» 79 / Nâzi’ât  11:

Kuran Sırası: 79
İniş Sırası: 81
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46

 » 79 / Nâzi’ât  Suresi: 11
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. أَإِذَا (ÊÎZ̃E) = eiƶā : sonra ha?
2. كُنَّا (KNE) = kunnā : biz olduktan
3. عِظَامًا (AƵEME) = ǐZāmen : kemikler
4. نَخِرَةً (NḢRT) = neḣiraten : çürümüş
sonra ha? | biz olduktan | kemikler | çürümüş |

[] [KVN] [AƵM] [NḢR]
ÊÎZ̃E KNE AƵEME NḢRT

eiƶā kunnā ǐZāmen neḣiraten
أإذا كنا عظاما نخرة

 » 79 / Nâzi’ât  Suresi: 11
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
أإذا | ÊÎZ̃E eiƶā sonra ha? What! When
كنا ك و ن | KVN KNE kunnā biz olduktan we are
عظاما ع ظ م | AƵM AƵEME ǐZāmen kemikler bones
نخرة ن خ ر | NḢR NḢRT neḣiraten çürümüş "decayed?"""

79:11 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

sonra ha? | biz olduktan | kemikler | çürümüş |

[] [KVN] [AƵM] [NḢR]
ÊÎZ̃E KNE AƵEME NḢRT

eiƶā kunnā ǐZāmen neḣiraten
أإذا كنا عظاما نخرة

[] [ك و ن] [ع ظ م] [ن خ ر]

 » 79 / Nâzi’ât  Suresi: 11
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
أإذا | ÊÎZ̃E eiƶā sonra ha? What! When
,,Zel,Elif,
,,700,1,
INTG – prefixed interrogative alif
T – time adverb
الهمزة همزة استفهام
ظرف زمان
كنا ك و ن | KVN KNE kunnā biz olduktan we are
Kef,Nun,Elif,
20,50,1,
V – 1st person plural perfect verb
PRON – subject pronoun
فعل ماض و«نا» ضمير متصل في محل رفع اسم «كان»
عظاما ع ظ م | AƵM AƵEME ǐZāmen kemikler bones
Ayn,Zı,Elif,Mim,Elif,
70,900,1,40,1,
"N – accusative masculine plural indefinite noun → Bone"
اسم منصوب
نخرة ن خ ر | NḢR NḢRT neḣiraten çürümüş "decayed?"""
Nun,Hı,Re,Te merbuta,
50,600,200,400,
ADJ – accusative feminine singular indefinite adjective
صفة منصوبة
ÊÎZ̃E KNE AƵEME NḢRT

أإذا كنا عظاما نخرة

 » 79 / Nâzi’ât  Suresi: 11

: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |أَإِذَا: sonra ha? | كُنَّا: biz olduktan | عِظَامًا: kemikler | نَخِرَةً: çürümüş |
Kırık Meal (Harekesiz) : |أإذا ÊÎZ̃E sonra ha? | كنا KNE biz olduktan | عظاما AƵEME kemikler | نخرة NḢRT çürümüş |
Kırık Meal (Okunuş) : |eiƶā: sonra ha? | kunnā: biz olduktan | ǐZāmen: kemikler | neḣiraten: çürümüş |
Kırık Meal (Transcript) : |ÊÎZ̃E: sonra ha? | KNE: biz olduktan | AƵEME: kemikler | NḢRT: çürümüş |
Abdulbaki Gölpınarlı : Ufalanmış bir kemik yığını hâline geldikten sonra mı olacak bu iş?
Adem Uğur : (Hem de) çürümüş kemikler olduktan sonra ha?"
Ahmed Hulusi : "Çürüyüp dağılmış kemikler olduğumuzda mı?"
Ahmet Tekin : 'Çürümüş kemik haline geldiğimiz zaman mı?'
Ahmet Varol : Biz çürüyüp dağılmış kemikler olduktan sonra?'
Ali Bulaç : "Biz çürüyüp dağılmış kemikler olduğumuz zaman mı?"
Ali Fikri Yavuz : Çürüyüp ufalanmış kemikler olduğumuz zaman mı?”
Bekir Sadak : «falanmis kemik oldugumuz zaman mi?»
Celal Yıldırım : (10-11) (İnkarcı sapıklar) derler ki: «Biz çürüyüp ufalanmış kemikler hâline geldiğimizde acaba eski durumumuza döndürülecek miyiz?!»
Diyanet İşleri : “Bizler çürümüş kemiklere döndükten sonra mı?”
Diyanet İşleri (eski) : 'Ufalanmış kemik olduğumuz zaman mı?'
Diyanet Vakfi : (10-11) «Öldükten sonra biz, (dünyadaki) ilk halimize mi döndürüleceğiz, (hem de) çürümüş kemikler olduktan sonra mı?» derler.
Edip Yüksel : 'Biz çürümüş kemikler olduktan sonra ha!?'
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : «Biz, çürümüş kemikler olduktan sonra ha?»
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Ya, ufalanmış kemikler olduktan sonra ha?»
Elmalılı Hamdi Yazır : Ya ufalanmış kemikler olduğumuz vaktı ha?
Fizilal-il Kuran : Biz çürümüş kemikler olduktan sonra ha?
Gültekin Onan : "Biz çürüyüp dağılmış kemikler olduğumuz zaman mı?"
Hakkı Yılmaz : (10,11) Onlar, “Biz tekrar eski hâlimize mi döndürülecekmişiz? Biz, çürümüş kemikler olduktan sonra mı” diyorlar.
Hasan Basri Çantay : «Biz çürüyüb dağılmış kemikler olduğumuz vakit mı?»
Hayrat Neşriyat : 'Çürümüş kemikler hâline geldiğimiz zaman mı?'
İbni Kesir : Ufalanmış kemikler olduğumuz vakit mi?
İskender Evrenosoğlu : Biz çürümüş, dağılmış kemikler olduğumuz zaman mı?
Muhammed Esed : çürüyen kemik (yığını) olsak bile?"
Ömer Nasuhi Bilmen : «Biz mi çürümüş kemikler olduğumuz zaman?»
Ömer Öngüt : "Ufalanmış kemikler haline geldiğimiz zaman mı?"
Şaban Piriş : -Çürüyüp ufalanmış kemikler haline geldiğimiz zaman..
Suat Yıldırım : (10-12) İnkârcılar alay ederek şöyle derler: "Çürümüş kemik haline geldikten sonra mı biz eski durumumuza getirilecekmişiz! O takdirde bu, bizim için ziyanlı bir dönüş olur!"
Süleyman Ateş : "Biz çürümüş kemikler olduktan sonra ha?"
Tefhim-ul Kuran : «Biz çürüyüp dağılmış kemikler olduğumuz zaman mı?»
Ümit Şimşek : 'Ufalanmış kemiklere döndükten sonra, öyle mi?'
Yaşar Nuri Öztürk : "Un ufak kemikler haline geldikten sonra, öyle mi!"


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}