; hem Rabbisinin katında rızâya mazhar olmuş bir kimse idi.
İbni Kesir : Kavmine namaz kılmalarını, zekat vermelerini emrederdi. Rabbının katında hoşnudluğu ermişti.
İskender Evrenosoğlu : Ve o, ehline (halkına ve ailesine) namazı ve zekâtı emrediyordu. Ve o, Rabbinin katında razı olunmuşlardandı.
Muhammed Esed : Ve halkına salatı ve zekatı emrederdi; ve o da Rabbinin katında hoşnutluk kazanmıştı.
Ömer Nasuhi Bilmen : Ve hanedanına namaz ile ve zekât ile emrederdi ve Rabbinin indinde rızaya nâil olmuştu.
Ömer Öngüt : Âilesine ve yakınlarına namazı ve zekâtı emrederdi. Rabbinin nezdinde beğenilmiş, hoşnutluğa ermişti.
Şaban Piriş : Ailesine namazı ve zekatı emrederdi. Rabbinin yanında kendisinden hoşnut olunan birisiydi.
Suat Yıldırım : Halkına namazı ve zekâtı tavsiye ederdi. Rabbinin râzı olduğu biri idi.
Süleyman Ateş : Halkına namaz kılmayı, zekât vermeyi emrederdi. Rabbi yanında beğenilmişti.
Tefhim-ul Kuran : Halkına, namazı ve zekâtı emrediyordu ve o, Rabbi katında kendisinden razı olunan (bir insan) dı.
Ümit Şimşek : Ailesine namazı ve zekâtı emrederdi; Rabbinin katında da rızaya erişmişti.
Yaşar Nuri Öztürk : Ailesine namazı, zekâtı emrederdi. Rabbi katında hoşnutluk kazanmış bir kişiydi.


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}