» 41 / Fussilet  24:

Kuran Sırası: 41
İniş Sırası: 61
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54

 » 41 / Fussilet  Suresi: 24
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. فَإِنْ (FÎN) = fein : şimdi eğer
2. يَصْبِرُوا (YṦBRVE) = yeSbirū : dayanabilirlerse
3. فَالنَّارُ (FELNER) = fennāru : ateştir
4. مَثْوًى (MS̃V) = meṧven : yeri
5. لَهُمْ (LHM) = lehum : onların
6. وَإِنْ (VÎN) = ve in : ve eğer
7. يَسْتَعْتِبُوا (YSTATBVE) = yesteǎ'tibū : affedilmek isterlerse
8. فَمَا (FME) = femā : değildir
9. هُمْ (HM) = hum : onlar
10. مِنَ (MN) = mine : den
11. الْمُعْتَبِينَ (ELMATBYN) = l-muǎ'tebīne : affedilenler-
şimdi eğer | dayanabilirlerse | ateştir | yeri | onların | ve eğer | affedilmek isterlerse | değildir | onlar | den | affedilenler- |

[] [ṦBR] [NVR] [S̃VY] [] [] [ATB] [] [] [] [ATB]
FÎN YṦBRVE FELNER MS̃V LHM VÎN YSTATBVE FME HM MN ELMATBYN

fein yeSbirū fennāru meṧven lehum ve in yesteǎ'tibū femā hum mine l-muǎ'tebīne
فإن يصبروا فالنار مثوى لهم وإن يستعتبوا فما هم من المعتبين

 » 41 / Fussilet  Suresi: 24
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
فإن | FÎN fein şimdi eğer Then if
يصبروا ص ب ر | ṦBR YṦBRVE yeSbirū dayanabilirlerse they endure,
فالنار ن و ر | NVR FELNER fennāru ateştir the Fire
مثوى ث و ي | S̃VY MS̃V meṧven yeri (is) an abode
لهم | LHM lehum onların "for them;"
وإن | VÎN ve in ve eğer and if
يستعتبوا ع ت ب | ATB YSTATBVE yesteǎ'tibū affedilmek isterlerse they ask for favor,
فما | FME femā değildir then not
هم | HM hum onlar they
من | MN mine den (will be) of
المعتبين ع ت ب | ATB ELMATBYN l-muǎ'tebīne affedilenler- those who receive favor.

41:24 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

şimdi eğer | dayanabilirlerse | ateştir | yeri | onların | ve eğer | affedilmek isterlerse | değildir | onlar | den | affedilenler- |

[] [ṦBR] [NVR] [S̃VY] [] [] [ATB] [] [] [] [ATB]
FÎN YṦBRVE FELNER MS̃V LHM VÎN YSTATBVE FME HM MN ELMATBYN

fein yeSbirū fennāru meṧven lehum ve in yesteǎ'tibū femā hum mine l-muǎ'tebīne
فإن يصبروا فالنار مثوى لهم وإن يستعتبوا فما هم من المعتبين

[] [ص ب ر] [ن و ر] [ث و ي] [] [] [ع ت ب] [] [] [] [ع ت ب]

 » 41 / Fussilet  Suresi: 24
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
فإن | FÎN fein şimdi eğer Then if
Fe,,Nun,
80,,50,
REM – prefixed resumption particle
COND – conditional particle
الفاء استئنافية
حرف شرط
يصبروا ص ب ر | ṦBR YṦBRVE yeSbirū dayanabilirlerse they endure,
Ye,Sad,Be,Re,Vav,Elif,
10,90,2,200,6,1,
V – 3rd person masculine plural imperfect verb, jussive mood
PRON – subject pronoun
فعل مضارع مجزوم والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
فالنار ن و ر | NVR FELNER fennāru ateştir the Fire
Fe,Elif,Lam,Nun,Elif,Re,
80,1,30,50,1,200,
REM – prefixed resumption particle
N – nominative feminine noun
الفاء استئنافية
اسم مرفوع
مثوى ث و ي | S̃VY MS̃V meṧven yeri (is) an abode
Mim,Se,Vav,,
40,500,6,,
N – nominative masculine indefinite noun
اسم مرفوع
لهم | LHM lehum onların "for them;"
Lam,He,Mim,
30,5,40,
P – prefixed preposition lām
PRON – 3rd person masculine plural personal pronoun
جار ومجرور
وإن | VÎN ve in ve eğer and if
Vav,,Nun,
6,,50,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
COND – conditional particle
الواو عاطفة
حرف شرط
يستعتبوا ع ت ب | ATB YSTATBVE yesteǎ'tibū affedilmek isterlerse they ask for favor,
Ye,Sin,Te,Ayn,Te,Be,Vav,Elif,
10,60,400,70,400,2,6,1,
V – 3rd person masculine plural (form X) imperfect verb, jussive mood
PRON – subject pronoun
فعل مضارع مجزوم والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
فما | FME femā değildir then not
Fe,Mim,Elif,
80,40,1,
REM – prefixed resumption particle
NEG – negative particle
الفاء استئنافية
حرف نفي
هم | HM hum onlar they
He,Mim,
5,40,
PRON – 3rd person masculine plural personal pronoun
ضمير منفصل
من | MN mine den (will be) of
Mim,Nun,
40,50,
P – preposition
حرف جر
المعتبين ع ت ب | ATB ELMATBYN l-muǎ'tebīne affedilenler- those who receive favor.
Elif,Lam,Mim,Ayn,Te,Be,Ye,Nun,
1,30,40,70,400,2,10,50,
N – genitive masculine plural (form IV) passive participle
اسم مجرور
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |فَإِنْ: şimdi eğer | يَصْبِرُوا: dayanabilirlerse | فَالنَّارُ: ateştir | مَثْوًى: yeri | لَهُمْ: onların | وَإِنْ: ve eğer | يَسْتَعْتِبُوا: affedilmek isterlerse | فَمَا: değildir | هُمْ: onlar | مِنَ: den | الْمُعْتَبِينَ: affedilenler- |
Kırık Meal (Harekesiz) : |فإن FÎN şimdi eğer | يصبروا YṦBRWE dayanabilirlerse | فالنار FELNER ateştir | مثوى MS̃W yeri | لهم LHM onların | وإن WÎN ve eğer | يستعتبوا YSTATBWE affedilmek isterlerse | فما FME değildir | هم HM onlar | من MN den | المعتبين ELMATBYN affedilenler- |
Kırık Meal (Okunuş) : |fein: şimdi eğer | yeSbirū: dayanabilirlerse | fennāru: ateştir | meṧven: yeri | lehum: onların | ve in: ve eğer | yesteǎ'tibū: affedilmek isterlerse | femā: değildir | hum: onlar | mine: den | l-muǎ'tebīne: affedilenler- |
Kırık Meal (Transcript) : |FÎN: şimdi eğer | YṦBRVE: dayanabilirlerse | FELNER: ateştir | MS̃V: yeri | LHM: onların | VÎN: ve eğer | YSTATBVE: affedilmek isterlerse | FME: değildir | HM: onlar | MN: den | ELMATBYN: affedilenler- |
Abdulbaki Gölpınarlı : Artık sabredebilirlerse ateştir yurtları onların ve onlar suçlarından geçilmesini isterlerse dilekleri kabûl edilmez.
Adem Uğur : Şimdi eğer dayanabilirlerse, onların yeri ateştir. Ve eğer (tekrar dünyaya dönüp Allah'ı) hoşnut etmek isterlerse, memnun edilecek değillerdir.
Ahmed Hulusi : Sabırla katlansalar bile (bir gün geçer diye), Nâr onların yaşam ortamıdır! Eğer (mazeret ile Rablerini) razı etmek isteseler, onlar mazeretleri kabul edilip razı olunanlardan olmazlar!
Ahmet Tekin : Şimdi eğer, sabredebilir, dayanabilirlerse, onların konaklama yeri ateştir. Şâyet tekrar dünyaya dönüp Allah’ı hoşnut etmek istiyorlarsa, artık arzularına nâil olamayacaklar.
Ahmet Varol : Eğer dayanırlarsa ateş onların barınağıdır. (Allah'ı) hoşnut etmek isterlerse artık hoşnut edecek bir şey yapmalarına izin verilmez. [2]
Ali Bulaç : Şimdi eğer sabredebilirlerse, artık onlar için konaklama yeri ateştir. Ve eğer onlar hoşnut olma (dünya)ya dönmek isterlerse, artık hoşnut olacaklardan değildirler.
Ali Fikri Yavuz : Artık sabredebilirlerse, ateş kendilerine bir meskendir. Eğer dünyaya dönmeyi isterlerse, artık dünyaya dönecek olanlardan değillerdir.
Bekir Sadak : Ister sabretsinler ister etmesinler, onlarin duragi atestir. Hos tutulmalarini isteseler de artik hos tutulmazlar.
Celal Yıldırım : Dayanabilirlerse (dayansınlar), ateş onların kalacağı yerdir. Memnun olacakları şeye dönmek isterler, dilekleri yerine getirilecek değildir.
Diyanet İşleri : Şimdi eğer dayanabilirlerse, artık cehennem onların yeridir! Eğer Allah’ın rızasını kazandıracak amelleri işlemeye izin isteseler, onlara izin verilmez.
Diyanet İşleri (eski) : İster sabretsinler ister etmesinler, onların durağı ateştir. Hoş tutulmalarını isteseler de artık hoş tutulmazlar.
Diyanet Vakfi : Şimdi eğer dayanabilirlerse, onların yeri ateştir. Ve eğer (tekrar dünyaya dönüp Allah'ı) hoşnut etmek isterlerse, memnun edilecek değillerdir.
Edip Yüksel : Dayanırlarsa yerleri ateştir. Yok, hoş görülmek isterlerse özürleri kabul edilmeyecektir.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Şimdi eğer dayanabilirlerse onların yeri ateştir. Yok eğer hoşnutluğa dönmek isterlerse bile artık onlar hoşnut edileceklerden değildirler.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Artık sabredebilirlerse ateş kendilerine bir ikametgahtır. Yok eğer hoşnutluğa dönmek isterlerse, hoşnut edileceklerden değildirler.
Elmalılı Hamdi Yazır : Artık sabredebilirlerse ateş kendilerine bir ikametgâhtır, yok eğer hoşnudluğa dönmek isterlerse hoşnud edileceklerden değildirler
Fizilal-il Kuran : İster sabretsinler ister etmesinler, onların durağı ateştir. Hoş tutulmalarını isteseler de artık hoş tutulmazlar.
Gültekin Onan : Şimdi eğer sabredebilirlerse, artık onlar için konaklama yeri ateştir. Ve eğer onlar hoşnut olma (dünya)ya dönmek isterlerse, artık hoşnut olacaklardan değildirler.
Hakkı Yılmaz : Şimdi eğer onlar direterek ortak koşma inancını, yalanlamayı sürdürürlerse, artık onlar için konaklama yeri ateştir. Ve eğer özür bildirmeye çalışsalar, onlar, özrü kabul edilecek kimseler değildirler.
Hasan Basri Çantay : Şimdi eğer (azaba) dayanabilirlerse işte onların yurdu: Ateş! (Yok), eğer (hoşnud oldukları dünyâye) tekrar dönmek isterlerse bu suretle de onlar hoşnud edilecek değildirler.
Hayrat Neşriyat : Şimdi eğer sabrede(bili)rlerse, onların kalacakları yer artık ateştir. (Kendilerinden)râzı olunmayı da isteseler, artık onlar râzı olunacak kimselerden değildirler.
İbni Kesir : Şimdi eğer sabredebilirlerse; işte onların durağı ateştir. Eğer dönmek isterlerse; artık onlar hoşnud edilecek değildirler.
İskender Evrenosoğlu : Artık sabredebilirlerse artık ateş onların kalacakları yerdir. Ve eğer onlar affedilmek isterlerse, onlar affedilecek olanlardan değillerdir.
Muhammed Esed : (Başlarına gelene) sabırla katlansalar (bile,) onların mekanı, yine ateş olacak ve kendilerini düzeltmelerine izin verilmesi için yalvarsalar da buna izin verilmeyecek;
Ömer Nasuhi Bilmen : İmdi sabrederlerse hemen ateş onlar için bir ikametgâhtır ve eğer bir hoşnutluk dilerlerse artık onlar hoşnut olacak kimselerden değildirler.
Ömer Öngüt : Şimdi eğer dayanabilirlerse, onların yeri ateştir! Eğer özür beyan edip Rablerini memnun etmek isterlerse, özürleri kabul edilmeyecektir.
Şaban Piriş : Şimdi eğer dayanabilirlerse, ateş onların maskesidir. Eğer kendilerinden razı olunmasını beklerlerse, kesinlikle onlardan razı olunmayacaktır.
Suat Yıldırım : Eğer sabredip dayanabilirlerse, cehennem zaten kendi yerleşme yerleridir. Şayet özür dileyip Rab’lerini razı etmek için tekrar dünyaya dönmek isterlerse, onlara bu imkân verilmez.
Süleyman Ateş : Şimdi eğer dayanabilirlerse, ateştir onların yeri. Ve eğer özür dileyip Rablerini râzı etmek isterlerse özürleri kabul edilmeyecektir (çünkü özür dileme vakti geçmiştir artık).
Tefhim-ul Kuran : Şimdi eğer sabredebilirlerse, artık onlar için konaklama yeri ateştir. Ve eğer onlar hoşnut olma (dünya)ya dönmek isterlerse, artık onlar hoşnut olacaklardan değildirler.
Ümit Şimşek : Dayanabilirlerse, artık onların yeri ateştir. Çünkü özür de beyan etseler kendilerine bir fırsat daha verilecek değildir.
Yaşar Nuri Öztürk : Şimdi eğer dayanabilirlerse, barınakları ateştir. Yok eğer özür dileyip hoşnutluk sağlamak istiyorlarsa, özürleri kabul edilmeyecektir.


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}