» 14 / Ibrahim  17:

Kuran Sırası: 14
İniş Sırası: 72
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52

 » 14 / Ibrahim  Suresi: 17
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. يَتَجَرَّعُهُ (YTCRAH) = yetecerraǔhu : onu yutmağa çalışır
2. وَلَا (VLE) = velā : fakat
3. يَكَادُ (YKED̃) = yekādu : geçiremez
4. يُسِيغُهُ (YSYĞH) = yusīğuhu : boğazından
5. وَيَأْتِيهِ (VYÊTYH) = ve ye'tīhi : ve ona geldiği halde
6. الْمَوْتُ (ELMVT) = l-mevtu : ölüm
7. مِنْ (MN) = min :
8. كُلِّ (KL) = kulli : her
9. مَكَانٍ (MKEN) = mekānin : yandan
10. وَمَا (VME) = vemā : ve yine
11. هُوَ (HV) = huve : o
12. بِمَيِّتٍ (BMYT) = bimeyyitin : ölemez
13. وَمِنْ (VMN) = ve min :
14. وَرَائِهِ (VREÙH) = verāihi : bunun ardından
15. عَذَابٌ (AZ̃EB) = ǎƶābun : bir azab
16. غَلِيظٌ (ĞLYƵ) = ğalīZun : kaba
onu yutmağa çalışır | fakat | geçiremez | boğazından | ve ona geldiği halde | ölüm | | her | yandan | ve yine | o | ölemez | | bunun ardından | bir azab | kaba |

[CRA] [] [KVD̃] [SVĞ] [ETY] [MVT] [] [KLL] [KVN] [] [] [MVT] [] [VRY] [AZ̃B] [ĞLƵ]
YTCRAH VLE YKED̃ YSYĞH VYÊTYH ELMVT MN KL MKEN VME HV BMYT VMN VREÙH AZ̃EB ĞLYƵ

yetecerraǔhu velā yekādu yusīğuhu ve ye'tīhi l-mevtu min kulli mekānin vemā huve bimeyyitin ve min verāihi ǎƶābun ğalīZun
يتجرعه ولا يكاد يسيغه ويأتيه الموت من كل مكان وما هو بميت ومن ورائه عذاب غليظ

 » 14 / Ibrahim  Suresi: 17
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
يتجرعه ج ر ع | CRA YTCRAH yetecerraǔhu onu yutmağa çalışır He will sip it
ولا | VLE velā fakat but not
يكاد ك و د | KVD̃ YKED̃ yekādu geçiremez he will be near
يسيغه س و غ | SVĞ YSYĞH yusīğuhu boğazından (to) swallowing it.
ويأتيه ا ت ي | ETY VYÊTYH ve ye'tīhi ve ona geldiği halde And will come to him
الموت م و ت | MVT ELMVT l-mevtu ölüm the death
من | MN min from
كل ك ل ل | KLL KL kulli her every
مكان ك و ن | KVN MKEN mekānin yandan side,
وما | VME vemā ve yine but not
هو | HV huve o he
بميت م و ت | MVT BMYT bimeyyitin ölemez will die.
ومن | VMN ve min And ahead of him
ورائه و ر ي | VRY VREÙH verāihi bunun ardından And ahead of him
عذاب ع ذ ب | AZ̃B AZ̃EB ǎƶābun bir azab (is) a punishment
غليظ غ ل ظ | ĞLƵ ĞLYƵ ğalīZun kaba harsh.

14:17 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

onu yutmağa çalışır | fakat | geçiremez | boğazından | ve ona geldiği halde | ölüm | | her | yandan | ve yine | o | ölemez | | bunun ardından | bir azab | kaba |

[CRA] [] [KVD̃] [SVĞ] [ETY] [MVT] [] [KLL] [KVN] [] [] [MVT] [] [VRY] [AZ̃B] [ĞLƵ]
YTCRAH VLE YKED̃ YSYĞH VYÊTYH ELMVT MN KL MKEN VME HV BMYT VMN VREÙH AZ̃EB ĞLYƵ

yetecerraǔhu velā yekādu yusīğuhu ve ye'tīhi l-mevtu min kulli mekānin vemā huve bimeyyitin ve min verāihi ǎƶābun ğalīZun
يتجرعه ولا يكاد يسيغه ويأتيه الموت من كل مكان وما هو بميت ومن ورائه عذاب غليظ

[ج ر ع] [] [ك و د] [س و غ] [ا ت ي] [م و ت] [] [ك ل ل] [ك و ن] [] [] [م و ت] [] [و ر ي] [ع ذ ب] [غ ل ظ]

 » 14 / Ibrahim  Suresi: 17
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
يتجرعه ج ر ع | CRA YTCRAH yetecerraǔhu onu yutmağa çalışır He will sip it
Ye,Te,Cim,Re,Ayn,He,
10,400,3,200,70,5,
V – 3rd person masculine singular (form V) imperfect verb
PRON – 3rd person masculine singular object pronoun
فعل مضارع والهاء ضمير متصل في محل نصب مفعول به
ولا | VLE velā fakat but not
Vav,Lam,Elif,
6,30,1,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
NEG – negative particle
الواو عاطفة
حرف نفي
يكاد ك و د | KVD̃ YKED̃ yekādu geçiremez he will be near
Ye,Kef,Elif,Dal,
10,20,1,4,
V – 3rd person masculine singular imperfect verb
فعل مضارع
يسيغه س و غ | SVĞ YSYĞH yusīğuhu boğazından (to) swallowing it.
Ye,Sin,Ye,Ğayn,He,
10,60,10,1000,5,
V – 3rd person masculine singular (form IV) imperfect verb
PRON – 3rd person masculine singular object pronoun
فعل مضارع والهاء ضمير متصل في محل نصب مفعول به
ويأتيه ا ت ي | ETY VYÊTYH ve ye'tīhi ve ona geldiği halde And will come to him
Vav,Ye,,Te,Ye,He,
6,10,,400,10,5,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
V – 3rd person masculine singular imperfect verb
PRON – 3rd person masculine singular object pronoun
الواو عاطفة
فعل مضارع والهاء ضمير متصل في محل نصب مفعول به
الموت م و ت | MVT ELMVT l-mevtu ölüm the death
Elif,Lam,Mim,Vav,Te,
1,30,40,6,400,
N – nominative masculine noun
اسم مرفوع
من | MN min from
Mim,Nun,
40,50,
P – preposition
حرف جر
كل ك ل ل | KLL KL kulli her every
Kef,Lam,
20,30,
N – genitive masculine noun
اسم مجرور
مكان ك و ن | KVN MKEN mekānin yandan side,
Mim,Kef,Elif,Nun,
40,20,1,50,
N – genitive masculine indefinite noun
اسم مجرور
وما | VME vemā ve yine but not
Vav,Mim,Elif,
6,40,1,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
NEG – negative particle
الواو عاطفة
حرف نفي
هو | HV huve o he
He,Vav,
5,6,
PRON – 3rd person masculine singular personal pronoun
ضمير منفصل
بميت م و ت | MVT BMYT bimeyyitin ölemez will die.
Be,Mim,Ye,Te,
2,40,10,400,
P – prefixed preposition bi
N – genitive masculine singular indefinite noun
جار ومجرور
ومن | VMN ve min And ahead of him
Vav,Mim,Nun,
6,40,50,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
P – preposition
الواو عاطفة
حرف جر
ورائه و ر ي | VRY VREÙH verāihi bunun ardından And ahead of him
Vav,Re,Elif,,He,
6,200,1,,5,
N – genitive noun
PRON – 3rd person masculine singular possessive pronoun
اسم مجرور والهاء ضمير متصل في محل جر بالاضافة
عذاب ع ذ ب | AZ̃B AZ̃EB ǎƶābun bir azab (is) a punishment
Ayn,Zel,Elif,Be,
70,700,1,2,
N – nominative masculine indefinite noun
اسم مرفوع
غليظ غ ل ظ | ĞLƵ ĞLYƵ ğalīZun kaba harsh.
Ğayn,Lam,Ye,Zı,
1000,30,10,900,
ADJ – nominative masculine singular indefinite adjective
صفة مرفوعة
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |يَتَجَرَّعُهُ: onu yutmağa çalışır | وَلَا: fakat | يَكَادُ: geçiremez | يُسِيغُهُ: boğazından | وَيَأْتِيهِ: ve ona geldiği halde | الْمَوْتُ: ölüm | مِنْ: | كُلِّ: her | مَكَانٍ: yandan | وَمَا: ve yine | هُوَ: o | بِمَيِّتٍ: ölemez | وَمِنْ: | وَرَائِهِ: bunun ardından | عَذَابٌ: bir azab | غَلِيظٌ: kaba |
Kırık Meal (Harekesiz) : |يتجرعه YTCRAH onu yutmağa çalışır | ولا WLE fakat | يكاد YKED̃ geçiremez | يسيغه YSYĞH boğazından | ويأتيه WYÊTYH ve ona geldiği halde | الموت ELMWT ölüm | من MN | كل KL her | مكان MKEN yandan | وما WME ve yine | هو HW o | بميت BMYT ölemez | ومن WMN | ورائه WREÙH bunun ardından | عذاب AZ̃EB bir azab | غليظ ĞLYƵ kaba |
Kırık Meal (Okunuş) : |yetecerraǔhu: onu yutmağa çalışır | velā: fakat | yekādu: geçiremez | yusīğuhu: boğazından | ve ye'tīhi: ve ona geldiği halde | l-mevtu: ölüm | min: | kulli: her | mekānin: yandan | vemā: ve yine | huve: o | bimeyyitin: ölemez | ve min: | verāihi: bunun ardından | ǎƶābun: bir azab | ğalīZun: kaba |
Kırık Meal (Transcript) : |YTCRAH: onu yutmağa çalışır | VLE: fakat | YKED̃: geçiremez | YSYĞH: boğazından | VYÊTYH: ve ona geldiği halde | ELMVT: ölüm | MN: | KL: her | MKEN: yandan | VME: ve yine | HV: o | BMYT: ölemez | VMN: | VREÙH: bunun ardından | AZ̃EB: bir azab | ĞLYƵ: kaba |
Abdulbaki Gölpınarlı : Yudum-yudum içmeye çalışacak, fakat bir türlü boğazından geçmeyecek; her taraftan ölüm gelecek ona, fakat ölmeyecek de ve ilerde daha da ağır bir azap var.
Adem Uğur : Onu yudumlamaya çalışacak, fakat boğazından geçiremeyecek ve ona her yandan ölüm gelecek, oysa o ölecek değildir (ki azaptan kurtulsun). Bundan ötede şiddetli bir azap da vardır.
Ahmed Hulusi : Onu yudum yudum içmeye çalışır, (fakat) neredeyse boğazından geçiremez. . . Kendisine her taraftan ölüm gelir fakat o ölmez! Onun ardından da ağır bir azap!
Ahmet Tekin : Onu yudumlamaya çalışacak, fakat boğazından geçiremeyecek. Zorbayı, diktatörü her taraftan ölüm sıkıntısına benzer felâketler kuşatacak. Ölmeyecek, peşinden de, daha ağır bir cezaya çarptırılacak.
Ahmet Varol : Onu yutkunmaya çalışır ama bir türlü boğazından geçiremez. Her yandan kendisine ölüm geldiği halde yine ölmez. Ardından da çok katı bir azap vardır.
Ali Bulaç : Yutkunmaya çabalayacak ve boğazından geçirmeyi başaramıyacak, ona her yandan ölüm gelecek, oysa ölmeyecek de. Ardından daha katı bir azab olacak.
Ali Fikri Yavuz : Onu yutmağa çalışacak, fakat boğazından geçiremiyecek ve her taraftan kendisine ölüm gelecek; halbuki ölmiyecektir. Arkasından da şiddetli ve ağır bir azab, cehennemde ebedî kalış vardır.
Bekir Sadak : Onu yudum yudum alacak fakat yutamiyacaktir. lum ona her taraftan geldigi halde, olemiyecek, arkasindan da cetin bir azap gelecektir.
Celal Yıldırım : Yudum yudum içmeye çalışacak, hiç de boğazından rahat geçmeyecek. Ölüm her yandan gelecek, ama o yine ölmiyecek. (Bunun) arkasından da büyük bir azâb vardır.
Diyanet İşleri : Onu yudumlamaya çalışacak fakat boğazından geçiremeyecektir. Ona her yönden ölüm gelecek fakat ölmeyecek, arkasından da şiddetli bir azap gelecektir.
Diyanet İşleri (eski) : Onu yudum yudum alacak fakat yutamıyacaktır. Ölüm ona her taraftan geldiği halde, ölemiyecek, arkasından da çetin bir azap gelecektir.
Diyanet Vakfi : Onu yudumlamaya çalışacak, fakat boğazından geçiremeyecek ve ona her yandan ölüm gelecek, oysa o ölecek değildir (ki azaptan kurtulsun). Bundan ötede şiddetli bir azap da vardır.
Edip Yüksel : Onu yutmaya çalışır, ama boğazından geçiremez. Ölüm kendisine her yandan gelir, ama ölemiyecek. Ardından da çetin bir azap gelecektir.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Onu yutmaya çalışacak, fakat boğazından geçiremeyecek ve her yandan ona ölüm gelecek, fakat o ölemez. Arkasından da çetin bir azab gelecektir.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Yutmaya çalışacak, boğazından geçiremeyecek, her taraftan ona ölüm gelecek, oysa ölmeyecek, arkasından da şiddetli bir azap!
Elmalılı Hamdi Yazır : Yutmağa çalışacak, boğazından geçiremiyecek, her taraftan ona ölüm gelecek, halbuki ölmiyecek, arkasından da galiz bir azâb
Fizilal-il Kuran : Bu irinli suyu yutkunarak içer, normal biçimde içemez. Her yandan ölümün saldırısına uğradığı halde ölemez. Önünde çetin bir azap vardır.
Gültekin Onan : Yutkunmaya çabalayacak ve boğazından geçirmeyi başaramayacak, ona her yandan ölüm gelecek, oysa ölmeyecek de. Ardından daha katı bir azab olacak.
Hakkı Yılmaz : (15-17) Elçiler, fetih istediler. Tüm inatçı zorba da kayba, zarara uğrayıp acı çekti. Ardından cehennem vardır. Ve kendisi irinli sudan sulanacaktır. İrinli suyu yudum yudum içecek, yutamayacak. Ve her yandan kendisine ölüm gelecek, fakat o hiç ölmeyecek. Arkasından da çok kaba bir azap gelecektir.
Hasan Basri Çantay : Öyle ki o, bunu zoraaki içmiye çalışacak, bir türlü boğazından geçiremeyecek, her yandan kendisine ölüm gelecek, halbuki ölmeyecek de. Önünden de daha ağır (zorlu ve ebedî) bir azâb gelib çatacak.
Hayrat Neşriyat : Onu yutmaya çalışır, fakat onu neredeyse boğazından geçiremez. Hem ölüm ona her taraftan gelir, hâlbuki o ölecek bir kimse değildir (ki kurtulsun)! Ardından da ağır bir azab vardır.
İbni Kesir : Onu yudum yudum alacak ama yutamayacaktır. Her taraftan ona ölüm geldiği halde ölemeyecektir. Ve arkasından şiddetli bir azab gelip çatacaktır.
İskender Evrenosoğlu : Onu yutmaya çalışacak ve (fakat) onu boğazından kolayca geçiremeyecek. Bütün mekânlardan ona ölüm (öldürücü sebepler) gelecek ve (fakat) o ölemeyecek (ölmek istediği halde ölmesi mümkün olmayacak). Ve onun arkasından galiz (ağır) bir azap vardır.
Muhammed Esed : onu (içecek olan) yutkunacak, yutkunacak ama bir türlü yutamayacaktır. Ve orada insanı ölüm her yandan kuşatacak, ama insan, kendisini daha zorlu bir azap beklediğinden, bir türlü ölemeyecek.
Ömer Nasuhi Bilmen : Onu yudum yudum içer ve onu boğazından geçiremeyecektir ve ona her taraftan ölüm gelecek. Halbuki, o ölmüş olmayacaktır, ve onun arkasından da ağır bir azap vardır.
Ömer Öngüt : Yutmaya çalışır, fakat boğazından geçiremez. Her yandan ölüm geldiği halde yine ölemez. Bunun arkasından da daha çetin bir azap vardır.
Şaban Piriş : Onu yudumlayacak fakat bir türlü yutamayacaktır. Ölüm ona her yerden geldiği halde, ölemeyecek, arkasından ise ağır bir azap gelecektir.
Suat Yıldırım : (15-17) Resuller Allah’tan yardım ve zafer istediler. Neticede her inatçı, zorba zalim hüsrana uğradı. İş bununla bitmeyecek, ardından o zorba, cehenneme girecek. Orada kendisine kanlı irinli su içirilecek, yutmaya çalışacak ama boğazından geçiremeyecek. Ölüm her yandan ona geldiği halde yine de ölmeyecek. Bunun arkasından da pek şiddetli bir azap daha vardır.
Süleyman Ateş : O suyu yutmağa çalışır, fakat boğazından geçiremez ve her yandan ona ölüm geldiği halde yine ölemez. Bunun ardından da kaba bir azâb!
Tefhim-ul Kuran : Yutkunmaya çabalayacak ve boğazından geçirmeyi başaramıyacak, ona her yandan ölüm gelecek, oysa ölmeyecek de. Ardından daha katı bir azab olacak.
Ümit Şimşek : Onu yudumlar, fakat yutamaz. Her taraftan onu ölüm kuşatır; fakat ölü de değildir. Bunun arkasından da ağır bir azap vardır.
Yaşar Nuri Öztürk : Onu yutmaya çalışacak ama boğazından geçiremeyecek. Ölüm her yandan üstüne gelecek de bir türlü ölmeyecek. Arkasından da dehşetli bir azap.


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}