» 27 / Neml  57:

Kuran Sırası: 27
İniş Sırası: 48
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93

 » 27 / Neml  Suresi: 57
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. فَأَنْجَيْنَاهُ (FÊNCYNEH) = feenceynāhu : biz de onu kurtardık
2. وَأَهْلَهُ (VÊHLH) = ve ehlehu : ve ailesini
3. إِلَّا (ÎLE) = illā : dışında
4. امْرَأَتَهُ (EMRÊTH) = mraetehu : karısı
5. قَدَّرْنَاهَا (GD̃RNEHE) = ḳaddernāhā : ona takdir ettik
6. مِنَ (MN) = mine :
7. الْغَابِرِينَ (ELĞEBRYN) = l-ğābirīne : kalanlardan olmasını
biz de onu kurtardık | ve ailesini | dışında | karısı | ona takdir ettik | | kalanlardan olmasını |

[NCV] [EHL] [] [MRE] [GD̃R] [] [ĞBR]
FÊNCYNEH VÊHLH ÎLE EMRÊTH GD̃RNEHE MN ELĞEBRYN

feenceynāhu ve ehlehu illā mraetehu ḳaddernāhā mine l-ğābirīne
فأنجيناه وأهله إلا امرأته قدرناها من الغابرين

 » 27 / Neml  Suresi: 57
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
فأنجيناه ن ج و | NCV FÊNCYNEH feenceynāhu biz de onu kurtardık So We saved him
وأهله ا ه ل | EHL VÊHLH ve ehlehu ve ailesini and his family,
إلا | ÎLE illā dışında except
امرأته م ر ا | MRE EMRÊTH mraetehu karısı "his wife;"
قدرناها ق د ر | GD̃R GD̃RNEHE ḳaddernāhā ona takdir ettik We destined her
من | MN mine (to be) of
الغابرين غ ب ر | ĞBR ELĞEBRYN l-ğābirīne kalanlardan olmasını those who remained behind.

27:57 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

biz de onu kurtardık | ve ailesini | dışında | karısı | ona takdir ettik | | kalanlardan olmasını |

[NCV] [EHL] [] [MRE] [GD̃R] [] [ĞBR]
FÊNCYNEH VÊHLH ÎLE EMRÊTH GD̃RNEHE MN ELĞEBRYN

feenceynāhu ve ehlehu illā mraetehu ḳaddernāhā mine l-ğābirīne
فأنجيناه وأهله إلا امرأته قدرناها من الغابرين

[ن ج و] [ا ه ل] [] [م ر ا] [ق د ر] [] [غ ب ر]

 » 27 / Neml  Suresi: 57
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
فأنجيناه ن ج و | NCV FÊNCYNEH feenceynāhu biz de onu kurtardık So We saved him
Fe,,Nun,Cim,Ye,Nun,Elif,He,
80,,50,3,10,50,1,5,
REM – prefixed resumption particle
V – 1st person plural (form IV) perfect verb
PRON – subject pronoun
PRON – 3rd person masculine singular object pronoun
الفاء استئنافية
فعل ماض و«نا» ضمير متصل في محل رفع فاعل والهاء ضمير متصل في محل نصب مفعول به
وأهله ا ه ل | EHL VÊHLH ve ehlehu ve ailesini and his family,
Vav,,He,Lam,He,
6,,5,30,5,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
N – accusative masculine noun
PRON – 3rd person masculine singular possessive pronoun
الواو عاطفة
اسم منصوب والهاء ضمير متصل في محل جر بالاضافة
إلا | ÎLE illā dışında except
,Lam,Elif,
,30,1,
RES – restriction particle
أداة حصر
امرأته م ر ا | MRE EMRÊTH mraetehu karısı "his wife;"
Elif,Mim,Re,,Te,He,
1,40,200,,400,5,
N – accusative feminine noun
PRON – 3rd person masculine singular possessive pronoun
اسم منصوب والهاء ضمير متصل في محل جر بالاضافة
قدرناها ق د ر | GD̃R GD̃RNEHE ḳaddernāhā ona takdir ettik We destined her
Gaf,Dal,Re,Nun,Elif,He,Elif,
100,4,200,50,1,5,1,
V – 1st person plural (form II) perfect verb
PRON – subject pronoun
PRON – 3rd person feminine singular object pronoun
فعل ماض و«نا» ضمير متصل في محل رفع فاعل و«ها» ضمير متصل في محل نصب مفعول به
من | MN mine (to be) of
Mim,Nun,
40,50,
P – preposition
حرف جر
الغابرين غ ب ر | ĞBR ELĞEBRYN l-ğābirīne kalanlardan olmasını those who remained behind.
Elif,Lam,Ğayn,Elif,Be,Re,Ye,Nun,
1,30,1000,1,2,200,10,50,
N – genitive masculine plural active participle
اسم مجرور
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |فَأَنْجَيْنَاهُ: biz de onu kurtardık | وَأَهْلَهُ: ve ailesini | إِلَّا: dışında | امْرَأَتَهُ: karısı | قَدَّرْنَاهَا: ona takdir ettik | مِنَ: | الْغَابِرِينَ: kalanlardan olmasını |
Kırık Meal (Harekesiz) : |فأنجيناه FÊNCYNEH biz de onu kurtardık | وأهله WÊHLH ve ailesini | إلا ÎLE dışında | امرأته EMRÊTH karısı | قدرناها GD̃RNEHE ona takdir ettik | من MN | الغابرين ELĞEBRYN kalanlardan olmasını |
Kırık Meal (Okunuş) : |feenceynāhu: biz de onu kurtardık | ve ehlehu: ve ailesini | illā: dışında | mraetehu: karısı | ḳaddernāhā: ona takdir ettik | mine: | l-ğābirīne: kalanlardan olmasını |
Kırık Meal (Transcript) : |FÊNCYNEH: biz de onu kurtardık | VÊHLH: ve ailesini | ÎLE: dışında | EMRÊTH: karısı | GD̃RNEHE: ona takdir ettik | MN: | ELĞEBRYN: kalanlardan olmasını |
Abdulbaki Gölpınarlı : Derken, onu ve âilesini kurtardık, ancak karısını kurtarmadık, onun, geri kalanlarla kalmasını takdîr etmiştik.
Adem Uğur : Bunun üzerine onu ve ailesini kurtardık. Yalnız karısı müstesna; onun geride (azaba uğrayanların içinde) kalmasını takdir ettik.
Ahmed Hulusi : Biz de Onu ve ehlini kurtardık, karısı müstesna. . . Onu, geride kalıp helâk olanlardan (olmasını) takdir ettik.
Ahmet Tekin : Bunun üzerine Lût’u ve ailesini, mü’minleri kurtardık. Yalnız karısı müstesna. Onun geride, azâba uğrayanların içinde kalmasına hükmettik.
Ahmet Varol : Biz de onu ve karısı dışında bütün ailesini kurtardık. Onun geride kalanlardan olmasını takdir ettik.
Ali Bulaç : Biz de, onu ve ailesini kurtardık, yalnızca karısı hariç; onu geride (azab içinde kalanlar arasında) takdir ettik.
Ali Fikri Yavuz : Bunun üzerine biz de Lût’u ve âilesini kurtardık; ancak karısını geride kalanlardan (helâke uğrayanlardan) takdir ettik.
Bekir Sadak : Bunun uzerine onu ve ailesini kurtardik, yalniz karisinin geride kalanlardan olmasini gerekli bulduk.
Celal Yıldırım : Biz, Lût'u da, ailesini de kurtardık ; ancak karısını değil, onu geride kalıp (yok edilecekler) arasında takdîr ettik.
Diyanet İşleri : Biz de onu ve ailesini kurtardık. Ancak karısı başka. Onun geride kalıp helâk olmasını takdir ettik.
Diyanet İşleri (eski) : Bunun üzerine onu ve ailesini kurtardık, yalnız karısının geride kalanlardan olmasını gerekli bulduk.
Diyanet Vakfi : Bunun üzerine onu ve ailesini kurtardık. Yalnız karısı müstesna; onun geride (azaba uğrayanların içinde) kalmasını takdir ettik.
Edip Yüksel : Biz de onu ve ailesini kurtardık, yalnız karısı hariç; onu geride kalanlardan saydık.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Bunun üzerine onu ve ailesini kurtardık. Yalnız karısı müstesna; onun geride (azaba uğrayanların içinde) kalmasını takdir ettik.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Bunun üzerine onu ve ailesini kurtardık; ancak kansının geride kalanlar arasında olmasını takdir etmiştik.
Elmalılı Hamdi Yazır : Bunun üzerine onu ve ehlini necâta çıkardık ancak karısını kalanlardan takdir etmiştik
Fizilal-il Kuran : Lût'u ve eşi dışındaki yakınlarını kurtardık. Eşinin ise geride kalarak yok olmasını kararlaştırdık.
Gültekin Onan : Biz de, onu ve ehlini (ailesini) kurtardık, Yalnızca karısı hariç; onu geride (azab içinde kalanlar arasında) takdir ettik.
Hakkı Yılmaz : Bunun üzerine o'nu ve geride kalmasını ayarladığımız karısı dışındaki yakınlarını kurtardık.
Hasan Basri Çantay : Bunun üzerine biz de hem onun, hem geri kalanlardan olmasını takdîr etdiğimiz karısından, başka bütün haanedânını kurtardık.
Hayrat Neşriyat : Bunun üzerine (biz de) onu ve ehlini kurtardık. Ancak karısı hâriç; onun (inkârısebebiyle) geride kalanlardan olmasını takdîr ettik.
İbni Kesir : Bunun üzerine onu ve ailesini kurtardık. Yalnız karısının geride kalanlardan olmasını takdir ettik.
İskender Evrenosoğlu : Böylece onu ve ailesini, hanımı hariç (olmak üzere) kurtardık. Onu geride kalanlardan taktir ettik.
Muhammed Esed : Ve bunun üzerine Biz de o'nu ve ailesini kurtardık, yalnızca karısının geride kalanlar arasında olmasını gerekli gördük.
Ömer Nasuhi Bilmen : Binaenaleyh O'nu ve bütün hanedanını necâta erdirdik, zevcesi müstesna. Onu takdirimizle azapta bâki kalanlardan kıldık.
Ömer Öngüt : Biz de onu ve âilesini kurtardık. Yalnız karısı müstesnâ. Onun geride kalanlar arasında olmasını takdir ettik.
Şaban Piriş : O’nu ve ailesini kurtardık, yalnız, geride kalanlardan olmasını takdir ettiğimiz karısı hariç.
Suat Yıldırım : Biz onu, ailesini ve beraberinde olanları kurtardık. Yalnız eşinin geride kalıp azaba uğrayanlardan olmasını takdir etmiştik.
Süleyman Ateş : Biz de onu ve âilesini kurtardık, yalnız karısının (azâbda) kalanlardan olmasını takdir ettik.
Tefhim-ul Kuran : Biz de, onu ve ailesini kurtardık, yalnızca karısı hariç; onu geride (azab içinde kalanlar arasında) takdir ettik.
Ümit Şimşek : Biz de onu ve ailesini kurtardık-karısı dışında; çünkü onu geride kalanlar arasında takdir etmiştik.
Yaşar Nuri Öztürk : Bunun üzerine onu ve ailesini kurtardık. Karısı hariç. Onu, arkada kalanlardan biri olarak takdir etmiştik.


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}