» 29 / Ankebût  22:

Kuran Sırası: 29
İniş Sırası: 85
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69

 » 29 / Ankebût  Suresi: 22
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. وَمَا (VME) = ve mā : ve değilsiniz
2. أَنْتُمْ (ÊNTM) = entum : siz
3. بِمُعْجِزِينَ (BMACZYN) = bimuǎ'cizīne : aciz bırakacak
4. فِي (FY) = fī :
5. الْأَرْضِ (ELÊRŽ) = l-erDi : yerde
6. وَلَا (VLE) = ve lā : ve ne de
7. فِي (FY) = fī :
8. السَّمَاءِ (ELSMEÙ) = s-semāi : gökte
9. وَمَا (VME) = ve mā : ve yoktur
10. لَكُمْ (LKM) = lekum : sizin için
11. مِنْ (MN) = min :
12. دُونِ (D̃VN) = dūni : başka
13. اللَّهِ (ELLH) = llahi : Allah'tan
14. مِنْ (MN) = min : hiçbir
15. وَلِيٍّ (VLY) = veliyyin : koruyucu(nuz)
16. وَلَا (VLE) = ve lā : ve ne de
17. نَصِيرٍ (NṦYR) = neSīrin : bir yardımcı(nız)
ve değilsiniz | siz | aciz bırakacak | | yerde | ve ne de | | gökte | ve yoktur | sizin için | | başka | Allah'tan | hiçbir | koruyucu(nuz) | ve ne de | bir yardımcı(nız) |

[] [] [ACZ] [] [ERŽ] [] [] [SMV] [] [] [] [D̃VN] [] [] [VLY] [] [NṦR]
VME ÊNTM BMACZYN FY ELÊRŽ VLE FY ELSMEÙ VME LKM MN D̃VN ELLH MN VLY VLE NṦYR

ve mā entum bimuǎ'cizīne l-erDi ve lā s-semāi ve mā lekum min dūni llahi min veliyyin ve lā neSīrin
وما أنتم بمعجزين في الأرض ولا في السماء وما لكم من دون الله من ولي ولا نصير

 » 29 / Ankebût  Suresi: 22
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
وما | VME ve mā ve değilsiniz And not
أنتم | ÊNTM entum siz you
بمعجزين ع ج ز | ACZ BMACZYN bimuǎ'cizīne aciz bırakacak can escape
في | FY in
الأرض ا ر ض | ERŽ ELÊRŽ l-erDi yerde the earth
ولا | VLE ve lā ve ne de and not
في | FY in
السماء س م و | SMV ELSMEÙ s-semāi gökte the heaven.
وما | VME ve mā ve yoktur And not
لكم | LKM lekum sizin için for you
من | MN min besides
دون د و ن | D̃VN D̃VN dūni başka besides
الله | ELLH llahi Allah'tan Allah
من | MN min hiçbir any
ولي و ل ي | VLY VLY veliyyin koruyucu(nuz) protector
ولا | VLE ve lā ve ne de and not
نصير ن ص ر | NṦR NṦYR neSīrin bir yardımcı(nız) a helper.

29:22 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

ve değilsiniz | siz | aciz bırakacak | | yerde | ve ne de | | gökte | ve yoktur | sizin için | | başka | Allah'tan | hiçbir | koruyucu(nuz) | ve ne de | bir yardımcı(nız) |

[] [] [ACZ] [] [ERŽ] [] [] [SMV] [] [] [] [D̃VN] [] [] [VLY] [] [NṦR]
VME ÊNTM BMACZYN FY ELÊRŽ VLE FY ELSMEÙ VME LKM MN D̃VN ELLH MN VLY VLE NṦYR

ve mā entum bimuǎ'cizīne l-erDi ve lā s-semāi ve mā lekum min dūni llahi min veliyyin ve lā neSīrin
وما أنتم بمعجزين في الأرض ولا في السماء وما لكم من دون الله من ولي ولا نصير

[] [] [ع ج ز] [] [ا ر ض] [] [] [س م و] [] [] [] [د و ن] [] [] [و ل ي] [] [ن ص ر]

 » 29 / Ankebût  Suresi: 22
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
وما | VME ve mā ve değilsiniz And not
Vav,Mim,Elif,
6,40,1,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
NEG – negative particle
الواو عاطفة
حرف نفي
أنتم | ÊNTM entum siz you
,Nun,Te,Mim,
,50,400,40,
PRON – 2nd person masculine plural personal pronoun
ضمير منفصل
بمعجزين ع ج ز | ACZ BMACZYN bimuǎ'cizīne aciz bırakacak can escape
Be,Mim,Ayn,Cim,Ze,Ye,Nun,
2,40,70,3,7,10,50,
P – prefixed preposition bi
N – genitive masculine plural (form IV) active participle
جار ومجرور
في | FY in
Fe,Ye,
80,10,
P – preposition
حرف جر
الأرض ا ر ض | ERŽ ELÊRŽ l-erDi yerde the earth
Elif,Lam,,Re,Dad,
1,30,,200,800,
"N – genitive feminine noun → Earth"
اسم مجرور
ولا | VLE ve lā ve ne de and not
Vav,Lam,Elif,
6,30,1,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
NEG – negative particle
الواو عاطفة
حرف نفي
في | FY in
Fe,Ye,
80,10,
P – preposition
حرف جر
السماء س م و | SMV ELSMEÙ s-semāi gökte the heaven.
Elif,Lam,Sin,Mim,Elif,,
1,30,60,40,1,,
N – genitive feminine noun
اسم مجرور
وما | VME ve mā ve yoktur And not
Vav,Mim,Elif,
6,40,1,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
NEG – negative particle
الواو عاطفة
حرف نفي
لكم | LKM lekum sizin için for you
Lam,Kef,Mim,
30,20,40,
P – prefixed preposition lām
PRON – 2nd person masculine plural personal pronoun
جار ومجرور
من | MN min besides
Mim,Nun,
40,50,
P – preposition
حرف جر
دون د و ن | D̃VN D̃VN dūni başka besides
Dal,Vav,Nun,
4,6,50,
N – genitive noun
اسم مجرور
الله | ELLH llahi Allah'tan Allah
Elif,Lam,Lam,He,
1,30,30,5,
"PN – genitive proper noun → Allah"
لفظ الجلالة مجرور
من | MN min hiçbir any
Mim,Nun,
40,50,
P – preposition
حرف جر
ولي و ل ي | VLY VLY veliyyin koruyucu(nuz) protector
Vav,Lam,Ye,
6,30,10,
N – genitive masculine indefinite noun
اسم مجرور
ولا | VLE ve lā ve ne de and not
Vav,Lam,Elif,
6,30,1,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
NEG – negative particle
الواو عاطفة
حرف نفي
نصير ن ص ر | NṦR NṦYR neSīrin bir yardımcı(nız) a helper.
Nun,Sad,Ye,Re,
50,90,10,200,
N – genitive masculine singular indefinite noun
اسم مجرور
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |وَمَا: ve değilsiniz | أَنْتُمْ: siz | بِمُعْجِزِينَ: aciz bırakacak | فِي: | الْأَرْضِ: yerde | وَلَا: ve ne de | فِي: | السَّمَاءِ: gökte | وَمَا: ve yoktur | لَكُمْ: sizin için | مِنْ: | دُونِ: başka | اللَّهِ: Allah'tan | مِنْ: hiçbir | وَلِيٍّ: koruyucu(nuz) | وَلَا: ve ne de | نَصِيرٍ: bir yardımcı(nız) |
Kırık Meal (Harekesiz) : |وما WME ve değilsiniz | أنتم ÊNTM siz | بمعجزين BMACZYN aciz bırakacak | في FY | الأرض ELÊRŽ yerde | ولا WLE ve ne de | في FY | السماء ELSMEÙ gökte | وما WME ve yoktur | لكم LKM sizin için | من MN | دون D̃WN başka | الله ELLH Allah'tan | من MN hiçbir | ولي WLY koruyucu(nuz) | ولا WLE ve ne de | نصير NṦYR bir yardımcı(nız) |
Kırık Meal (Okunuş) : |ve mā: ve değilsiniz | entum: siz | bimuǎ'cizīne: aciz bırakacak | : | l-erDi: yerde | ve lā: ve ne de | : | s-semāi: gökte | ve mā: ve yoktur | lekum: sizin için | min: | dūni: başka | llahi: Allah'tan | min: hiçbir | veliyyin: koruyucu(nuz) | ve lā: ve ne de | neSīrin: bir yardımcı(nız) |
Kırık Meal (Transcript) : |VME: ve değilsiniz | ÊNTM: siz | BMACZYN: aciz bırakacak | FY: | ELÊRŽ: yerde | VLE: ve ne de | FY: | ELSMEÙ: gökte | VME: ve yoktur | LKM: sizin için | MN: | D̃VN: başka | ELLH: Allah'tan | MN: hiçbir | VLY: koruyucu(nuz) | VLE: ve ne de | NṦYR: bir yardımcı(nız) |
Abdulbaki Gölpınarlı : Siz onu, ne yeryüzünde âciz bırakabilirsiniz, ne gökyüzünde ve size, Allah'tan başka da ne bir dost var, ne bir yardımcı.
Adem Uğur : Siz ne yeryüzünde ne de gökte (Allah'ı) âciz bırakamazsınız. Allah'tan başka bir dost ve yardımcı da bulamazsınız.
Ahmed Hulusi : "Siz, ne arzda ve ne semâda güçsüz bırakamazsınız! Sizin Allâh'tan başka ne bir Veliyy'niz ve ne de bir yardımcınız yoktur. "
Ahmet Tekin : Siz, yerde ve gökte Allah’ı âciz bırakamazsınız, koyduğu kanunların dışına çıkarak yakanızı kurtaramazsınız. Allah’ın dışında, kulları durumundakilerden size, ne bir koruyucu, ne de bir yardım eden bulunur.
Ahmet Varol : Siz ne yerde, ne de gökte (Allah'ı) aciz bırakabilirsiniz. Sizin için Allah'tan başka ne bir dost ne de bir yardımcı vardır.
Ali Bulaç : Siz yerde ve gökte (Allah'ı) aciz bırakamazsınız. Sizin Allah'ın dışında veliniz yoktur, yardım edeniniz de yoktur.
Ali Fikri Yavuz : Siz, ne yerde, ne de gökte (Rabbinizi azab etmekten) aciz bırakacak değilsiniz. Sizin için Allah’dan başka ne bir dost, ne de bir yardımcı vardır.
Bekir Sadak : Siz ne yeryuzunde ve ne de gokte Allah'i aciz birakabilirsiniz. Allah'tan baska bir dost ve yardimciniz da bulunmaz. *
Celal Yıldırım : Ve siz ne yeryüzünde, ne de gökte (Allah'ı) âciz bırakacak değilsiniz. Sizin için Allah'tan başka ne bir yakın dost, ne de bir yardımcı vardır.
Diyanet İşleri : Siz, yerde de gökte de (Allah’ı) âciz bırakacak değilsiniz. Sizin Allah’tan başka ne bir dostunuz, ne de bir yardımcınız vardır.
Diyanet İşleri (eski) : Siz ne yeryüzünde ve ne de gökte Allah'ı aciz bırakabilirsiniz. Allah'tan başka bir dost ve yardımcınız da bulunmaz.'
Diyanet Vakfi : Siz ne yeryüzünde ne de gökte (Allah'ı) âciz bırakamazsınız. Allah'tan başka bir dost ve yardımcı da bulamazsınız.
Edip Yüksel : Siz ne yeryüzünde ne de gökte bunu engelleyemezsiniz. Sizin ALLAH'tan başka Sahibiniz ve Yardımcınız yoktur.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Siz ne yeryüzünde, ne de gökte (Allah'ı) aciz bırakamazsınız. Allah'tan başka bir dost ve yardımcı da bulamazsınız.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Siz, ne yeryüzünde, ne de gökte (Allah'ı) aciz bırakacak değilsiniz ve size Allah'tan başka ne bir dost var, ne de bir yardımcı!
Elmalılı Hamdi Yazır : Siz de âciz bırakacak değilsiniz size de ne Yerde ne Gökte, Allahdan başka ne bir veliy ne de bir nâsir yoktur
Fizilal-il Kuran : Ne yerde ve ne gökte Allah'ın yapacaklarına engel olamazsınız. Allah'dan başka hiçbir koruyucu dostunuz, hiçbir destekçiniz yoktur.
Gültekin Onan : Siz yerde ve gökte (Tanrı'yı) aciz bırakamazsınız. Sizin Tanrı'nın dışında veliniz yoktur, yardım edeniniz de yoktur.
Hakkı Yılmaz : (20-22) De ki: “Yeryüzünde gezip dolaşın da, O'nun oluşturmaya nasıl başladığına bir bakın. Sonra Allah, son yapıyı inşa edecektir. Şüphesiz Allah, her şeye güç yetirendir. O, dilediği kimseye azap eder, dilediği kimseye de rahmet eder. Ve siz yalnızca O'na döndürüleceksiniz. Ve siz yeryüzünde ve gökte âciz bırakanlar değilsiniz. Ve sizin için Allah'ın astlarından bir koruyucu, yol gösterici yakın ve yardımcı yoktur.”
Hasan Basri Çantay : Siz ne yerde, ne gökde (Onu) aaciz bırakıcı değilsiniz. Allahdan başka sizin hiçbir velîniz ye yardımcınız da yokdur».
Hayrat Neşriyat : Hem siz, ne yerde ne de gökte Allah’ı âciz bırakacak kimseler değilsiniz. Ve sizin için Allahdan başka ne bir dost, ne de bir yardımcı vardır.
İbni Kesir : Siz ne yerde, ne gökte O'nu aciz bırakabilirsiniz. Allah'tan başka sizin hiç bir dostunuz ve yardımcınız da yoktur.
İskender Evrenosoğlu : Ve siz, (Allah'ı) yerde ve gökte aciz bırakacak değilsiniz. Sizin Allah'tan başka velîniz (dostunuz) ve yardımcınız yoktur.
Muhammed Esed : Ne yeryüzünde ne de gökte Allah'ı başınızdan savamazsınız, (bunu hiç beklemeyin;) Sizi ne Allah'ın elinden alabilecek, ne de size yardım edebilecek kimse bulamazsınız.
Ömer Nasuhi Bilmen : Ve siz O'nu ne yerde ve ne de gökte aciz bırakıcılar değilsiniz ve sizin için Allah'tan başka bir velî, bir yardımcı da yoktur.
Ömer Öngüt : Siz ne yeryüzünde ne de gökte O'nu âciz bırakamazsınız. Allah'tan başka bir dost ve yardımcı da bulamazsınız.
Şaban Piriş : Sizin, yerde de gökte de kaçacak bir yeriniz yoktur. Sizin Allah’tan başka sahibiniz de, yardımcınız da yoktur.
Suat Yıldırım : Sizler ne yerde, ne gökte Allah’ın hâkimiyetinin dışına kaçarak kurtulamazsınız. Sizin Allah’tan başka ne koruyanınız, ne de yardımcınız yoktur.
Süleyman Ateş : Siz, ne yerde, ne de gökte Allâh'(ın yapacağı iş)i engelleyemezsiniz. Sizin Allah'tan başka ne bir koruyucunuz, ne de bir yardımcınız vardır.
Tefhim-ul Kuran : Siz yerde de, gökte de (Allah'ı) aciz bırakamazsınız. Sizin Allah'ın dışında veliniz yoktur, yardım edeniniz de yoktur.
Ümit Şimşek : Ne yerde, ne de gökte Allah'ın elinden kurtulamazsınız. Sizin Allah'tan başka bir dostunuz da olmaz, yardımcınız da.
Yaşar Nuri Öztürk : Siz ne yerde ne de gökte kimseyi âciz bırakamazsınız. Ve sizin, Allah'tan başka ne bir dostunuz vardır ne de bir yardımcınız.


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}