» 6 / En’âm  135:

Kuran Sırası: 6
İniş Sırası: 55
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165

 » 6 / En’âm  Suresi: 135
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. قُلْ (GL) = ḳul : de ki
2. يَا (YE) = yā : EY/HEY/AH
3. قَوْمِ (GVM) = ḳavmi : kavmim
4. اعْمَلُوا (EAMLVE) = ǎ'melū : yapacağınızı yapın
5. عَلَىٰ (AL) = ǎlā :
6. مَكَانَتِكُمْ (MKENTKM) = mekānetikum : imkanınıza göre
7. إِنِّي (ÎNY) = innī : şüphesiz ben de
8. عَامِلٌ (AEML) = ǎāmilun : yapıyorum
9. فَسَوْفَ (FSVF) = fe sevfe : yakında
10. تَعْلَمُونَ (TALMVN) = teǎ'lemūne : bileceksiniz
11. مَنْ (MN) = men : kimin
12. تَكُونُ (TKVN) = tekūnu : olacağını
13. لَهُ (LH) = lehu :
14. عَاقِبَةُ (AEGBT) = ǎāḳibetu : sonunun
15. الدَّارِ (ELD̃ER) = d-dāri : bu yurdun
16. إِنَّهُ (ÎNH) = innehu : şüphesiz
17. لَا (LE) = lā :
18. يُفْلِحُ (YFLḪ) = yufliHu : iflah olmazlar
19. الظَّالِمُونَ (ELƵELMVN) = Z-Zālimūne : Zalimler
de ki | EY/HEY/AH | kavmim | yapacağınızı yapın | | imkanınıza göre | şüphesiz ben de | yapıyorum | yakında | bileceksiniz | kimin | olacağını | | sonunun | bu yurdun | şüphesiz | | iflah olmazlar | Zalimler |

[GVL] [Y] [GVM] [AML] [] [KVN] [] [AML] [] [ALM] [] [KVN] [] [AGB] [D̃VR] [] [] [FLḪ] [ƵLM]
GL YE GVM EAMLVE AL MKENTKM ÎNY AEML FSVF TALMVN MN TKVN LH AEGBT ELD̃ER ÎNH LE YFLḪ ELƵELMVN

ḳul ḳavmi ǎ'melū ǎlā mekānetikum innī ǎāmilun fe sevfe teǎ'lemūne men tekūnu lehu ǎāḳibetu d-dāri innehu yufliHu Z-Zālimūne
قل يا قوم اعملوا على مكانتكم إني عامل فسوف تعلمون من تكون له عاقبة الدار إنه لا يفلح الظالمون

 » 6 / En’âm  Suresi: 135
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
قل ق و ل | GVL GL ḳul de ki Say,
يا ي | Y YE EY/HEY/AH """O!"
قوم ق و م | GVM GVM ḳavmi kavmim Nation
اعملوا ع م ل | AML EAMLVE ǎ'melū yapacağınızı yapın Work
على | AL ǎlā on
مكانتكم ك و ن | KVN MKENTKM mekānetikum imkanınıza göre your position.
إني | ÎNY innī şüphesiz ben de Indeed, I am
عامل ع م ل | AML AEML ǎāmilun yapıyorum a worker.
فسوف | FSVF fe sevfe yakında And soon
تعلمون ع ل م | ALM TALMVN teǎ'lemūne bileceksiniz you will know
من | MN men kimin who
تكون ك و ن | KVN TKVN tekūnu olacağını will have
له | LH lehu for himself
عاقبة ع ق ب | AGB AEGBT ǎāḳibetu sonunun (in) the end,
الدار د و ر | D̃VR ELD̃ER d-dāri bu yurdun (a good) home.
إنه | ÎNH innehu şüphesiz Indeed [he],
لا | LE (will) not
يفلح ف ل ح | FLḪ YFLḪ yufliHu iflah olmazlar succeed
الظالمون ظ ل م | ƵLM ELƵELMVN Z-Zālimūne Zalimler "the wrongdoers."""

6:135 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

de ki | EY/HEY/AH | kavmim | yapacağınızı yapın | | imkanınıza göre | şüphesiz ben de | yapıyorum | yakında | bileceksiniz | kimin | olacağını | | sonunun | bu yurdun | şüphesiz | | iflah olmazlar | Zalimler |

[GVL] [Y] [GVM] [AML] [] [KVN] [] [AML] [] [ALM] [] [KVN] [] [AGB] [D̃VR] [] [] [FLḪ] [ƵLM]
GL YE GVM EAMLVE AL MKENTKM ÎNY AEML FSVF TALMVN MN TKVN LH AEGBT ELD̃ER ÎNH LE YFLḪ ELƵELMVN

ḳul ḳavmi ǎ'melū ǎlā mekānetikum innī ǎāmilun fe sevfe teǎ'lemūne men tekūnu lehu ǎāḳibetu d-dāri innehu yufliHu Z-Zālimūne
قل يا قوم اعملوا على مكانتكم إني عامل فسوف تعلمون من تكون له عاقبة الدار إنه لا يفلح الظالمون

[ق و ل] [ي] [ق و م] [ع م ل] [] [ك و ن] [] [ع م ل] [] [ع ل م] [] [ك و ن] [] [ع ق ب] [د و ر] [] [] [ف ل ح] [ظ ل م]

 » 6 / En’âm  Suresi: 135
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
قل ق و ل | GVL GL ḳul de ki Say,
Gaf,Lam,
100,30,
V – 2nd person masculine singular imperative verb
فعل أمر
يا ي | Y YE EY/HEY/AH """O!"
Ye,Elif,
10,1,

قوم ق و م | GVM GVM ḳavmi kavmim Nation
Gaf,Vav,Mim,
100,6,40,
VOC – prefixed vocative particle ya
N – accusative masculine noun
PRON – 1st person singular possessive pronoun
أداة نداء
اسم منصوب والياء المحذوفة ضمير متصل في محل جر بالاضافة
اعملوا ع م ل | AML EAMLVE ǎ'melū yapacağınızı yapın Work
Elif,Ayn,Mim,Lam,Vav,Elif,
1,70,40,30,6,1,
V – 2nd person masculine plural imperative verb
PRON – subject pronoun
فعل أمر والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
على | AL ǎlā on
Ayn,Lam,,
70,30,,
P – preposition
حرف جر
مكانتكم ك و ن | KVN MKENTKM mekānetikum imkanınıza göre your position.
Mim,Kef,Elif,Nun,Te,Kef,Mim,
40,20,1,50,400,20,40,
N – genitive feminine noun
PRON – 2nd person masculine plural possessive pronoun
اسم مجرور والكاف ضمير متصل في محل جر بالاضافة
إني | ÎNY innī şüphesiz ben de Indeed, I am
,Nun,Ye,
,50,10,
ACC – accusative particle
PRON – 1st person singular object pronoun
حرف نصب والياء ضمير متصل في محل نصب اسم «ان»
عامل ع م ل | AML AEML ǎāmilun yapıyorum a worker.
Ayn,Elif,Mim,Lam,
70,1,40,30,
N – nominative masculine indefinite active participle
اسم مرفوع
فسوف | FSVF fe sevfe yakında And soon
Fe,Sin,Vav,Fe,
80,60,6,80,
REM – prefixed resumption particle
FUT – future particle
الفاء استئنافية
حرف استقبال
تعلمون ع ل م | ALM TALMVN teǎ'lemūne bileceksiniz you will know
Te,Ayn,Lam,Mim,Vav,Nun,
400,70,30,40,6,50,
V – 2nd person masculine plural imperfect verb
PRON – subject pronoun
فعل مضارع والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
من | MN men kimin who
Mim,Nun,
40,50,
REL – relative pronoun
اسم موصول
تكون ك و ن | KVN TKVN tekūnu olacağını will have
Te,Kef,Vav,Nun,
400,20,6,50,
V – 3rd person feminine singular imperfect verb
فعل مضارع
له | LH lehu for himself
Lam,He,
30,5,
P – prefixed preposition lām
PRON – 3rd person masculine singular personal pronoun
جار ومجرور
عاقبة ع ق ب | AGB AEGBT ǎāḳibetu sonunun (in) the end,
Ayn,Elif,Gaf,Be,Te merbuta,
70,1,100,2,400,
N – nominative feminine noun
اسم مرفوع
الدار د و ر | D̃VR ELD̃ER d-dāri bu yurdun (a good) home.
Elif,Lam,Dal,Elif,Re,
1,30,4,1,200,
N – genitive feminine singular noun
اسم مجرور
إنه | ÎNH innehu şüphesiz Indeed [he],
,Nun,He,
,50,5,
ACC – accusative particle
PRON – 3rd person masculine singular object pronoun
حرف نصب والهاء ضمير متصل في محل نصب اسم «ان»
لا | LE (will) not
Lam,Elif,
30,1,
NEG – negative particle
حرف نفي
يفلح ف ل ح | FLḪ YFLḪ yufliHu iflah olmazlar succeed
Ye,Fe,Lam,Ha,
10,80,30,8,
V – 3rd person masculine singular (form IV) imperfect verb
فعل مضارع
الظالمون ظ ل م | ƵLM ELƵELMVN Z-Zālimūne Zalimler "the wrongdoers."""
Elif,Lam,Zı,Elif,Lam,Mim,Vav,Nun,
1,30,900,1,30,40,6,50,
N – nominative masculine plural active participle
اسم مرفوع
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |قُلْ: de ki | يَا: EY/HEY/AH | قَوْمِ: kavmim | اعْمَلُوا: yapacağınızı yapın | عَلَىٰ: | مَكَانَتِكُمْ: imkanınıza göre | إِنِّي: şüphesiz ben de | عَامِلٌ: yapıyorum | فَسَوْفَ: yakında | تَعْلَمُونَ: bileceksiniz | مَنْ: kimin | تَكُونُ: olacağını | لَهُ: | عَاقِبَةُ: sonunun | الدَّارِ: bu yurdun | إِنَّهُ: şüphesiz | لَا: | يُفْلِحُ: iflah olmazlar | الظَّالِمُونَ: Zalimler |
Kırık Meal (Harekesiz) : |قل GL de ki | يا YE EY/HEY/AH | قوم GWM kavmim | اعملوا EAMLWE yapacağınızı yapın | على AL | مكانتكم MKENTKM imkanınıza göre | إني ÎNY şüphesiz ben de | عامل AEML yapıyorum | فسوف FSWF yakında | تعلمون TALMWN bileceksiniz | من MN kimin | تكون TKWN olacağını | له LH | عاقبة AEGBT sonunun | الدار ELD̃ER bu yurdun | إنه ÎNH şüphesiz | لا LE | يفلح YFLḪ iflah olmazlar | الظالمون ELƵELMWN Zalimler |
Kırık Meal (Okunuş) : |ḳul: de ki | : EY/HEY/AH | ḳavmi: kavmim | ǎ'melū: yapacağınızı yapın | ǎlā: | mekānetikum: imkanınıza göre | innī: şüphesiz ben de | ǎāmilun: yapıyorum | fe sevfe: yakında | teǎ'lemūne: bileceksiniz | men: kimin | tekūnu: olacağını | lehu: | ǎāḳibetu: sonunun | d-dāri: bu yurdun | innehu: şüphesiz | : | yufliHu: iflah olmazlar | Z-Zālimūne: Zalimler |
Kırık Meal (Transcript) : |GL: de ki | YE: EY/HEY/AH | GVM: kavmim | EAMLVE: yapacağınızı yapın | AL: | MKENTKM: imkanınıza göre | ÎNY: şüphesiz ben de | AEML: yapıyorum | FSVF: yakında | TALMVN: bileceksiniz | MN: kimin | TKVN: olacağını | LH: | AEGBT: sonunun | ELD̃ER: bu yurdun | ÎNH: şüphesiz | LE: | YFLḪ: iflah olmazlar | ELƵELMVN: Zalimler |
Abdulbaki Gölpınarlı : De ki: Ey kavmim, siz elinizden geleni yapın, ben de yapmadayım. Yakında bilir, anlarsınız kimin sonunun hayırlı olacağını. Şüphe yok ki zâlimler, muratlarına ermezler.
Adem Uğur : De ki: Ey kavmim! Elinizden geleni yapın! Ben de yapacağım! Yurdun (dünyanın) sonunun kimin lehine olduğunu yakında bileceksiniz. Gerçek şu ki, zalimler iflah olmazlar.
Ahmed Hulusi : De ki: "Ey halkım, elinizden ne geliyorsa hepsini yapın! Muhakkak ki ben de yapacağım (gücümün yettiğini)! (Dünya) yurdunun sonuçta kimin olacağını yakında bileceksiniz". . . Muhakkak ki zâlimler, kurtuluşa ermezler.
Ahmet Tekin : 'Ey kavmim, terketmediğiniz hayat tarzınızı, iktidarınızı yaşamaya devam edin, bütün imkânlarınızla elinizden geleni yapın. Ben de bilinçli olarak görevimi yapmaya devam ediyorum. Bu hayatın, bu dünyanın sonunda kimin kazanacağını, siz de yakında öğreneceksiniz. Şu bir gerçektir ki, küfürleri, nankörlükleri, baskıları, işkenceleri sebebiyle zâlimler kurtuluşa ebedî nimetlerle mutluluğa eremez.' de.
Ahmet Varol : De ki: 'Ey kavmim! Gücünüzün elverdiğini yapın, ben de yapıyorum. Bu yurdun (dünyanın) sonunun kimin olacağını yakında bileceksiniz. Şüphe yok ki, zalimler kurtuluşa eremezler.'
Ali Bulaç : De ki: "Ey kavmim, bütün yapabileceğinizi yapın; şüphesiz ben de yapıyorum. Bu yurdun (dünyanın) sonu, kimindir, bilip öğreneceksiniz. Gerçekten zalimler kurtuluşa ermeyeceklerdir."
Ali Fikri Yavuz : (Ey Rasulüm, kavmin Kureyş’e) de ki: “- Ey kavmim! Bütün kuvvetinizle yapacağınızı yapın. Ben vazifemi yapıyorum. Artık dünya evinin sonu olan cennet, kimin olacaktır, bileceksiniz. Şüphe yok ki, zalimler kurtuluşa ermezler.”
Bekir Sadak : De ki, «Ey milletim! Durumunuzun gerektirdigini yapin, dogrusu ben de yapacagim. Sonucun kimin icin hayirli olacagini bileceksiniz. Zulmedenler suphesiz kurtulamazlar.»
Celal Yıldırım : De ki: Ey Kavmim! İmkân ve gücünüz yettiğince yapın yapacağınızı ; doğrusu ben (görevimi yerine) getiriciyim. İleride dünya evinin, Âhiret yurdunun (feyizli) sonucu kimin olacaktır bileceksiniz. Elbette zâlimler kurtuluşa eremiyeceklerdir.
Diyanet İşleri : De ki: “Ey kavmim! Elinizden geleni yapın. Ben de (görevimi) yapacağım. Ama dünya yurdunun sonucunun kimin olacağını yakında öğreneceksiniz. Şüphesiz, zalimler kurtuluşa eremezler.”
Diyanet İşleri (eski) : De ki, 'Ey milletim! Durumunuzun gerektirdiğini yapın, doğrusu ben de yapacağım. Sonucun kimin için hayırlı olacağını bileceksiniz. Zulmedenler şüphesiz kurtulamazlar.'
Diyanet Vakfi : De ki: Ey kavmim! Elinizden geleni yapın! Ben de yapacağım! Yurdun (dünyanın) sonunun kimin lehine olduğunu yakında bileceksiniz. Gerçek şu ki, zalimler iflah olmazlar.
Edip Yüksel : De ki: 'Ey halkım, elinizden geleni yapın, ben de elimden geleni yapacağım. Yakında kimin nihai başarıya ulaştığını göreceksiniz!' Zalimler onmazlar.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : De ki: «Ey kavmim! Gücünüz yettiğince yapacağınızı yapın, ben de yapıyorum. Yakında (dünya) yurdunun sonunun kimin olduğunu bileceksiniz. Muhakkak zalimler kurtuluşa eremezler».
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : De ki: «Ey kavmim, yapacağınızı bütün kuvvetinizle yapın, ben görevimi yapıyorum. Artık yakında dünya evinin sonunun kimin olacağını bileceksiniz. Şu kesindir ki, zalimler arzularına eremeyeceklerdir.»
Elmalılı Hamdi Yazır : Ey kavmım, de: Bütün kuvvetinizle yapın yapacağınızı ben vazifemi yapıyorum, artık yakında bileceksiniz: Dünya evinin sonu kimin olacak? Şu muhakkak ki zalimler felâh bulmazlar
Fizilal-il Kuran : De ki; Ey kavmim, tutumunuzu devam ettiriniz, ben de kendi tutumumu devam ettireceğim. Dünya yurdunun sonunun kimin lehinde olacağını ilerde anlayacaksınız. Hiç kuşkusuz zalimler kurtuluşa eremezler.
Gültekin Onan : De ki: "Ey kavmim bütün yapabileceğinizi yapın; şüphesiz ben de yapıyorum. Bu yurdun (dünyanın) sonu kimindir, bilip öğreneceksiniz. Gerçekten zalimler kurtuluşa ermeyeceklerdir."
Hakkı Yılmaz : "De ki: “Ey toplumum! Gücünüz yettiğince yapacağınızı yapın, Şüphesiz ben de yapıyorum. Yakında Yurt'un sonunun kim için olduğunu bileceksiniz. Şüphesiz şirk koşarak yanlış; kendi zararlarına iş yapanlar kurtuluşa eremezler.” *** "
Hasan Basri Çantay : De ki: «Ey kavmim, elinizden geleni (komayın) yapın. Ben (vazifemi) hakkıyle yapanım. Artık (dünyâ) evin (in) sonu (olan cennet) kimin olacakdır, (bunu) bileceksiniz. Şu muhakkakdır ki zaalimler muradlarına ermeyecek.
Hayrat Neşriyat : De ki: 'Ey kavmim! Elinizden geleni yapın; şübhesiz ben (de vazîfemi)yapıcıyım. Artık dünyanın âkıbeti kimin lehine olacağını ileride bileceksiniz.' Şu muhakkaktır ki, zâlimler kurtuluşa ermez!
İbni Kesir : De ki: Ey kavmim; elinizden geleni yapın, doğrusu ben de yapacağım. Dünya evinin sonunun kimin olacağını bileceksiniz. Şurası muhakkak ki zalimler; felah bulmazlar.
İskender Evrenosoğlu : De ki: “Ey kavmim, yapacağınız şeyi yapın! Muhakkak ki; ben de yapıyorum. Artık bu yurdun sonunun kimin olacağını yakında bileceksiniz. Çünkü zalimler felâha eremezler.”
Muhammed Esed : De ki: "Ey (inanmayan) halkım! Gücünüz içinde olan her şeyi yapın (ki) ben de (Allah yolunda) gayret göstereyim; ve zamanla anlayacaksınız gelecek kimindir. Şüphe yok ki zalimler asla mutluluğa erişemeyecekler!"
Ömer Nasuhi Bilmen : De ki: «Ey kavmim! Son derece iktidarınız ile yapacağınızı yapınız, şüphe yok ki, ben de (memur olduğum vazifeyi) yapmaktayım. Artık şüphesiz yakında bileceksinizdir ki, dar-ı ahiretin güzel akibeti (kime) nâsip olacaktır! Şu muhakkak ki, zalimler felâha eremiyeceklerdir.»
Ömer Öngüt : De ki: “Ey kavmim! Elinizden geleni yapın, doğrusu ben de yapacağım. Bu yurdun sonunun kimin olacağını yakında bileceksiniz. ” Şüphesiz ki zâlimler iflâh olmazlar.
Şaban Piriş : De ki: -Ey kavmim, yapabileceğinizi yapın. Ben de (görevimi) yapacağım. Dünya ve ahiret mükafatının kimin olduğunu öğreneceksiniz. Gerçek şu ki: Zalimler kurtuluşa eremez.
Suat Yıldırım : De ki: "Ey halkım, var gücünüzle elinizden geleni yapın. Ben vazifemi yapıyorum. Güzel âkıbetin kime ait olacağını yakında bileceksiniz. Şu muhakkak ki zalimler iflah olmazlar.
Süleyman Ateş : De ki: "Ey kavmim, gücünüz yettiğince yapacağınızı yapın, ben de yapacağımı yapıyorum. Yakında (dünyâ) yurdu(nu)n sonunun kime âidolacağını bileceksiniz. Zâlimler, asla onmazlar!
Tefhim-ul Kuran : De ki: «Ey kavmim, bütün yapabileceğinizi yapın; şüphesiz ben de yapıyorum. Bu yurdun (dünyanın) sonu, kimindir, bilip öğreneceksiniz. Gerçek şu ki zalimler kurtuluşa ermiyeceklerdir.»
Ümit Şimşek : De ki: Ey kavmim, siz elinizden geleni yapadurun; ben de yapıyorum. Bu dünyanın sonunun kim hakkında hayırlı olacağını siz de öğreneceksiniz. Şurası muhakkak ki, zalimler asla iflâh olmazlar.
Yaşar Nuri Öztürk : Ey toplumum! Yapabileceğinizi yapın. Ben de yapıp ediyorum. Yakında yurdun sonunun kime ait olacağını bileceksiniz. Gerçek olan şu ki, zalimler kurtulamayacaklardır.


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}