REM – prefixed resumption particle V – 3rd person masculine plural (form VIII) perfect verb PRON – subject pronoun الفاء استئنافية فعل ماض والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
بذنبهم
ذ ن ب | Z̃NB
BZ̃NBHM
biƶenbihim
günahlarını
their sins,
Be,Zel,Nun,Be,He,Mim, 2,700,50,2,5,40,
P – prefixed preposition bi N – genitive masculine noun PRON – 3rd person masculine plural possessive pronoun جار ومجرور و«هم» ضمير متصل في محل جر بالاضافة
فسحقا
س ح ق | SḪG
FSḪGE
fesuHḳan
uzak olsun
so away with
Fe,Sin,Ha,Gaf,Elif, 80,60,8,100,1,
REM – prefixed resumption particle N – accusative masculine indefinite noun الفاء استئنافية اسم منصوب
لأصحاب
ص ح ب | ṦḪB
LÊṦḪEB
lieSHābi
halkı
(the) companions
Lam,,Sad,Ha,Elif,Be, 30,,90,8,1,2,
P – prefixed preposition lām N – genitive masculine plural noun جار ومجرور
Kırık Meal (Okunuş) : |feǎ'terafū: itiraf ettiler | biƶenbihim: günahlarını | fesuHḳan: uzak olsun | lieSHābi: halkı | s-seǐyri: çılgın ateş |
Kırık Meal (Transcript) : |FEATRFVE: itiraf ettiler | BZ̃NBHM: günahlarını | FSḪGE: uzak olsun | LÊṦḪEB: halkı | ELSAYR: çılgın ateş |
Abdulbaki Gölpınarlı : Derken suçlarını söylerler; artık ırak olsun yakıp kavuran cehennemin ehli.
Adem Uğur : Böylece günahlarını itiraf ederler. Artık (Allah'ın rahmetinden) uzak olsun, o alevli cehennemin mahkûmları!
Ahmed Hulusi : Suçlarını böylece itiraf ettiler! Uzaklığı yaşasın dev alevli ateş ehli!
Ahmet Tekin : Demek ki, günahlarını itiraf ettiler. Körüklenen, alev püsküren cehennem ehlinin yüzlerine karşı :
'İlâhi rahmetten ve mağfiretten uzak olun.' denilecek.
Ahmet Varol : Böylece günâhlarını itiraf ederler. Çılgın ateşin halkı uzak olsun!
Ali Bulaç : Böylece kendi günahlarını itiraf ettiler. Çılgınca yanan ateşin halkına (Allah'ın rahmetinden) uzaklık olsun.
Ali Fikri Yavuz : Böylece günahlarını itiraf ederler. O halde kahrolsun cehennemlikler!...
Bekir Sadak : Boylece, gunahlarini itiraf ederler. Cilgin alevli cehennemlikler yok olsunlar!
Celal Yıldırım : Böylece günahlarını gizlemeyip söylerler. Alev alev köpüren Cehennem dostlarına uzaklık ve helak olsun !
Diyanet İşleri : İşte böylece günahlarını itiraf ederler. Artık alevli ateştekiler Allah’ın rahmetinden uzak olsun!
Diyanet İşleri (eski) : Böylece, günahlarını itiraf ederler. Çılgın alevli cehennemlikler yok olsunlar!
Diyanet Vakfi : Böylece günahlarını itiraf ederler. Artık (Allah'ın rahmetinden) uzak olsun, o alevli cehennemin mahkûmları!
Edip Yüksel : Böylece günahlarını itiraf ettiler. Ateşin halkı uzak olsunlar.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Böylece günahlarını itiraf ederler. (Artık) o çılgın ateş halkı (Allah'ın rahmetinden) uzak olsunlar!
Elmalılı Hamdi Yazır : İşte günahlarını i'tiraf ettiler, kahrolsun o halde eshab-ı Seıyr
Fizilal-il Kuran : Böylece günahlarını itiraf ederler. Çılgın alevli cehennemlikler yok olsunlar!
Gültekin Onan : Böylece kendi günahlarını itiraf ettiler. Çılgınca yanan ateşin halkına (Tanrı'nın rahmetinden) uzaklık olsun.
Hakkı Yılmaz : Böylece günahlarını itiraf ettiler. Artık, un-ufak, toz-duman olmak, çılgın ateş ashâbı içindir.
Hasan Basri Çantay : Bu suretle günâhlarını i'tiraaf etdiler (ederler). (Ko Allah) Cehennem yaranını (rahmetinden) koğsun!
Hayrat Neşriyat : Böylece günahlarını i'tirâf ettiler. Öyleyse o Cehennemlikler (Allah’ın rahmetinden)uzak olsun!
İbni Kesir : Böylece günahlarını itiraf ettiler. Yok olsun çılgın alevli cehennem ashabı.
İskender Evrenosoğlu : Böylece günahlarını itiraf ettiler. Artık ateş ehli (Allah'ın rahmetinden) uzak olsun.
Muhammed Esed : Onlar böylece günahlarının farkına varacaklar ama (o zaman) bütün güzellikler bu yakıcı ateşe mahkum olanlardan uzak bulunacak.
Ömer Nasuhi Bilmen : (10-11) Ve diyeceklerdir ki: «Eğer biz işitir olsa idik veya akilâne düşünse idik, biz bu çılgın cehennemin yârânı arasında bulunmuş olmaz idik.» İşte günahlarını itiraf etmiş olurlar. Artık o çılgın cehennem yârânı için (rahmet-i ilâhîyeden) bir uzaklık olsun.
Ömer Öngüt : Ve böylece günahlarını itiraf ederler. Çılgınca yanan ateş halkı (Allah'ın rahmetinden) uzak olsun!
Şaban Piriş : İşte böylece günahlarını itiraf ederler. Kahrolsun çılgın ateş halkı!
Suat Yıldırım : Böylece günahlarını itiraf ederler. Rahmetten uzak olsun o cehennemlikler!
Süleyman Ateş : Günâhlarını itirâf ettiler. O çılgın ateş halkına (Allâh'ın acımasından) uzak olup ezilmek yaraşır!
Tefhim-ul Kuran : Böylece kendi günahlarını itiraf ettiler. Çılgınca yanan ateşin halkına (Allah'ın rahmetinden) uzaklık olsun.
Ümit Şimşek : Böylece günahlarını itiraf ederler. Uzak olsun ateş ehli Allah'ın rahmetinden!
Yaşar Nuri Öztürk : Günahlarını işte böyle itiraf ettiler. Çılgın ateşin halkına böyle kahır yaraşır.
Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için
TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen
dikkatli olunuz.]