|  Ahmet Tekin Meali | 	
	  |  
  Andolsun sökmekte olan şafağa!(89:1)  | 	  |  
  Andolsun on geceye!(89:2)  | 	  |  
  Andolsun eşli yaratılan, birlikte yaşama ihtiyacı duyan mahlûkata, andolsun eşsiz, tek yaratıcıya, Allah’a!(89:3)  | 	  |  
  Andolsun hayırlı işler yapılan, salih ameller işlenen, yol katedilen, ilâhî rahmetten faydalanılan, karanlığı dağılan gecelere!(89:4)  | 	  |  
  Nasıl, bunlarda, kötülüklere karşı kendisini dizginleyebilecek akıl sahibi biri için yemin var, değil mi?(89:5)  | 	  |  
  Görmedin mi, Rabbin ne yaptı Âd kavmini?(89:6)  | 	  |  
  Muhteşem sütunlarla dolu İrem’e ne yaptı?(89:7)  | 	  |  
  Ülkeler içinde benzeri inşa edilmemiş olan İrem’e ne yaptı.(89:8)  | 	  |  
  Vadide kayalıkları kesip biçerek, oyarak, yontarak evler yapan Semûd kavmine ne yaptı?(89:9)  | 	  |  
  Devleti, teşkilâtı, orduları güçlü, şiddeti ve işkencesi meşhur, ülkesi zengin, hazinesi dolu, imkânları geniş, dikili taşları sembol edinen, ebedîleşme iddiasındaki Firavun’a ne yaptı?(89:10)  | 	  |  
  Onlar, ülkelerinde azgınlık, taşkınlık ve eşkiyalık ederlerdi.(89:11)  | 	  |  
  Onlar, zulüm, israf, zevk ve eğlenceye düşerek fesadı, bozgunculuğu çoğaltmışlar, sosyal çürümeyi artırmışlardı.(89:12)  | 	  |  
  Rabbin de üzerlerine azap kamçıları yağdırdı.(89:13)  | 	  |  
  Rabbin elbette onların davranışlarını ve amellerini gözetlemekte, denetlemektedir.(89:14)  | 	  |  
  İşte, Rabbi, insanı imtihan edip de ikramda bulunduğunda, nimetlere boğduğunda, refaha erdirdiğinde:
'Rabbim bana ikramda bulundu.'der.(89:15)  | 	  |  
  Onu imtihana tabi tutup rızkını kısarak ölçü ile verdiğinde:
'Rabbim beni önemsemedi, bana hor baktı.' der.(89:16)  | 	  |  
  Böyle yanlış düşüncelere kapılmayın! İşin aslını öğrenmek istiyorsanız eğer, siz yetime ikramda bulunmuyorsunuz.(89:17)  | 	  |  
  Birbirinizi, çevresi, çaresi olmayan yoksulların karnını doyurmaya teşvik etmiyorsunuz.(89:18)  | 	  |  
  Size miras olarak kalan malları haram helâl gözetmeden, oburcasına yiyorsunuz.(89:19)  | 	  |  
  Mal biriktirip, yığmayı da çok seviyorsunuz.(89:20)  | 	  |  
  Hesaba çekileceğinizi nasıl unutuyorsunuz? Yer birbiri ardınca sarsılıp dümdüz olduğu zaman insan anlar.(89:21)  | 	  |  
  Rabbinin emri gelip melekler saf saf dizildiği zaman insan anlar.(89:22)  | 	  |  
  O gün, Cehennem getirildiği zaman, işte o gün insan anlar. Ama bu anlamanın ona ne yararı var?(89:23)  | 	  |  
  'Keşke hayatım için, önceden bir şeyler yapsaydım, iman edip hayırlı ameller işleseydim.' der.(89:24)  | 	  |  
  Artık o gün, kimse onu Allah’ın cezalandırdığı gibi cezalandıramaz. Kimse onun yerine cezalandırılamaz.(89:25)  | 	  |  
  Allah’ın vuracağı bağı ona kimse vuramaz. Kimseye onun yerine bağ vurulamaz.(89:26)  | 	  |  
   Sen de, ey sorumluluklarını yerine getirerek, samimiyetini isbat ederek huzura eren kişi!(89:27)  | 	  |  
  Rabbine, huzurunda hesabını ver. Görülecek hesabından razı olacak, verilecek mükâfatlarla hoşnut edileceksin.(89:28)  | 	  |  
  Allah’ın rızasına uygun amelleri çoğaltıp peygamberlerin sorumluluklarına eş görevler yaparak, beni ilâh tanı, candan müslüman olarak bana bağlı, saygılı, saf, ihlâslı, cesur, gözde kullarımın arasına girerek yerini al.(89:29)  | 	  |  
  Cennetimde cemalime, rızama mazhar olan kullarım arasında yerini al.(89:30)  | 	  |