» 14 / Ibrahim  8:

Kuran Sırası: 14
İniş Sırası: 72
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52

 » 14 / Ibrahim  Suresi: 8
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. وَقَالَ (VGEL) = ve ḳāle : ve dedi ki
2. مُوسَىٰ (MVS) = mūsā : Musa
3. إِنْ (ÎN) = in : eğer
4. تَكْفُرُوا (TKFRVE) = tekfurū : nankörlük etseniz
5. أَنْتُمْ (ÊNTM) = entum : siz
6. وَمَنْ (VMN) = ve men : ve kimseler
7. فِي (FY) = fī :
8. الْأَرْضِ (ELÊRŽ) = l-erDi : yeryüzündeki
9. جَمِيعًا (CMYAE) = cemīǎn : hepiniz
10. فَإِنَّ (FÎN) = feinne : şüphesiz
11. اللَّهَ (ELLH) = llahe : Allah
12. لَغَنِيٌّ (LĞNY) = leğaniyyun : zengindir
13. حَمِيدٌ (ḪMYD̃) = Hamīdun : övülmüştür
ve dedi ki | Musa | eğer | nankörlük etseniz | siz | ve kimseler | | yeryüzündeki | hepiniz | şüphesiz | Allah | zengindir | övülmüştür |

[GVL] [] [] [KFR] [] [] [] [ERŽ] [CMA] [] [] [ĞNY] [ḪMD̃]
VGEL MVS ÎN TKFRVE ÊNTM VMN FY ELÊRŽ CMYAE FÎN ELLH LĞNY ḪMYD̃

ve ḳāle mūsā in tekfurū entum ve men l-erDi cemīǎn feinne llahe leğaniyyun Hamīdun
وقال موسى إن تكفروا أنتم ومن في الأرض جميعا فإن الله لغني حميد

 » 14 / Ibrahim  Suresi: 8
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
وقال ق و ل | GVL VGEL ve ḳāle ve dedi ki And said
موسى | MVS mūsā Musa Musa,
إن | ÎN in eğer """If"
تكفروا ك ف ر | KFR TKFRVE tekfurū nankörlük etseniz you disbelieve,
أنتم | ÊNTM entum siz you
ومن | VMN ve men ve kimseler and whoever
في | FY (is) in
الأرض ا ر ض | ERŽ ELÊRŽ l-erDi yeryüzündeki the earth
جميعا ج م ع | CMA CMYAE cemīǎn hepiniz all,
فإن | FÎN feinne şüphesiz then indeed,
الله | ELLH llahe Allah Allah
لغني غ ن ي | ĞNY LĞNY leğaniyyun zengindir certainly (is) Free of need,
حميد ح م د | ḪMD̃ ḪMYD̃ Hamīdun övülmüştür "Praiseworthy."""

14:8 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

ve dedi ki | Musa | eğer | nankörlük etseniz | siz | ve kimseler | | yeryüzündeki | hepiniz | şüphesiz | Allah | zengindir | övülmüştür |

[GVL] [] [] [KFR] [] [] [] [ERŽ] [CMA] [] [] [ĞNY] [ḪMD̃]
VGEL MVS ÎN TKFRVE ÊNTM VMN FY ELÊRŽ CMYAE FÎN ELLH LĞNY ḪMYD̃

ve ḳāle mūsā in tekfurū entum ve men l-erDi cemīǎn feinne llahe leğaniyyun Hamīdun
وقال موسى إن تكفروا أنتم ومن في الأرض جميعا فإن الله لغني حميد

[ق و ل] [] [] [ك ف ر] [] [] [] [ا ر ض] [ج م ع] [] [] [غ ن ي] [ح م د]

 » 14 / Ibrahim  Suresi: 8
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
وقال ق و ل | GVL VGEL ve ḳāle ve dedi ki And said
Vav,Gaf,Elif,Lam,
6,100,1,30,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
V – 3rd person masculine singular perfect verb
الواو عاطفة
فعل ماض
موسى | MVS mūsā Musa Musa,
Mim,Vav,Sin,,
40,6,60,,
"PN – nominative masculine proper noun → Musa"
اسم علم مرفوع
إن | ÎN in eğer """If"
,Nun,
,50,
COND – conditional particle
حرف شرط
تكفروا ك ف ر | KFR TKFRVE tekfurū nankörlük etseniz you disbelieve,
Te,Kef,Fe,Re,Vav,Elif,
400,20,80,200,6,1,
V – 2nd person masculine plural imperfect verb, subjunctive mood
PRON – subject pronoun
فعل مضارع منصوب والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
أنتم | ÊNTM entum siz you
,Nun,Te,Mim,
,50,400,40,
PRON – 2nd person masculine plural personal pronoun
ضمير منفصل
ومن | VMN ve men ve kimseler and whoever
Vav,Mim,Nun,
6,40,50,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
REL – relative pronoun
الواو عاطفة
اسم موصول
في | FY (is) in
Fe,Ye,
80,10,
P – preposition
حرف جر
الأرض ا ر ض | ERŽ ELÊRŽ l-erDi yeryüzündeki the earth
Elif,Lam,,Re,Dad,
1,30,,200,800,
"N – genitive feminine noun → Earth"
اسم مجرور
جميعا ج م ع | CMA CMYAE cemīǎn hepiniz all,
Cim,Mim,Ye,Ayn,Elif,
3,40,10,70,1,
N – accusative masculine indefinite noun
اسم منصوب
فإن | FÎN feinne şüphesiz then indeed,
Fe,,Nun,
80,,50,
REM – prefixed resumption particle
ACC – accusative particle
الفاء استئنافية
حرف نصب
الله | ELLH llahe Allah Allah
Elif,Lam,Lam,He,
1,30,30,5,
"PN – accusative proper noun → Allah"
لفظ الجلالة منصوب
لغني غ ن ي | ĞNY LĞNY leğaniyyun zengindir certainly (is) Free of need,
Lam,Ğayn,Nun,Ye,
30,1000,50,10,
EMPH – emphatic prefix lām
N – nominative masculine singular indefinite noun
اللام لام التوكيد
اسم مرفوع
حميد ح م د | ḪMD̃ ḪMYD̃ Hamīdun övülmüştür "Praiseworthy."""
Ha,Mim,Ye,Dal,
8,40,10,4,
ADJ – nominative masculine singular indefinite adjective
صفة مرفوعة
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |وَقَالَ: ve dedi ki | مُوسَىٰ: Musa | إِنْ: eğer | تَكْفُرُوا: nankörlük etseniz | أَنْتُمْ: siz | وَمَنْ: ve kimseler | فِي: | الْأَرْضِ: yeryüzündeki | جَمِيعًا: hepiniz | فَإِنَّ: şüphesiz | اللَّهَ: Allah | لَغَنِيٌّ: zengindir | حَمِيدٌ: övülmüştür |
Kırık Meal (Harekesiz) : |وقال WGEL ve dedi ki | موسى MWS Musa | إن ÎN eğer | تكفروا TKFRWE nankörlük etseniz | أنتم ÊNTM siz | ومن WMN ve kimseler | في FY | الأرض ELÊRŽ yeryüzündeki | جميعا CMYAE hepiniz | فإن FÎN şüphesiz | الله ELLH Allah | لغني LĞNY zengindir | حميد ḪMYD̃ övülmüştür |
Kırık Meal (Okunuş) : |ve ḳāle: ve dedi ki | mūsā: Musa | in: eğer | tekfurū: nankörlük etseniz | entum: siz | ve men: ve kimseler | : | l-erDi: yeryüzündeki | cemīǎn: hepiniz | feinne: şüphesiz | llahe: Allah | leğaniyyun: zengindir | Hamīdun: övülmüştür |
Kırık Meal (Transcript) : |VGEL: ve dedi ki | MVS: Musa | ÎN: eğer | TKFRVE: nankörlük etseniz | ÊNTM: siz | VMN: ve kimseler | FY: | ELÊRŽ: yeryüzündeki | CMYAE: hepiniz | FÎN: şüphesiz | ELLH: Allah | LĞNY: zengindir | ḪMYD̃: övülmüştür |
Abdulbaki Gölpınarlı : Ve Mûsâ demişti ki: Siz de nankörlük etseniz, yeryüzünde kim varsa hepsi de nankörlük etse şüphe yok ki Allah, müstağnîdir ve gerçekten de hamda lâyıktır.
Adem Uğur : Musa dedi ki: "Eğer siz ve yeryüzünde olanların hepsi nankörlük etseniz, bilin ki Allah gerçekten zengindir, hamdedilmeye lâyıktır."
Ahmed Hulusi : Musa dedi ki: "Şayet siz ve tüm arzdakiler küfür (hakikati inkâr, nankörlük) etseniz, (iyi bilin ki) Allâh elbette Ğaniyy'dir, Hamiyd'dir. "
Ahmet Tekin : Mûsâ: 'Eğer siz ve sizinle birlikte, yeryüzündeki akıllı ve sorumlu varlıkların hepsi, nankörlük edip Allah’ı ve nimetlerini tanımazlıktan gelerek inkârda ısrar etseniz dahi, Allaha zarar veremezsiniz. Bilin ki, Allah gerçekten kimseye muhtaç olmayacak kadar zengindir, hamdedilmeye, övgüye, şükre lâyıktır' dedi.
Ahmet Varol : Musa şöyle demişti: 'Siz ve yeryüzünde olanların tümü nakörlük etseniz de şüphesiz Allah hiç bir şeye muhtaç değildir, övgüye layık olandır.'
Ali Bulaç : Musa demişti ki: "Eğer siz ve yeryüzündekilerin tümü inkâr edecek olsanız bile şüphesiz Allah hiç bir şeye muhtaç değildir, övülmüştür."
Ali Fikri Yavuz : Yine Mûsa şöyle demişti: “- Siz ve bütün yeryüzünde bulunanlar toptan, size verilen nimetlere nankörlük etseniz, şüphe yok ki, Allah şükrünüze muhtaç değildir ve zatında gereği üzere hamde lâyıktır.”
Bekir Sadak : Musa: «Siz ve yeryuzunde olanlar, hepiniz nankorluk etseniz, Allah yine de mustagni ve ovulmege layik olandir» demisti.
Celal Yıldırım : Musa (devamla) dedi ki: Siz ve yeryüzündekilerin hepsi inkâra sapıp nankörlük edecek olursanız, şüpheniz olmasın ki, Allah müstağnidir (her şeyden ganîdir, hiçbir şeye ihtiyacı yoktur, fakat her şey O'na mutlaka muhtaçtır) ve övülmeğe de (her zaman çok daha) lâyıktır.
Diyanet İşleri : Mûsâ, şöyle dedi: “Siz ve yeryüzünde bulunanların hepsi nankörlük etseniz de gerçek şu ki, Allah her bakımdan sınırsız zengindir, övgüye lâyık olandır.”
Diyanet İşleri (eski) : Musa: 'Siz ve yeryüzünde olanlar, hepiniz nankörlük etseniz, Allah yine de müstağni ve övülmeğe layık olandır' demişti.
Diyanet Vakfi : Musa dedi ki: «Eğer siz ve yeryüzünde olanların hepsi nankörlük etseniz, bilin ki Allah gerçekten zengindir, hamdedilmeye lâyıktır.»
Edip Yüksel : Musa: 'Yeryüzünde bulunan herkesle birlikte nankörlük etseniz, bilesiniz ki ALLAH muhtaç değildir, övgüye layıktır,' demişti.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Musa dedi ki: Siz ve yeryüzünde bulunanların hepsi nankörlük etseniz, iyi biliniz ki Allah hepinizden zengindir, hamdedilmeye layıktır.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Musa dedi ki: «Siz ve yeryüzünde bulunanların hepsi nankörlük etseniz, şu bir gerçek ki, Allah hepinizden müstağni ve zatında övgüye layıktır.»
Elmalılı Hamdi Yazır : Siz ve bütün Arzda bulunanın cemiisi küfran etseniz şu muhakkak ki Allah hepinizden müstağni ve zatında hamîd bir ganîdir
Fizilal-il Kuran : Musa dedi ki; «Eğer siz, tüm yeryüzü halkı ile birlikte nankörlük etseniz, kuşku yok ki, Allah'ın hiçbir şeye ihtiyacı yoktur ve özü itibarı ile övgüye lâyıktır.»
Gültekin Onan : Musa demişti ki: "Eğer siz ve yeryüzündekilerin tümü küfretse bile şüphesiz Tanrı hiç bir şeye muhtaç değildir, övülmüştür."
Hakkı Yılmaz : "Yine Mûsâ dedi ki: “Eğer siz ve yeryüzündeki kimseler, topluca hepiniz küfreferseniz; Allah'ın ilâhlığını ve rabliğini bilerek reddederseniz/ iyilikbilmezlik ederseniz; iyi biliniz ki Allah kesinlikle çok zengin, hiçbir şeye muhtaç olmayandır, övülen, övgüye lâyık bulunandır.” "
Hasan Basri Çantay : Musa: «Siz de, yer yüzünde bulunanların hepsi de nankörlük etseniz yine şeksiz şübhesiz Allah (her şeyden) müstağnidir, hakkıyle hamde ancak O lâyıkdır» demişdi.
Hayrat Neşriyat : Mûsâ yine dedi ki: 'Eğer siz ve bütün yeryüzünde bulunanlar, nankörlük ederseniz, artık şübhesiz ki Allah, elbette Ganî (hiçbir şeye muhtaç olmayan)dır, Hamîd(hamd edilmeye hakkıyla lâyık olan)dır.'
İbni Kesir : Musa: Siz ve yeryüzünde bulunanların hepsi nankörlük etseniz; muhakkak ki Allah, müstağni ve hamde layık olandır, demişti.
İskender Evrenosoğlu : Musa (A.S) şöyle dedi: “Eğer siz ve yeryüzünde bulunanların hepsi, inkâr etseniz (bile) muhakkak ki; Allah Gani (şükrünüze muhtaç değil)dir, Hamîd'dir.
Muhammed Esed : Ve Musa (şöyle) ekledi: "Siz ve (sizinle birlikte) yeryüzünde yaşayan başka kim varsa, hepiniz hakkı inkar etseniz dahi, (bilin ki) Allah, yine de her türlü övgüye layık ve mutlak anlamda Kendine yeterli (Biricik Tanrı)dır.
Ömer Nasuhi Bilmen : Ve Mûsa dedi ki: «Eğer siz ve bütün yeryüzünde bulunanlar nankörlük etseniz, şüphe yok ki, Allah Teâlâ elbette ganîdir, hamîd'dir.»
Ömer Öngüt : Musa demişti ki: “Eğer siz ve yeryüzünde bulunanların hepsi de inkâr etseniz, şüphesiz ki Allah zengindir, hamdedilmeye lâyıktır. ”
Şaban Piriş : Musa: -Siz ve yeryüzünde olanlar, hepiniz nankörlük etseniz, Allah yine de zengin ve övülmeğe layık olandır, demişti.
Suat Yıldırım : (Sözüne devam ederek:) "Eğer," dedi Mûsâ, "Siz ve dünyada bulunan herkes kâfir olsa, bilesiniz ki, Allah’ın hiç kimseye ve hiçbir şeye ihtiyacı yoktur, her türlü övgüye lâyıktır."
Süleyman Ateş : Ve Mûsâ dedi ki: "Siz ve yeryüzünde bulunanlar hep nankörlük etseniz, iyi bilin ki Allâh zengindir, övülmüştür (sizin şükrünüze muhtaç değildir)".
Tefhim-ul Kuran : Musa demişti ki: «Eğer siz ve yeryüzündekilerin tümü küfredecek olsanız bile şüphesiz Allah hiç bir şeye muhtaç değildir, övülmüştür.»
Ümit Şimşek : Musa şunu da söyledi: 'Siz ve dünyada daha başka kim varsa hepiniz birden inkâr edecek olsanız da, Allah kimseye muhtaç değildir; bütün âlemlerin şükür ve övgüleri de Ona aittir.'
Yaşar Nuri Öztürk : Şöyle demişti Mûsa: "Siz de yeryüzünde bulananların tümü de küfre saplansanız, hiç kuşkusuz Allah mutlak Ganî, mutlak Hamîd'dir.


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}