» 9 / Tevbe  110:

Kuran Sırası: 9
İniş Sırası: 113
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129

 » 9 / Tevbe  Suresi: 110
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. لَا (LE) = lā :
2. يَزَالُ (YZEL) = yezālu : ileri gitmez
3. بُنْيَانُهُمُ (BNYENHM) = bunyānuhumu : binaları
4. الَّذِي (ELZ̃Y) = lleƶī :
5. بَنَوْا (BNVE) = benev : inşa ettikleri
6. رِيبَةً (RYBT) = rībeten : bir kuşku olmaktan
7. فِي (FY) = fī :
8. قُلُوبِهِمْ (GLVBHM) = ḳulūbihim : yüreklerinde
9. إِلَّا (ÎLE) = illā : dışında
10. أَنْ (ÊN) = en :
11. تَقَطَّعَ (TGŦA) = teḳaTTaǎ : parçalanması
12. قُلُوبُهُمْ (GLVBHM) = ḳulūbuhum : kalbleri
13. وَاللَّهُ (VELLH) = vallahu : Allah
14. عَلِيمٌ (ALYM) = ǎlīmun : bilendir
15. حَكِيمٌ (ḪKYM) = Hakīmun : hüküm ve hikmet sahibidir
| ileri gitmez | binaları | | inşa ettikleri | bir kuşku olmaktan | | yüreklerinde | dışında | | parçalanması | kalbleri | Allah | bilendir | hüküm ve hikmet sahibidir |

[] [ZYL] [BNY] [] [BNY] [RYB] [] [GLB] [] [] [GŦA] [GLB] [] [ALM] [ḪKM]
LE YZEL BNYENHM ELZ̃Y BNVE RYBT FY GLVBHM ÎLE ÊN TGŦA GLVBHM VELLH ALYM ḪKYM

yezālu bunyānuhumu lleƶī benev rībeten ḳulūbihim illā en teḳaTTaǎ ḳulūbuhum vallahu ǎlīmun Hakīmun
لا يزال بنيانهم الذي بنوا ريبة في قلوبهم إلا أن تقطع قلوبهم والله عليم حكيم

 » 9 / Tevbe  Suresi: 110
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
لا | LE Not
يزال ز ي ل | ZYL YZEL yezālu ileri gitmez (will) cease
بنيانهم ب ن ي | BNY BNYENHM bunyānuhumu binaları their building
الذي | ELZ̃Y lleƶī which
بنوا ب ن ي | BNY BNVE benev inşa ettikleri they built
ريبة ر ي ب | RYB RYBT rībeten bir kuşku olmaktan a (cause of) doubt
في | FY in
قلوبهم ق ل ب | GLB GLVBHM ḳulūbihim yüreklerinde their hearts
إلا | ÎLE illā dışında except
أن | ÊN en that
تقطع ق ط ع | GŦA TGŦA teḳaTTaǎ parçalanması (are) cut into pieces
قلوبهم ق ل ب | GLB GLVBHM ḳulūbuhum kalbleri their hearts.
والله | VELLH vallahu Allah And Allah
عليم ع ل م | ALM ALYM ǎlīmun bilendir (is) All-Knower,
حكيم ح ك م | ḪKM ḪKYM Hakīmun hüküm ve hikmet sahibidir All-Wise.

9:110 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

| ileri gitmez | binaları | | inşa ettikleri | bir kuşku olmaktan | | yüreklerinde | dışında | | parçalanması | kalbleri | Allah | bilendir | hüküm ve hikmet sahibidir |

[] [ZYL] [BNY] [] [BNY] [RYB] [] [GLB] [] [] [GŦA] [GLB] [] [ALM] [ḪKM]
LE YZEL BNYENHM ELZ̃Y BNVE RYBT FY GLVBHM ÎLE ÊN TGŦA GLVBHM VELLH ALYM ḪKYM

yezālu bunyānuhumu lleƶī benev rībeten ḳulūbihim illā en teḳaTTaǎ ḳulūbuhum vallahu ǎlīmun Hakīmun
لا يزال بنيانهم الذي بنوا ريبة في قلوبهم إلا أن تقطع قلوبهم والله عليم حكيم

[] [ز ي ل] [ب ن ي] [] [ب ن ي] [ر ي ب] [] [ق ل ب] [] [] [ق ط ع] [ق ل ب] [] [ع ل م] [ح ك م]

 » 9 / Tevbe  Suresi: 110
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
لا | LE Not
Lam,Elif,
30,1,
NEG – negative particle
حرف نفي
يزال ز ي ل | ZYL YZEL yezālu ileri gitmez (will) cease
Ye,Ze,Elif,Lam,
10,7,1,30,
V – 3rd person masculine singular imperfect verb
فعل مضارع
بنيانهم ب ن ي | BNY BNYENHM bunyānuhumu binaları their building
Be,Nun,Ye,Elif,Nun,He,Mim,
2,50,10,1,50,5,40,
N – nominative masculine noun
PRON – 3rd person masculine plural possessive pronoun
اسم مرفوع و«هم» ضمير متصل في محل جر بالاضافة
الذي | ELZ̃Y lleƶī which
Elif,Lam,Zel,Ye,
1,30,700,10,
REL – masculine singular relative pronoun
اسم موصول
بنوا ب ن ي | BNY BNVE benev inşa ettikleri they built
Be,Nun,Vav,Elif,
2,50,6,1,
V – 3rd person masculine plural perfect verb
PRON – subject pronoun
فعل ماض والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
ريبة ر ي ب | RYB RYBT rībeten bir kuşku olmaktan a (cause of) doubt
Re,Ye,Be,Te merbuta,
200,10,2,400,
N – accusative feminine indefinite noun
اسم منصوب
في | FY in
Fe,Ye,
80,10,
P – preposition
حرف جر
قلوبهم ق ل ب | GLB GLVBHM ḳulūbihim yüreklerinde their hearts
Gaf,Lam,Vav,Be,He,Mim,
100,30,6,2,5,40,
"N – genitive feminine plural noun → Heart
PRON – 3rd person masculine plural possessive pronoun"
اسم مجرور و«هم» ضمير متصل في محل جر بالاضافة
إلا | ÎLE illā dışında except
,Lam,Elif,
,30,1,
RES – restriction particle
أداة حصر
أن | ÊN en that
,Nun,
,50,
SUB – subordinating conjunction
حرف مصدري
تقطع ق ط ع | GŦA TGŦA teḳaTTaǎ parçalanması (are) cut into pieces
Te,Gaf,Tı,Ayn,
400,100,9,70,
V – 3rd person feminine singular (form V) imperfect verb, subjunctive mood
فعل مضارع منصوب
قلوبهم ق ل ب | GLB GLVBHM ḳulūbuhum kalbleri their hearts.
Gaf,Lam,Vav,Be,He,Mim,
100,30,6,2,5,40,
"N – nominative feminine plural noun → Heart
PRON – 3rd person masculine plural possessive pronoun"
اسم مرفوع و«هم» ضمير متصل في محل جر بالاضافة
والله | VELLH vallahu Allah And Allah
Vav,Elif,Lam,Lam,He,
6,1,30,30,5,
"CONJ – prefixed conjunction wa (and)
PN – nominative proper noun → Allah"
الواو عاطفة
لفظ الجلالة مرفوع
عليم ع ل م | ALM ALYM ǎlīmun bilendir (is) All-Knower,
Ayn,Lam,Ye,Mim,
70,30,10,40,
ADJ – nominative masculine singular indefinite adjective
صفة مرفوعة
حكيم ح ك م | ḪKM ḪKYM Hakīmun hüküm ve hikmet sahibidir All-Wise.
Ha,Kef,Ye,Mim,
8,20,10,40,
ADJ – nominative masculine singular indefinite adjective
صفة مرفوعة
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |لَا: | يَزَالُ: ileri gitmez | بُنْيَانُهُمُ: binaları | الَّذِي: | بَنَوْا: inşa ettikleri | رِيبَةً: bir kuşku olmaktan | فِي: | قُلُوبِهِمْ: yüreklerinde | إِلَّا: dışında | أَنْ: | تَقَطَّعَ: parçalanması | قُلُوبُهُمْ: kalbleri | وَاللَّهُ: Allah | عَلِيمٌ: bilendir | حَكِيمٌ: hüküm ve hikmet sahibidir |
Kırık Meal (Harekesiz) : |لا LE | يزال YZEL ileri gitmez | بنيانهم BNYENHM binaları | الذي ELZ̃Y | بنوا BNWE inşa ettikleri | ريبة RYBT bir kuşku olmaktan | في FY | قلوبهم GLWBHM yüreklerinde | إلا ÎLE dışında | أن ÊN | تقطع TGŦA parçalanması | قلوبهم GLWBHM kalbleri | والله WELLH Allah | عليم ALYM bilendir | حكيم ḪKYM hüküm ve hikmet sahibidir |
Kırık Meal (Okunuş) : |: | yezālu: ileri gitmez | bunyānuhumu: binaları | lleƶī: | benev: inşa ettikleri | rībeten: bir kuşku olmaktan | : | ḳulūbihim: yüreklerinde | illā: dışında | en: | teḳaTTaǎ: parçalanması | ḳulūbuhum: kalbleri | vallahu: Allah | ǎlīmun: bilendir | Hakīmun: hüküm ve hikmet sahibidir |
Kırık Meal (Transcript) : |LE: | YZEL: ileri gitmez | BNYENHM: binaları | ELZ̃Y: | BNVE: inşa ettikleri | RYBT: bir kuşku olmaktan | FY: | GLVBHM: yüreklerinde | ÎLE: dışında | ÊN: | TGŦA: parçalanması | GLVBHM: kalbleri | VELLH: Allah | ALYM: bilendir | ḪKYM: hüküm ve hikmet sahibidir |
Abdulbaki Gölpınarlı : Onların kurdukları yapı, kalpleri parçalanıp gitmedikçe kalplerine şüphe vermeden bir an bile geri kalmaz ve Allah, her şeyi bilir, hüküm ve hikmet sâhibidir.
Adem Uğur : Yaptıkları bina, (ölüp de) kalpleri parçalanıncaya kadar yüreklerine devamlı olarak bir kuşku (sebebi) olacaktır. Allah çok iyi bilendir, hikmet sahibidir.
Ahmed Hulusi : Onların kurdukları mescidleri; kalpleri parçalanmadıkça, içlerinde bir kuşku olarak devam edecektir. . . Allâh Aliym'dir, Hakiym'dir.
Ahmet Tekin : Onların kurmuş oldukları bu türlü binalar, kafaları, kalpleri param parça olmadıkça; pişman olarak samimi tevbe yapmadıkça kalplerinde, akıllarında bir nifak düğümü, bir kalp çarpıntısı olarak kalacaktır. Allah her şeyi bilir, hikmet sahibi ve hükümrandır.
Ahmet Varol : Yaptıkları bina, kalpleri parçalanıncaya kadar, onların kalplerinde bir şüphe olarak kalacaktır. Allah bilendir, hakimdir.
Ali Bulaç : Onların kalbleri parçalanmadıkça, kurdukları bina kalblerinde bir şüphe olarak sürüp gidecektir. Allah bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir.
Ali Fikri Yavuz : Onların yapmış bulundukları binaları, kalblerinde bir şüphe ve nifak düğümü olarak kalacaktır. Meğer ki kalbleri, ölmek suretiyle parçalanmış olsun. Allah Alîm’dir, Hâkim’dir.
Bekir Sadak : Yaptiklari bina, kalblerinde suphe ve izdirap kaynagi olmakta kalbleri paralanana kadar devam edecektir. Allah bilendir, hakimdir. *
Celal Yıldırım : Onların kurdukları yapı, kalblerinde hep bir şüphe olarak kala cak; kalbleri didik didik oluncaya kadar (sürüp gidecek). Allah her şeyi hakkıyle bilendir, hikmetle yürütendir.
Diyanet İşleri : Kurmuş oldukları binaları, (ölüp de) kalpleri paramparça olmadıkça yüreklerinde sürekli bir kuşku olarak kalmaya devam edecektir. Allah, hakkıyla bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir.
Diyanet İşleri (eski) : Yaptıkları bina, kalblerinde şüphe ve ızdırap kaynağı olmakta kalbleri paralanana kadar devam edecektir. Allah bilendir, hakimdir.
Diyanet Vakfi : Yaptıkları bina, (ölüp de) kalpleri parçalanıncaya kadar yüreklerine devamlı olarak bir kuşku (sebebi) olacaktır. Allah çok iyi bilendir, hikmet sahibidir.
Edip Yüksel : Kurdukları yapı, yürekleri parçalanıncaya dek kalplerinde bir kuşku kaynağı olarak kalacaktır. ALLAH Bilendir, Bilgedir.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Onların kurmuş oldukları bu türlü binalar, kalpleri parça parça olmadıkça, kalblerinde bir nifak düğümü olup kalacaktır. Allah, alîmdir, hakîmdir.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Onların kurmuş oldukları yapıları, kalpleri parçalanıncaya kadar, kalplerinde bir nifak düğümü olup kalacaktır. Allah, bilendir, hikmet sahibidir.
Elmalılı Hamdi Yazır : Onların kurmuş oldukları bünyanları kalblerinde bir nifak ukdesi olup kalacak, meğer ki kalpleri parçalansın, Allah alîmdir, hakîmdir
Fizilal-il Kuran : Yaptıkları o yapı kalpleri paralanana kadar, yüreklerinde bir kuşku kaynağı olmaya devam edecektir. Allah her şeyi bilir ve her yaptığı yerindedir.
Gültekin Onan : Onların kalpleri parçalanmadıkça, kurdukları bina kalplerinde bir şüphe olarak sürüp gidecektir. Tanrı bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir.
Hakkı Yılmaz : Onların kalpleri parça parça olmadıkça, o kurdukları temelleri, kalplerinde bir kuşku olarak kalıp kaybolmayacaktır. Ve Allah, en iyi bilendir, en iyi yasa koyandır.
Hasan Basri Çantay : Onların kurdukları bina, kalblerinde daimî bir şek (ve nifaaka sebeb) olacakdır. Meğer ki kalbleri (ölümle) parçalanmış olsun. Allah (her şey'i) çok iyi bilendir, tam bir hüküm ve hikmet saahibidir.
Hayrat Neşriyat : Onların yaptıkları binâ, kalbleri parçalanıncaya (ölünceye) kadar, kalblerinde bir şübhe (ve nifak sebebi) olarak devâm edecektir. Allah ise, Alîm (hakkıyla bilen)dir, Hakîm(her işi hikmetli olan)dır.
İbni Kesir : Kalbleri paralayıncaya kadar kurdukları bina kalblerinde kuşku kaynağı olmaya devam edecektir. Allah; Alim'dir, Hakim'dir.
İskender Evrenosoğlu : Onların yapmış oldukları bina, kalplerinde, kalpleri parçalanana kadar, bir nifak ve şüphe olarak devam edecek (zail olmayacak). Ve Allah; Alîm (en iyi bilen)''dir, Hakîm (hüküm veren ve hikmet sahibi)''dir.
Muhammed Esed : Böylelerinin kurduğu mescid, içlerini paralayıp onları tüketinceye kadar kalplerinde bir şüphe ve huzursuzluk kaynağı olmaktan öteye gitmeyecektir. (Hatırlayın ki, bunu böylece açıklayan) Allah her hükmüyle ince, derin bir gerçeğe işaret eden mutlak ve sınırsız bilgi sahibidir.
Ömer Nasuhi Bilmen : Onların kurmuş oldukları bina, onların gönüllerinde bir işkil olarak zail olmayacaktır. Meğer ki gönülleri parça parça olsun. Ve Allah Teâlâ alîmdir, hakîmdir.
Ömer Öngüt : Yapmış oldukları binaları, kalpleri parçalanıncaya kadar, yüreklerinde devamlı olarak bir kuşku ve ızdırap kaynağı olarak kalacaktır. Allah her şeyi hakkıyla bilendir, hükmünde hikmet sahibidir.
Şaban Piriş : Yaptıkları o yapı kalpleri paralanana kadar, yüreklerinde bir kuşku kaynağı olmaya devam edecektir. Allah her şeyi bilir ve her yaptığı yerindedir.
Suat Yıldırım : Yaptıkları bina, kendileri geberip de kalpleri parçalanıncaya kadar, içlerinde hep bir ukde olarak kalacak. Allah alîmdir, hakîmdir (her şeyi çok iyi bilir, tam hüküm ve hikmet sahibidir).
Süleyman Ateş : Yaptıkları bina, kalbleri parçalanıncaya dek yüreklerinde bir kuşku olarak kalacaktır. Allâh bilendir, hüküm ve hikmet sâhibidir.
Tefhim-ul Kuran : Onların kalbleri parçalanmadıkça, kurdukları bina kalblerinde bir şüphe olarak sürüp gidecektir. Allah bilendir, hüküm ve hikmet sahibi olandır.
Ümit Şimşek : Kurdukları bina, onlar ölüp de kalpleri parçalanıncaya kadar kalplerinde bir şüphe olarak kalır. Allah ise herşeyi bilir, herşeyi hikmetle yapar.
Yaşar Nuri Öztürk : Kurdukları bina, kalpleri parçalanıncaya kadar yüreklerinde bir kuşku olmaya devam edecektir. Allah Alîm'dir, Hakîm'dir.


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}