» 41 / Fussilet  5:

Kuran Sırası: 41
İniş Sırası: 61
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54

 » 41 / Fussilet  Suresi: 5
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. وَقَالُوا (VGELVE) = ve ḳālū : ve dediler ki
2. قُلُوبُنَا (GLVBNE) = ḳulūbunā : kalblerimiz
3. فِي (FY) = fī : içinde var
4. أَكِنَّةٍ (ÊKNT) = ekinnetin : kılıflar
5. مِمَّا (MME) = mimmā : şeye karşı
6. تَدْعُونَا (TD̃AVNE) = ted'ǔnā : bizi çağırdığın
7. إِلَيْهِ (ÎLYH) = ileyhi : kendisine
8. وَفِي (VFY) = ve fī : ve var
9. اذَانِنَا ( ËZ̃ENNE) = āƶāninā : kulaklarımızda
10. وَقْرٌ (VGR) = veḳrun : bir ağırlık
11. وَمِنْ (VMN) = ve min : ve
12. بَيْنِنَا (BYNNE) = beyninā : bizim aramızda var
13. وَبَيْنِكَ (VBYNK) = ve beynike : ve senin aranda
14. حِجَابٌ (ḪCEB) = Hicābun : bir perde
15. فَاعْمَلْ (FEAML) = feǎ'mel : sen (istediğini) yap
16. إِنَّنَا (ÎNNE) = innenā : elbette biz de
17. عَامِلُونَ (AEMLVN) = ǎāmilūne : yapıyoruz
ve dediler ki | kalblerimiz | içinde var | kılıflar | şeye karşı | bizi çağırdığın | kendisine | ve var | kulaklarımızda | bir ağırlık | ve | bizim aramızda var | ve senin aranda | bir perde | sen (istediğini) yap | elbette biz de | yapıyoruz |

[GVL] [GLB] [] [KNN] [] [D̃AV] [] [] [EZ̃N] [VGR] [] [BYN] [BYN] [ḪCB] [AML] [] [AML]
VGELVE GLVBNE FY ÊKNT MME TD̃AVNE ÎLYH VFY ËZ̃ENNE VGR VMN BYNNE VBYNK ḪCEB FEAML ÎNNE AEMLVN

ve ḳālū ḳulūbunā ekinnetin mimmā ted'ǔnā ileyhi ve fī āƶāninā veḳrun ve min beyninā ve beynike Hicābun feǎ'mel innenā ǎāmilūne
وقالوا قلوبنا في أكنة مما تدعونا إليه وفي آذاننا وقر ومن بيننا وبينك حجاب فاعمل إننا عاملون

 » 41 / Fussilet  Suresi: 5
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
وقالوا ق و ل | GVL VGELVE ve ḳālū ve dediler ki And they say,
قلوبنا ق ل ب | GLB GLVBNE ḳulūbunā kalblerimiz """Our hearts"
في | FY içinde var (are) in
أكنة ك ن ن | KNN ÊKNT ekinnetin kılıflar coverings
مما | MME mimmā şeye karşı from what
تدعونا د ع و | D̃AV TD̃AVNE ted'ǔnā bizi çağırdığın you call us
إليه | ÎLYH ileyhi kendisine to it,
وفي | VFY ve fī ve var and in
آذاننا ا ذ ن | EZ̃N ËZ̃ENNE āƶāninā kulaklarımızda our ears
وقر و ق ر | VGR VGR veḳrun bir ağırlık (is) deafness,
ومن | VMN ve min ve and between us
بيننا ب ي ن | BYN BYNNE beyninā bizim aramızda var and between us
وبينك ب ي ن | BYN VBYNK ve beynike ve senin aranda and between you
حجاب ح ج ب | ḪCB ḪCEB Hicābun bir perde (is) a screen.
فاعمل ع م ل | AML FEAML feǎ'mel sen (istediğini) yap So work,
إننا | ÎNNE innenā elbette biz de indeed, we
عاملون ع م ل | AML AEMLVN ǎāmilūne yapıyoruz "(are) working."""

41:5 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

ve dediler ki | kalblerimiz | içinde var | kılıflar | şeye karşı | bizi çağırdığın | kendisine | ve var | kulaklarımızda | bir ağırlık | ve | bizim aramızda var | ve senin aranda | bir perde | sen (istediğini) yap | elbette biz de | yapıyoruz |

[GVL] [GLB] [] [KNN] [] [D̃AV] [] [] [EZ̃N] [VGR] [] [BYN] [BYN] [ḪCB] [AML] [] [AML]
VGELVE GLVBNE FY ÊKNT MME TD̃AVNE ÎLYH VFY ËZ̃ENNE VGR VMN BYNNE VBYNK ḪCEB FEAML ÎNNE AEMLVN

ve ḳālū ḳulūbunā ekinnetin mimmā ted'ǔnā ileyhi ve fī āƶāninā veḳrun ve min beyninā ve beynike Hicābun feǎ'mel innenā ǎāmilūne
وقالوا قلوبنا في أكنة مما تدعونا إليه وفي آذاننا وقر ومن بيننا وبينك حجاب فاعمل إننا عاملون

[ق و ل] [ق ل ب] [] [ك ن ن] [] [د ع و] [] [] [ا ذ ن] [و ق ر] [] [ب ي ن] [ب ي ن] [ح ج ب] [ع م ل] [] [ع م ل]

 » 41 / Fussilet  Suresi: 5
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
وقالوا ق و ل | GVL VGELVE ve ḳālū ve dediler ki And they say,
Vav,Gaf,Elif,Lam,Vav,Elif,
6,100,1,30,6,1,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
V – 3rd person masculine plural perfect verb
PRON – subject pronoun
الواو عاطفة
فعل ماض والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
قلوبنا ق ل ب | GLB GLVBNE ḳulūbunā kalblerimiz """Our hearts"
Gaf,Lam,Vav,Be,Nun,Elif,
100,30,6,2,50,1,
"N – nominative feminine plural noun → Heart
PRON – 1st person plural possessive pronoun"
اسم مرفوع و«نا» ضمير متصل في محل جر بالاضافة
في | FY içinde var (are) in
Fe,Ye,
80,10,
P – preposition
حرف جر
أكنة ك ن ن | KNN ÊKNT ekinnetin kılıflar coverings
,Kef,Nun,Te merbuta,
,20,50,400,
N – genitive feminine indefinite noun
اسم مجرور
مما | MME mimmā şeye karşı from what
Mim,Mim,Elif,
40,40,1,
P – preposition
REL – relative pronoun
حرف جر
اسم موصول
تدعونا د ع و | D̃AV TD̃AVNE ted'ǔnā bizi çağırdığın you call us
Te,Dal,Ayn,Vav,Nun,Elif,
400,4,70,6,50,1,
V – 2nd person masculine singular imperfect verb
PRON – 1st person plural object pronoun
فعل مضارع و«نا» ضمير متصل في محل نصب مفعول به
إليه | ÎLYH ileyhi kendisine to it,
,Lam,Ye,He,
,30,10,5,
P – preposition
PRON – 3rd person masculine singular object pronoun
جار ومجرور
وفي | VFY ve fī ve var and in
Vav,Fe,Ye,
6,80,10,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
P – preposition
الواو عاطفة
حرف جر
آذاننا ا ذ ن | EZ̃N ËZ̃ENNE āƶāninā kulaklarımızda our ears
,Zel,Elif,Nun,Nun,Elif,
,700,1,50,50,1,
"N – genitive feminine plural noun → Ear
PRON – 1st person plural possessive pronoun"
اسم مجرور و«نا» ضمير متصل في محل جر بالاضافة
وقر و ق ر | VGR VGR veḳrun bir ağırlık (is) deafness,
Vav,Gaf,Re,
6,100,200,
N – nominative masculine indefinite noun
اسم مرفوع
ومن | VMN ve min ve and between us
Vav,Mim,Nun,
6,40,50,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
P – preposition
الواو عاطفة
حرف جر
بيننا ب ي ن | BYN BYNNE beyninā bizim aramızda var and between us
Be,Ye,Nun,Nun,Elif,
2,10,50,50,1,
N – genitive noun
PRON – 1st person plural possessive pronoun
اسم مجرور و«نا» ضمير متصل في محل جر بالاضافة
وبينك ب ي ن | BYN VBYNK ve beynike ve senin aranda and between you
Vav,Be,Ye,Nun,Kef,
6,2,10,50,20,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
N – genitive noun
PRON – 2nd person masculine singular possessive pronoun
الواو عاطفة
اسم مجرور والكاف ضمير متصل في محل جر بالاضافة
حجاب ح ج ب | ḪCB ḪCEB Hicābun bir perde (is) a screen.
Ha,Cim,Elif,Be,
8,3,1,2,
N – nominative masculine indefinite noun
اسم مرفوع
فاعمل ع م ل | AML FEAML feǎ'mel sen (istediğini) yap So work,
Fe,Elif,Ayn,Mim,Lam,
80,1,70,40,30,
REM – prefixed resumption particle
V – 2nd person masculine singular imperative verb
الفاء استئنافية
فعل أمر
إننا | ÎNNE innenā elbette biz de indeed, we
,Nun,Nun,Elif,
,50,50,1,
ACC – accusative particle
PRON – 1st person plural object pronoun
حرف نصب و«نا» ضمير متصل في محل نصب اسم «ان»
عاملون ع م ل | AML AEMLVN ǎāmilūne yapıyoruz "(are) working."""
Ayn,Elif,Mim,Lam,Vav,Nun,
70,1,40,30,6,50,
N – nominative masculine plural active participle
اسم مرفوع
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |وَقَالُوا: ve dediler ki | قُلُوبُنَا: kalblerimiz | فِي: içinde var | أَكِنَّةٍ: kılıflar | مِمَّا: şeye karşı | تَدْعُونَا: bizi çağırdığın | إِلَيْهِ: kendisine | وَفِي: ve var | اذَانِنَا: kulaklarımızda | وَقْرٌ: bir ağırlık | وَمِنْ: ve | بَيْنِنَا: bizim aramızda var | وَبَيْنِكَ: ve senin aranda | حِجَابٌ: bir perde | فَاعْمَلْ: sen (istediğini) yap | إِنَّنَا: elbette biz de | عَامِلُونَ: yapıyoruz |
Kırık Meal (Harekesiz) : |وقالوا WGELWE ve dediler ki | قلوبنا GLWBNE kalblerimiz | في FY içinde var | أكنة ÊKNT kılıflar | مما MME şeye karşı | تدعونا TD̃AWNE bizi çağırdığın | إليه ÎLYH kendisine | وفي WFY ve var | آذاننا ËZ̃ENNE kulaklarımızda | وقر WGR bir ağırlık | ومن WMN ve | بيننا BYNNE bizim aramızda var | وبينك WBYNK ve senin aranda | حجاب ḪCEB bir perde | فاعمل FEAML sen (istediğini) yap | إننا ÎNNE elbette biz de | عاملون AEMLWN yapıyoruz |
Kırık Meal (Okunuş) : |ve ḳālū: ve dediler ki | ḳulūbunā: kalblerimiz | : içinde var | ekinnetin: kılıflar | mimmā: şeye karşı | ted'ǔnā: bizi çağırdığın | ileyhi: kendisine | ve fī: ve var | āƶāninā: kulaklarımızda | veḳrun: bir ağırlık | ve min: ve | beyninā: bizim aramızda var | ve beynike: ve senin aranda | Hicābun: bir perde | feǎ'mel: sen (istediğini) yap | innenā: elbette biz de | ǎāmilūne: yapıyoruz |
Kırık Meal (Transcript) : |VGELVE: ve dediler ki | GLVBNE: kalblerimiz | FY: içinde var | ÊKNT: kılıflar | MME: şeye karşı | TD̃AVNE: bizi çağırdığın | ÎLYH: kendisine | VFY: ve var | ËZ̃ENNE: kulaklarımızda | VGR: bir ağırlık | VMN: ve | BYNNE: bizim aramızda var | VBYNK: ve senin aranda | ḪCEB: bir perde | FEAML: sen (istediğini) yap | ÎNNE: elbette biz de | AEMLVN: yapıyoruz |
Abdulbaki Gölpınarlı : Ve derler ki: Bizi dâvet ettiğin şeye karşı gönüllerimizde perdeler var ve kulaklarımızda ağırlık var ve seninle bizim aramızda da bir perde var, artık sen, dinince çalış, biz de çalışmadayız.
Adem Uğur : Ve dediler ki: Bizi çağırdığın şeye karşı kalplerimiz kapalıdır. Kulaklarımızda da bir ağırlık vardır. Bizimle senin aranda bir perde bulunmaktadır. Onun için sen (istediğini) yap, biz de yapmaktayız!
Ahmed Hulusi : Dediler ki: "Bizi kendisine çağırdığın şeye karşı bilinçlerimiz koza içindedir, kulaklarımızda bir ağır işitme var; bizimle senin aranda da bir perde mevcut! Artık yap elinden geleni; muhakkak ki biz de yapmaktayız. "
Ahmet Tekin : 'Kalplerimiz kılıf içinde, kaşarlaşmış. Bizi davet ettiğin şeylerle ilgisi yok. Kulaklarımızda ağırlık, bizimle senin aranda bir perde var. Onun için, sen bilinçli olarak görevini yap, biz bildiğimizi yapmaya devam edeceğiz.' dediler.
Ahmet Varol : Dediler ki: 'Bizi kendisine çağırdığın şeye karşı kalplerimiz bir örtü içindedir, kulaklarımızda da bir ağırlık var. Bizimle senin aranda da bir perde var. Artık sen (bildiğini) yap, biz de (bildiğimizi) yapıyoruz.'
Ali Bulaç : Dediler ki: "Bizi kendisine çağırdığın şeye karşı kalblerimiz bir örtü içindedir, kulaklarımızda bir ağırlık, bizimle senin aranda bir perde vardır. Artık sen, (yapabileceğini) yap, biz de gerçekten yapıyoruz."
Ali Fikri Yavuz : (Ey Rasûlüm, sana) onlar şöyle dediler: “- Senin bizi dâvet ettiğin Kur’an’dan kalblerimiz örtüler içindedir (dediğini anlamıyoruz). Kulaklarımızda da bir ağırlık var ve bizimle senin aranda bir perde mevcuttur. O halde sen dinin üzere çalış, biz de dinimiz üzere çalışacağız.”
Bekir Sadak : (2-5) Bu Kitap, merhametli olan Allah katindan indirilmedir; bilen bir millet icin mujdeci ve uyarici olmak uzere arabca okunarak, ayetleri uzun uzun aciklanmistir. Ama insanlarin cogu yuz cevirmistir, onlar isitmezler de: «Bizi cagirdigin seye karsi kalblerimiz kapalidir, kulaklarimizda agirlik, bizimle senin aranda anlasmamiza engel vardir; istedigini yap, biz de yapacagiz» derler.
Celal Yıldırım : «Bizi çağırdığın şeye karşı kalbimiz kılıflıdır; kulaklarımızda ise ağırlık vardır ve bizimle senin aramızda gerili bir perde bulunuyordun Sen yap yapacağını, doğrusu biz de yapıyoruz.»
Diyanet İşleri : Dediler ki: “(Ey Muhammed!) Bizi çağırdığın şeye karşı kalplerimiz örtüler içerisindedir. Kulaklarımızda bir ağırlık, seninle bizim aramızda da bir perde vardır. O hâlde sen (istediğini) yap, şüphesiz biz de (istediğimizi) yapacağız.”
Diyanet İşleri (eski) : (2-5) Bu Kitap, merhametli olan Allah katından indirilmedir; bilen bir millet için müjdeci ve uyarıcı olmak üzere Arapça okunarak, ayetleri uzun uzun açıklanmıştır. Ama insanların çoğu yüz çevirmiştir, onlar işitmezler de: 'Bizi çağırdığın şeye karşı kalblerimiz kapalıdır, kulaklarımızda ağırlık, bizimle senin aranda anlaşmamıza engel vardır; istediğini yap, biz de yapacağız' derler.
Diyanet Vakfi : Ve dediler ki: Bizi çağırdığın şeye karşı kalplerimiz kapalıdır. Kulaklarımızda da bir ağırlık vardır. Bizimle senin aranda bir perde bulunmaktadır. Onun için sen (istediğini) yap, biz de yapmaktayız!
Edip Yüksel : Dediler ki: 'Senin bizi çağırdığın şeye karşı sabit fikirliyiz, kulaklarımızda ağırlık ve bizimle sizin aranızda bir perde vardır. İstediğini yap, biz de yapacağız.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Onlar: «Ey Muhammed! Senin bizi davet ettiğin şeye karşı kalplerimiz kapalıdır. Kulaklarımızda da bir ağırlık vardır. Seninle bizim aramızda anlaşmamıza engel bir de perde vardır. Sen istediğini yap, çünkü biz yapıyoruz» dediler.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : ve şöyle demektedirler: «Kalplerimiz, senin bizi çağırdığın şeye karşı örtüler içinde, kulaklarımızda da bir ağırlık var ve seninle aramıza bir gergi (perde) çekilmiştir. Haydi, yap yapacağını çünkü biz yapıyoruz!»
Elmalılı Hamdi Yazır : Ve şöyle demektedirler: kalblerimiz senin bizi çağırdığın şeyden örtüler içinde, kulaklarımızda da bir ağırlık var ve seninle bizim aramızdan bir gerki çekilmiştir, haydi yap yapacağını, çünkü biz yapıyoruz.
Fizilal-il Kuran : Dediler ki: «Ey Muhammed! Bizi çağırdığın şeye karşı kalbimiz kapalıdır, kulaklarımızda bir ağırlık ve seninle bizim aramızda bir perde vardır. Sen istediğini yap, biz de istediğimizi yapıyoruz.»
Gültekin Onan : Dediler ki: "Bizi kendisine çağırdığın şeye karşı kalplerimiz bir örtü içindedir, kulaklarımızda bir ağırlık, bizimle senin aranda bir perde vardır. Artık sen, (yapabileceğini) yap, biz de gerçekten yapıyoruz."
Hakkı Yılmaz : Ve onlar: “Bizi kendisine çağırdığın şeye karşı kalplerimiz bir örtü/zırh içindedir, kulaklarımızda bir ağırlık, bizimle senin aranda da bir perde vardır. Artık sen, yapabileceğini yap, biz de gerçekten yapıyoruz” dediler.
Hasan Basri Çantay : Onlar «Bizi kendisine da'vet edegeldiğin şeyden kalblerimiz örtüler içindedir. Kulaklarımızda bir ağırlık, bizimle senin aranda bir perde vardır. O halde sen (dînince) amel (ve hareket) et. Biz de şübhesiz (dinimize göre) amel (ve hareket) ediciyiz» derler.
Hayrat Neşriyat : Ve dediler ki: 'Bizi kendisine da'vet ettiğin şeyden (dolayı), kalblerimiz örtüler içindedir (ne yapsan inanmayacağız) ve kulaklarımızda bir ağırlık vardır (ne söylesen dinlemeyeceğiz) ve seninle bizim aramızda bir perde vardır (ne göstersen görmeyeceğiz). Artık(sen yapacağını) yap; muhakkak ki biz (öyle) yapanlarız!'
İbni Kesir : Bizi, çağırdığın şeye karşı kalblerimiz kapalıdır, kulaklarımızda da bir ağırlık vardır. Seninle bizim aramızda bir perde var. Sen; istediğini yap, biz de yapıcılarız, dediler
İskender Evrenosoğlu : Ve dediler ki: “Bizi kendisine davet ettiğin şeye karşı, kalplerimizde (idrak etmeyi önleyen) ekinnet, kulaklarımızda (işitmeyi engelleyen) vakra ve seninle bizim aramızda bir perde var. Artık (sen dilediğini) yap! Muhakkak ki biz de dilediğimizi yapacak olanlarız.”
Muhammed Esed : ve "(Ey Muhammed!)" derler, "Kalplerimiz bizi çağırdığın her şeye kapalıdır, kulaklarımız sağırdır ve bizimle senin aranda bir engel vardır. Öyleyse, sen (ne istersen) yap, unutma ki biz de (her zaman yaptığımızı) yine yapacağız!"
Ömer Nasuhi Bilmen : Ve dediler ki: «Kendisine bizi davet ettiğin şeyden bizim kalplerimiz örtüler içindedir. Ve bizim kulaklarımızda bir ağırlık vardır. Ve bizim aramızdan ve senin arandan bir perde vardır. Artık sen (kendi dinine göre) amel et. Şüphe yok ki, biz de (kendi dinimize göre) amel edicileriz.»
Ömer Öngüt : Ve dediler ki: "Bizi dâvet ettiğin şeye karşı kalplerimiz örtülüdür. Kulaklarımızda da bir ağırlık vardır. Bizimle senin aranda bir perde bulunmaktadır. Sen istediğini yap, biz de yapıyoruz. "
Şaban Piriş : -Bizi çağırdığın şeye karşı kalplerimizde örtüler, kulaklarımızda ağırlık vardır. Seninle bizim aramızda da bir perde vardır. Sen çalış, biz de çalışacağız, dediler.
Suat Yıldırım : Ve derler ki: "Senin bizi dâvet ettiğin inançlara karşı kalplerimiz kapalıdır, örtüler içindedir; kulaklarımızda da ağırlık bulunmaktadır. Hem aramızda bir perde çekilmiştir. Artık bu durumda yapacağın bir şey varsa yap, biz de bildiğimiz gibi yapmaya devam edeceğiz!"
Süleyman Ateş : Dediler ki: "Bizi çağırdığın şeye karşı kalblerimiz kılıflar içinde, kulaklarımızda bir ağırlık ve seninle bizim aramızda bir perde var. Sen (istediğini) yap, biz de (istediğimizi) yapıyoruz."
Tefhim-ul Kuran : Ve dediler ki: «Bizi kendisine çağırmakta olduğun şeye karşı kalblerimiz bir örtü içindedir, kulaklarımızda bir ağırlık, bizimle senin aranda da bir perde vardır. Artık sen (yapabileceğini) yap, biz de gerçekten yapıyoruz.»
Ümit Şimşek : Dediler ki: 'Bizi çağırdığın şeye karşı kalplerimiz örtülü, kulaklarımızda ağırlık, seninle bizim aramızda da perde var. Artık ne yapacaksan yap; biz de yapacağız.'
Yaşar Nuri Öztürk : Dediler ki: "Bizi çağırdığı o şeye karşı kalplerimiz kılıflar içinde; kulaklarımızda bir ağırlık, seninle bizim aramızda da bir perde var. O halde, sen işini yap, muhakkak biz de işimizi yapacağız."


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}