» 10 / Yûnus  38:

Kuran Sırası: 10
İniş Sırası: 51
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109

 » 10 / Yûnus  Suresi: 38
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. أَمْ (ÊM) = em : yoksa
2. يَقُولُونَ (YGVLVN) = yeḳūlūne : diyorlar
3. افْتَرَاهُ (EFTREH) = fterāhu : O'nu kendisi uydurdu
4. قُلْ (GL) = ḳul : de ki
5. فَأْتُوا (FÊTVE) = fe'tū : getirin
6. بِسُورَةٍ (BSVRT) = bisūratin : bir sure
7. مِثْلِهِ (MS̃LH) = miṧlihi : onun benzeri
8. وَادْعُوا (VED̃AVE) = ved'ǔ : ve çağırın
9. مَنِ (MN) = meni :
10. اسْتَطَعْتُمْ (ESTŦATM) = steTaǎ'tum : gücünüz yeteni
11. مِنْ (MN) = min :
12. دُونِ (D̃VN) = dūni : başka
13. اللَّهِ (ELLH) = llahi : Allah'tan
14. إِنْ (ÎN) = in : eğer
15. كُنْتُمْ (KNTM) = kuntum : iseniz
16. صَادِقِينَ (ṦED̃GYN) = Sādiḳīne : doğru sözlü
yoksa | diyorlar | O'nu kendisi uydurdu | de ki | getirin | bir sure | onun benzeri | ve çağırın | | gücünüz yeteni | | başka | Allah'tan | eğer | iseniz | doğru sözlü |

[] [GVL] [FRY] [GVL] [ETY] [SVR] [MS̃L] [D̃AV] [] [ŦVA] [] [D̃VN] [] [] [KVN] [ṦD̃G]
ÊM YGVLVN EFTREH GL FÊTVE BSVRT MS̃LH VED̃AVE MN ESTŦATM MN D̃VN ELLH ÎN KNTM ṦED̃GYN

em yeḳūlūne fterāhu ḳul fe'tū bisūratin miṧlihi ved'ǔ meni steTaǎ'tum min dūni llahi in kuntum Sādiḳīne
أم يقولون افتراه قل فأتوا بسورة مثله وادعوا من استطعتم من دون الله إن كنتم صادقين

 » 10 / Yûnus  Suresi: 38
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
أم | ÊM em yoksa Or
يقولون ق و ل | GVL YGVLVN yeḳūlūne diyorlar (do) they say,
افتراه ف ر ي | FRY EFTREH fterāhu O'nu kendisi uydurdu """He has invented it?"""
قل ق و ل | GVL GL ḳul de ki Say,
فأتوا ا ت ي | ETY FÊTVE fe'tū getirin """Then bring"
بسورة س و ر | SVR BSVRT bisūratin bir sure a Surah
مثله م ث ل | MS̃L MS̃LH miṧlihi onun benzeri like it
وادعوا د ع و | D̃AV VED̃AVE ved'ǔ ve çağırın and call
من | MN meni whoever
استطعتم ط و ع | ŦVA ESTŦATM steTaǎ'tum gücünüz yeteni you can
من | MN min besides Allah,
دون د و ن | D̃VN D̃VN dūni başka besides Allah,
الله | ELLH llahi Allah'tan besides Allah,
إن | ÎN in eğer if
كنتم ك و ن | KVN KNTM kuntum iseniz you are
صادقين ص د ق | ṦD̃G ṦED̃GYN Sādiḳīne doğru sözlü "truthful."""

10:38 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

yoksa | diyorlar | O'nu kendisi uydurdu | de ki | getirin | bir sure | onun benzeri | ve çağırın | | gücünüz yeteni | | başka | Allah'tan | eğer | iseniz | doğru sözlü |

[] [GVL] [FRY] [GVL] [ETY] [SVR] [MS̃L] [D̃AV] [] [ŦVA] [] [D̃VN] [] [] [KVN] [ṦD̃G]
ÊM YGVLVN EFTREH GL FÊTVE BSVRT MS̃LH VED̃AVE MN ESTŦATM MN D̃VN ELLH ÎN KNTM ṦED̃GYN

em yeḳūlūne fterāhu ḳul fe'tū bisūratin miṧlihi ved'ǔ meni steTaǎ'tum min dūni llahi in kuntum Sādiḳīne
أم يقولون افتراه قل فأتوا بسورة مثله وادعوا من استطعتم من دون الله إن كنتم صادقين

[] [ق و ل] [ف ر ي] [ق و ل] [ا ت ي] [س و ر] [م ث ل] [د ع و] [] [ط و ع] [] [د و ن] [] [] [ك و ن] [ص د ق]

 » 10 / Yûnus  Suresi: 38
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
أم | ÊM em yoksa Or
,Mim,
,40,
CONJ – coordinating conjunction
حرف عطف
يقولون ق و ل | GVL YGVLVN yeḳūlūne diyorlar (do) they say,
Ye,Gaf,Vav,Lam,Vav,Nun,
10,100,6,30,6,50,
V – 3rd person masculine plural imperfect verb
PRON – subject pronoun
فعل مضارع والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
افتراه ف ر ي | FRY EFTREH fterāhu O'nu kendisi uydurdu """He has invented it?"""
Elif,Fe,Te,Re,Elif,He,
1,80,400,200,1,5,
V – 3rd person masculine singular (form VIII) perfect verb
PRON – 3rd person masculine singular object pronoun
فعل ماض والهاء ضمير متصل في محل نصب مفعول به
قل ق و ل | GVL GL ḳul de ki Say,
Gaf,Lam,
100,30,
V – 2nd person masculine singular imperative verb
فعل أمر
فأتوا ا ت ي | ETY FÊTVE fe'tū getirin """Then bring"
Fe,,Te,Vav,Elif,
80,,400,6,1,
REM – prefixed resumption particle
V – 2nd person masculine plural imperative verb
PRON – subject pronoun
الفاء استئنافية
فعل أمر والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
بسورة س و ر | SVR BSVRT bisūratin bir sure a Surah
Be,Sin,Vav,Re,Te merbuta,
2,60,6,200,400,
P – prefixed preposition bi
N – genitive feminine indefinite noun
جار ومجرور
مثله م ث ل | MS̃L MS̃LH miṧlihi onun benzeri like it
Mim,Se,Lam,He,
40,500,30,5,
N – genitive masculine noun
PRON – 3rd person masculine singular possessive pronoun
اسم مجرور والهاء ضمير متصل في محل جر بالاضافة
وادعوا د ع و | D̃AV VED̃AVE ved'ǔ ve çağırın and call
Vav,Elif,Dal,Ayn,Vav,Elif,
6,1,4,70,6,1,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
V – 2nd person masculine plural imperative verb
PRON – subject pronoun
الواو عاطفة
فعل أمر والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
من | MN meni whoever
Mim,Nun,
40,50,
REL – relative pronoun
اسم موصول
استطعتم ط و ع | ŦVA ESTŦATM steTaǎ'tum gücünüz yeteni you can
Elif,Sin,Te,Tı,Ayn,Te,Mim,
1,60,400,9,70,400,40,
V – 2nd person masculine plural (form X) perfect verb
PRON – subject pronoun
فعل ماض والتاء ضمير متصل في محل رفع فاعل
من | MN min besides Allah,
Mim,Nun,
40,50,
P – preposition
حرف جر
دون د و ن | D̃VN D̃VN dūni başka besides Allah,
Dal,Vav,Nun,
4,6,50,
N – genitive noun
اسم مجرور
الله | ELLH llahi Allah'tan besides Allah,
Elif,Lam,Lam,He,
1,30,30,5,
"PN – genitive proper noun → Allah"
لفظ الجلالة مجرور
إن | ÎN in eğer if
,Nun,
,50,
COND – conditional particle
حرف شرط
كنتم ك و ن | KVN KNTM kuntum iseniz you are
Kef,Nun,Te,Mim,
20,50,400,40,
V – 2nd person masculine plural perfect verb
PRON – subject pronoun
فعل ماض والتاء ضمير متصل في محل رفع اسم «كان»
صادقين ص د ق | ṦD̃G ṦED̃GYN Sādiḳīne doğru sözlü "truthful."""
Sad,Elif,Dal,Gaf,Ye,Nun,
90,1,4,100,10,50,
N – accusative masculine plural active participle
اسم منصوب
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |أَمْ: yoksa | يَقُولُونَ: diyorlar | افْتَرَاهُ: O'nu kendisi uydurdu | قُلْ: de ki | فَأْتُوا: getirin | بِسُورَةٍ: bir sure | مِثْلِهِ: onun benzeri | وَادْعُوا: ve çağırın | مَنِ: | اسْتَطَعْتُمْ: gücünüz yeteni | مِنْ: | دُونِ: başka | اللَّهِ: Allah'tan | إِنْ: eğer | كُنْتُمْ: iseniz | صَادِقِينَ: doğru sözlü |
Kırık Meal (Harekesiz) : |أم ÊM yoksa | يقولون YGWLWN diyorlar | افتراه EFTREH O'nu kendisi uydurdu | قل GL de ki | فأتوا FÊTWE getirin | بسورة BSWRT bir sure | مثله MS̃LH onun benzeri | وادعوا WED̃AWE ve çağırın | من MN | استطعتم ESTŦATM gücünüz yeteni | من MN | دون D̃WN başka | الله ELLH Allah'tan | إن ÎN eğer | كنتم KNTM iseniz | صادقين ṦED̃GYN doğru sözlü |
Kırık Meal (Okunuş) : |em: yoksa | yeḳūlūne: diyorlar | fterāhu: O'nu kendisi uydurdu | ḳul: de ki | fe'tū: getirin | bisūratin: bir sure | miṧlihi: onun benzeri | ved'ǔ: ve çağırın | meni: | steTaǎ'tum: gücünüz yeteni | min: | dūni: başka | llahi: Allah'tan | in: eğer | kuntum: iseniz | Sādiḳīne: doğru sözlü |
Kırık Meal (Transcript) : |ÊM: yoksa | YGVLVN: diyorlar | EFTREH: O'nu kendisi uydurdu | GL: de ki | FÊTVE: getirin | BSVRT: bir sure | MS̃LH: onun benzeri | VED̃AVE: ve çağırın | MN: | ESTŦATM: gücünüz yeteni | MN: | D̃VN: başka | ELLH: Allah'tan | ÎN: eğer | KNTM: iseniz | ṦED̃GYN: doğru sözlü |
Abdulbaki Gölpınarlı : Yoksa onu Peygamber uydurdu mu diyorlar? De ki: Eğer öyle diyorsanız ve gerçekseniz Allah'tan başka gücünüz yettiği kim varsa yardıma çağırın da hep berâber onun bir sûresine benzer bir sûre meydana getirin.
Adem Uğur : Yoksa, Onu (Muhammed) uydurdu mu diyorlar? De ki: Eğer sizler doğru iseniz Allah'tan başka, gücünüzün yettiklerini çağırın da (hep beraber) onun benzeri bir sûre getirin.
Ahmed Hulusi : Yoksa "Onu (Muhammed a. s. ) uydurdu!" mu diyorlar? De ki: "Hadi siz de Onun benzeri bir sûre açığa çıkarın bakalım ve de Allâh dûnunda elinizin erdiği kim varsa (onu da yardıma) çağırın! Eğer sözünüzde sadıklar iseniz. "
Ahmet Tekin : Yoksa: 'Onu Muhammed uydurdu' mu diyorlar. 'Eğer iddianızda doğru iseniz, Allah’ın dışında kulları durumundakilerden çağırabileceklerinizin hepsini çağırın, Kur’ân’dakilerin benzeri bir sûre ortaya koyun' de.
Ahmet Varol : Yoksa: 'Onu kendisi uydurdu' mu diyorlar? De ki: 'Eğer doğru sözlü iseniz onun surelerine benzer bir sure getirin ve Allah'tan başka çağırabileceklerinizi de çağırın.'
Ali Bulaç : Yoksa: "Bunu kendisi yalan olarak uydurdu" mu diyorlar? De ki: "Bunun benzeri olan bir sûre getirin ve eğer gerçekten doğru sözlüyseniz Allah'tan başka çağırabildiklerinizi çağırın."
Ali Fikri Yavuz : Yoksa KUR’AN’ı, Peygamber mi uydurdu diyorlar? Rasûlüm, de ki: “- O halde, iddianızda sâdık kimselerseniz, O’nun gibi bir sûre yapın, getirin ve Allah’dan başka gücünüzün yettiği (edîb, beliğ) kim varsa onları da yardıma çağırın.”
Bekir Sadak : Senin icin, «Onu uydurdu mu?» diyorlar. De ki: «Onun surelerine benzer bir sure meydana getirin, iddianizda samimi iseniz, Allah'tan baska cagiribileceklerinizi de cagirin.
Celal Yıldırım : Onu uydurdu mu, diyorlar? De ki: Haydi, eğer doğrulardan iseniz Onun benzeri bir sûre getirin ve Allah'tan başka gücünüzün yettiği kimseleri çağırın.
Diyanet İşleri : Yoksa onu (Muhammed kendisi) uydurdu mu diyorlar? De ki: “Eğer doğru söyleyenler iseniz, haydi siz de onun benzeri bir sûre getirin ve Allah’tan başka, çağırabileceğiniz kim varsa onları da yardıma çağırın.
Diyanet İşleri (eski) : Senin için, 'Onu uydurdu mu?' diyorlar. De ki: 'Onun surelerine benzer bir sure meydana getirin, iddianızda samimi iseniz, Allah'tan başka çağırabileceklerinizi de çağırın.'
Diyanet Vakfi : Yoksa, Onu (Muhammed) uydurdu mu diyorlar? De ki: Eğer sizler doğru iseniz Allah’tan başka, gücünüzün yettiklerini çağırın da (hep beraber) onun benzeri bir sûre getirin.
Edip Yüksel : 'Onu uydurdu' mu diyorlar? De ki: 'Doğru sözlüler iseniz, buna benzer bir sure getirin ve ALLAH'tan başka çağırabildiklerinizi çağırın.'
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : «Onu o (peygamber) uydurdu» mu diyorlar? De ki; «Haydi siz de onun gibi bir sûre getirin ve Allah'dan başka, çağırabileceğiniz kim varsa onu da yardıma çağırın. Eğer sözünüzde sadık iseniz (bunu yapın).
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Yoksa: «Onu uydurdu!» mu diyorlar? De ki: «Öyle ise, haydi onun gibi bir sure getirin ve Allah'tan başka kime gücünüz yeterse çağırın, eğer sözünüzde sadık iseniz bunu yapın!
Elmalılı Hamdi Yazır : Ya, onu uydurdu mu diyorlar? De ki: öyle ise haydin: onun misli bir sûre getirin ve Allahdan başka kime gücünüz yeterse çağırın, eğer sadıksanız bunu yapın
Fizilal-il Kuran : Yoksa, 'Onu Muhammed uydurdu' mu diyorlar? Onlara de ki; 'Eğer doğru söylüyorsanız, Kur'an'a benzer bir sure ortaya getiriniz, bu konuda Allah dışında kimleri yardıma çağırabilecekseniz, çağırınız.
Gültekin Onan : Yoksa: "Bunu kendisi yalan olarak uydurdu" mu diyorlar? De ki: "Bunun benzeri olan bir sure getirin ve eğer gerçekten doğru sözlüyseniz Tanrı'dan başka çağırabildiklerinizi çağırın."
Hakkı Yılmaz : Yahut “Onu kendisi uydurdu” diyorlar. De ki: “Öyleyse siz benzeri bir sûre meydana getirin, Allah'ın astlarından çağırabileceklerinizi de çağırın. Eğer doğru kimseler iseniz.”
Hasan Basri Çantay : Yoksa onu (peygamber) kendiliğinden uydurdu mu diyorlar? De ki: «Öyleyse, eğer (iddianızda) doğru söyleyiciler iseniz siz de onun benzeri bir sûre (meydana) getirin. (Bu hususda) Allahdan başka gücünüzün yetdiği (güvendiğiniz) kim varsa onları da (yardıma) çağırın!
Hayrat Neşriyat : Yoksa, 'Onu (Muhammed) uydurdu' mu diyorlar? De ki: 'O hâlde (iddiânızda)doğru kimseler iseniz, (yardım için) Allah’dan başka gücünüzün yettiklerini de çağırarak onun benzeri bir sûre getirin!'
İbni Kesir : Yoksa: Onu uydurdu mu? diyorlar. De ki: Sadıklardan iseniz, onun benzeri bir sure getirin. Ve Allah'tan başka çağırabileceklerinizi de çağırın.
İskender Evrenosoğlu : Yoksa onu uydurdu mu diyorlar? De ki: “Eğer doğru söyleyenlerseniz, o taktirde Allah'tan başka gücünüzün yettiği kimseleri çağırın ve onun gibi bir sure getirin!”
Muhammed Esed : (Buna rağmen) yine de, (hakkı inkara şartlanmış olanlar), "Onu (Muhammed) uydurdu!" diyorlar. (Onlara) de ki: "Eğer doğru sözlü kimselerdenseniz, o zaman, onunkilere eşdeğer bir sure getirin; hem (bu iş için) Allah'tan başka kimi yardıma çağırabilirseniz çağırın!"
Ömer Nasuhi Bilmen : Yoksa, «Onu uydurdu,» mu diyorlar? De ki: «Eğer siz doğru sözlü kimseler iseniz, onun misli bir sûre getirin ve Allah'tan başka gücünüz yettiği kimseyi de çağırınız.»
Ömer Öngüt : Yoksa onlar: “Onu kendisi uydurdu. ” mu diyorlar? De ki: “Eğer sizler doğru iseniz, Allah'tan başka gücünüzün yettiklerini çağırın da, onun benzeri bir sûre getirin. ”
Şaban Piriş : Yoksa ‘Onu uydurdu.’ mu diyorlar? De ki: -O’nun sûrelerine benzer bir sûre meydana getirin, iddianızda samimi iseniz Allah’tan başka çağırabileceklerinizi de çağırın.
Suat Yıldırım : Yoksa "Onu kendisi uydurmuş!" mu diyorlar? De ki: "Öyleyse, iddianızda tutarlı iseniz haydi onunkine benzer bir sûre ortaya koyun ve Allah’tan başka çağırabileceğiniz kim varsa hepsini de yardımınıza çağırın."
Süleyman Ateş : Yoksa "Onu uydurdu" mu diyorlar? De ki: "Eğer doğru iseniz haydi onun benzeri bir sûre getirin ve Allah'tan başka çağırabildiklerinizi de çağırın!"
Tefhim-ul Kuran : Yoksa: «Bunu kendisi yalan olarak uydurdu» mu diyorlar? De ki: «Bunun benzeri olan bir sure getirin ve eğer gerçekten doğru sözlüler iseniz. Allah'tan başka çağırabildiklerinizi çağırın.»
Ümit Şimşek : Yoksa 'Bunu o uydurdu' mu diyorlar? De ki: O zaman Allah'tan başka kimi çağırabiliyorsanız çağırın da onun bir sûresinin benzerini getirin-eğer doğru söylüyorsanız.
Yaşar Nuri Öztürk : Yoksa, "onu uydurdu" mu diyorlar! De ki: "Eğer doğru sözlüler iseniz Allah dışında, elinizin yettiklerini de çağırın da onun benzeri bir sure ortaya çıkarın."


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}