» 45 / Câsiye  26:

Kuran Sırası: 45
İniş Sırası: 65
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37

 » 45 / Câsiye  Suresi: 26
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. قُلِ (GL) = ḳuli : de ki
2. اللَّهُ (ELLH) = llahu : Allah
3. يُحْيِيكُمْ (YḪYYKM) = yuHyīkum : sizi yaşatıyor
4. ثُمَّ (S̃M) = ṧumme : sonra
5. يُمِيتُكُمْ (YMYTKM) = yumītukum : sizi öldürüyor
6. ثُمَّ (S̃M) = ṧumme : sonra
7. يَجْمَعُكُمْ (YCMAKM) = yecmeǔkum : sizi toplayıp getirecektir
8. إِلَىٰ (ÎL) = ilā :
9. يَوْمِ (YVM) = yevmi : gününe
10. الْقِيَامَةِ (ELGYEMT) = l-ḳiyāmeti : kıyamet
11. لَا (LE) = lā : asla
12. رَيْبَ (RYB) = raybe : şüphe yoktur
13. فِيهِ (FYH) = fīhi : bunda
14. وَلَٰكِنَّ (VLKN) = velākinne : ama
15. أَكْثَرَ (ÊKS̃R) = ekṧera : çoğu
16. النَّاسِ (ELNES) = n-nāsi : insanların
17. لَا (LE) = lā :
18. يَعْلَمُونَ (YALMVN) = yeǎ'lemūne : bilmezler
de ki | Allah | sizi yaşatıyor | sonra | sizi öldürüyor | sonra | sizi toplayıp getirecektir | | gününe | kıyamet | asla | şüphe yoktur | bunda | ama | çoğu | insanların | | bilmezler |

[GVL] [] [ḪYY] [] [MVT] [] [CMA] [] [YVM] [GVM] [] [RYB] [] [] [KS̃R] [NVS] [] [ALM]
GL ELLH YḪYYKM S̃M YMYTKM S̃M YCMAKM ÎL YVM ELGYEMT LE RYB FYH VLKN ÊKS̃R ELNES LE YALMVN

ḳuli llahu yuHyīkum ṧumme yumītukum ṧumme yecmeǔkum ilā yevmi l-ḳiyāmeti raybe fīhi velākinne ekṧera n-nāsi yeǎ'lemūne
قل الله يحييكم ثم يميتكم ثم يجمعكم إلى يوم القيامة لا ريب فيه ولكن أكثر الناس لا يعلمون

 » 45 / Câsiye  Suresi: 26
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
قل ق و ل | GVL GL ḳuli de ki Say,
الله | ELLH llahu Allah """Allah"
يحييكم ح ي ي | ḪYY YḪYYKM yuHyīkum sizi yaşatıyor gives you life,
ثم | S̃M ṧumme sonra then
يميتكم م و ت | MVT YMYTKM yumītukum sizi öldürüyor "causes you to die;"
ثم | S̃M ṧumme sonra then
يجمعكم ج م ع | CMA YCMAKM yecmeǔkum sizi toplayıp getirecektir He will gather you
إلى | ÎL ilā to
يوم ي و م | YVM YVM yevmi gününe (the) Day
القيامة ق و م | GVM ELGYEMT l-ḳiyāmeti kıyamet (of) the Resurrection,
لا | LE asla no
ريب ر ي ب | RYB RYB raybe şüphe yoktur doubt
فيه | FYH fīhi bunda "about it."""
ولكن | VLKN velākinne ama But
أكثر ك ث ر | KS̃R ÊKS̃R ekṧera çoğu most
الناس ن و س | NVS ELNES n-nāsi insanların (of) the people
لا | LE (do) not
يعلمون ع ل م | ALM YALMVN yeǎ'lemūne bilmezler know.

45:26 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

de ki | Allah | sizi yaşatıyor | sonra | sizi öldürüyor | sonra | sizi toplayıp getirecektir | | gününe | kıyamet | asla | şüphe yoktur | bunda | ama | çoğu | insanların | | bilmezler |

[GVL] [] [ḪYY] [] [MVT] [] [CMA] [] [YVM] [GVM] [] [RYB] [] [] [KS̃R] [NVS] [] [ALM]
GL ELLH YḪYYKM S̃M YMYTKM S̃M YCMAKM ÎL YVM ELGYEMT LE RYB FYH VLKN ÊKS̃R ELNES LE YALMVN

ḳuli llahu yuHyīkum ṧumme yumītukum ṧumme yecmeǔkum ilā yevmi l-ḳiyāmeti raybe fīhi velākinne ekṧera n-nāsi yeǎ'lemūne
قل الله يحييكم ثم يميتكم ثم يجمعكم إلى يوم القيامة لا ريب فيه ولكن أكثر الناس لا يعلمون

[ق و ل] [] [ح ي ي] [] [م و ت] [] [ج م ع] [] [ي و م] [ق و م] [] [ر ي ب] [] [] [ك ث ر] [ن و س] [] [ع ل م]

 » 45 / Câsiye  Suresi: 26
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
قل ق و ل | GVL GL ḳuli de ki Say,
Gaf,Lam,
100,30,
V – 2nd person masculine singular imperative verb
فعل أمر
الله | ELLH llahu Allah """Allah"
Elif,Lam,Lam,He,
1,30,30,5,
"PN – nominative proper noun → Allah"
لفظ الجلالة مرفوع
يحييكم ح ي ي | ḪYY YḪYYKM yuHyīkum sizi yaşatıyor gives you life,
Ye,Ha,Ye,Ye,Kef,Mim,
10,8,10,10,20,40,
V – 3rd person masculine singular (form IV) imperfect verb
PRON – 2nd person masculine plural object pronoun
فعل مضارع والكاف ضمير متصل في محل نصب مفعول به
ثم | S̃M ṧumme sonra then
Se,Mim,
500,40,
CONJ – coordinating conjunction
حرف عطف
يميتكم م و ت | MVT YMYTKM yumītukum sizi öldürüyor "causes you to die;"
Ye,Mim,Ye,Te,Kef,Mim,
10,40,10,400,20,40,
V – 3rd person masculine singular (form IV) imperfect verb
PRON – 2nd person masculine plural object pronoun
فعل مضارع والكاف ضمير متصل في محل نصب مفعول به
ثم | S̃M ṧumme sonra then
Se,Mim,
500,40,
CONJ – coordinating conjunction
حرف عطف
يجمعكم ج م ع | CMA YCMAKM yecmeǔkum sizi toplayıp getirecektir He will gather you
Ye,Cim,Mim,Ayn,Kef,Mim,
10,3,40,70,20,40,
V – 3rd person masculine singular imperfect verb
PRON – 2nd person masculine plural object pronoun
فعل مضارع والكاف ضمير متصل في محل نصب مفعول به
إلى | ÎL ilā to
,Lam,,
,30,,
P – preposition
حرف جر
يوم ي و م | YVM YVM yevmi gününe (the) Day
Ye,Vav,Mim,
10,6,40,
"N – genitive masculine noun → Day of Resurrection"
اسم مجرور
القيامة ق و م | GVM ELGYEMT l-ḳiyāmeti kıyamet (of) the Resurrection,
Elif,Lam,Gaf,Ye,Elif,Mim,Te merbuta,
1,30,100,10,1,40,400,
N – genitive feminine noun
اسم مجرور
لا | LE asla no
Lam,Elif,
30,1,
NEG – negative particle
حرف نفي
ريب ر ي ب | RYB RYB raybe şüphe yoktur doubt
Re,Ye,Be,
200,10,2,
N – accusative masculine noun
اسم منصوب
فيه | FYH fīhi bunda "about it."""
Fe,Ye,He,
80,10,5,
P – preposition
PRON – 3rd person masculine singular object pronoun
جار ومجرور
ولكن | VLKN velākinne ama But
Vav,Lam,Kef,Nun,
6,30,20,50,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
ACC – accusative particle
الواو عاطفة
حرف نصب من اخوات «ان»
أكثر ك ث ر | KS̃R ÊKS̃R ekṧera çoğu most
,Kef,Se,Re,
,20,500,200,
N – accusative masculine singular noun
اسم منصوب
الناس ن و س | NVS ELNES n-nāsi insanların (of) the people
Elif,Lam,Nun,Elif,Sin,
1,30,50,1,60,
N – genitive masculine plural noun
اسم مجرور
لا | LE (do) not
Lam,Elif,
30,1,
NEG – negative particle
حرف نفي
يعلمون ع ل م | ALM YALMVN yeǎ'lemūne bilmezler know.
Ye,Ayn,Lam,Mim,Vav,Nun,
10,70,30,40,6,50,
V – 3rd person masculine plural imperfect verb
PRON – subject pronoun
فعل مضارع والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |قُلِ: de ki | اللَّهُ: Allah | يُحْيِيكُمْ: sizi yaşatıyor | ثُمَّ: sonra | يُمِيتُكُمْ: sizi öldürüyor | ثُمَّ: sonra | يَجْمَعُكُمْ: sizi toplayıp getirecektir | إِلَىٰ: | يَوْمِ: gününe | الْقِيَامَةِ: kıyamet | لَا: asla | رَيْبَ: şüphe yoktur | فِيهِ: bunda | وَلَٰكِنَّ: ama | أَكْثَرَ: çoğu | النَّاسِ: insanların | لَا: | يَعْلَمُونَ: bilmezler |
Kırık Meal (Harekesiz) : |قل GL de ki | الله ELLH Allah | يحييكم YḪYYKM sizi yaşatıyor | ثم S̃M sonra | يميتكم YMYTKM sizi öldürüyor | ثم S̃M sonra | يجمعكم YCMAKM sizi toplayıp getirecektir | إلى ÎL | يوم YWM gününe | القيامة ELGYEMT kıyamet | لا LE asla | ريب RYB şüphe yoktur | فيه FYH bunda | ولكن WLKN ama | أكثر ÊKS̃R çoğu | الناس ELNES insanların | لا LE | يعلمون YALMWN bilmezler |
Kırık Meal (Okunuş) : |ḳuli: de ki | llahu: Allah | yuHyīkum: sizi yaşatıyor | ṧumme: sonra | yumītukum: sizi öldürüyor | ṧumme: sonra | yecmeǔkum: sizi toplayıp getirecektir | ilā: | yevmi: gününe | l-ḳiyāmeti: kıyamet | : asla | raybe: şüphe yoktur | fīhi: bunda | velākinne: ama | ekṧera: çoğu | n-nāsi: insanların | : | yeǎ'lemūne: bilmezler |
Kırık Meal (Transcript) : |GL: de ki | ELLH: Allah | YḪYYKM: sizi yaşatıyor | S̃M: sonra | YMYTKM: sizi öldürüyor | S̃M: sonra | YCMAKM: sizi toplayıp getirecektir | ÎL: | YVM: gününe | ELGYEMT: kıyamet | LE: asla | RYB: şüphe yoktur | FYH: bunda | VLKN: ama | ÊKS̃R: çoğu | ELNES: insanların | LE: | YALMVN: bilmezler |
Abdulbaki Gölpınarlı : De ki: Allah diriltir sizi, sonra öldürür, sonra da şüphe bile olmayan kıyâmet günü, toplar sizi ve fakat insanların çoğu bilmez.
Adem Uğur : De ki: Allah sizi diriltir, sonra öldürür. Sonra sizi şüphe götürmeyen kıyamet gününde biraraya toplar. Fakat insanların çoğu bilmezler.
Ahmed Hulusi : De ki: "Allâh sizi canlandırıyor! Sonra size ölümü yaşatacak! Sonra kendisinde kuşku olmayan kıyamet sürecinde sizi bir araya getirecek! Ne var ki insanların çoğunluğu (bu gerçekleri) anlayamıyor!"
Ahmet Tekin : Onlara: 'Allah size hayat verir, yaşatır, sonra ecelleriniz gelince sizin ölümünüzü gerçekleştirir. Sonra sizi, gerçekleşeceği konusunda şüphe olmayan Kıyamet gününe toplayıp getirir. Fakat insanların çoğu bunu bilmiyorlar.' de.
Ahmet Varol : De ki: 'Allah sizi diriltir, sonra öldürür, sonra geleceğinde şüphe olmayan kıyamet gününde biraraya toplar. Ancak insanların çoğu bilmezler'.
Ali Bulaç : De ki: "Allah sizi diriltiyor, sonra sizi öldürüyor, sonra kendisinde hiçbir kuşku olmayan kıyamet günü O sizi bir araya getirip toplayacaktır. Ancak insanların çoğu bilmezler."
Ali Fikri Yavuz : (Ey Rasûlüm, onlara) de ki: “- Sizi Allah diriltiyor, sonra sizi O öldürecek. Sonra da sizi, vukuunda şübhe olmıyan kıyamet günü (diriltib bir araya) toplıyacaktır.” Fakat insanların çoğu (bu gerçeği) bilmezler.
Bekir Sadak : De ki: «Sizi Allah diriltir, sonra oldurur, sonra sizi suphe goturmeyen kiyamet gununde toplar. Ama insanlarin cogu bilmezler."*
Celal Yıldırım : De ki: Allah sizi diriltir, sonra öldürür, sonra da (vuku'unda) hiç şüphe olmayan Kıyamet günü sizi (diriltip) biraraya toplar. Ne var ki, insanların çoğu bilmezler.
Diyanet İşleri : De ki: “Allah sizi yaşatıyor. Sonra sizi öldürecek, sonra da kendisinde şüphe olmayan Kıyamet gününde sizi bir araya getirecek, ama insanların çoğu bilmezler.”
Diyanet İşleri (eski) : De ki: 'Sizi Allah diriltir, sonra öldürür, sonra sizi şüphe götürmeyen kıyamet gününde toplar. Ama insanların çoğu bilmezler.'
Diyanet Vakfi : De ki: Allah sizi diriltir, sonra öldürür. Sonra sizi şüphe götürmeyen kıyamet gününde biraraya toplar. Fakat insanların çoğu bilmezler.
Edip Yüksel : De ki 'Sizi ALLAH diriltir ve öldürür. Sonra, gerçekleşmesinde kuşku bulunmayan Diriliş Gününde sizi bir araya toplar. Fakat insanların çoğu bilmez.'
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : (Ey Muhammed!) De ki: «Allah sizi diriltir. Sonra sizi o öldürür, sonra da geleceğinde şüphe olmayan kıyamet gününde (diriltip) bir araya toplar. Fakat insanların çoğu bilmezler.»
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : De ki: «Allah size hayat veriyor, sonra sizi o öldürür, sonra da geleceğinde şüphe olmayan kıyamet gününde (bir araya) toplayacaktır. Fakat insanların çoğu bilmezler.»
Elmalılı Hamdi Yazır : De ki size Allah hayat veriyor, sonra sizi o öldürür, sonra da sizi Kıyamet gününe toplayacak ve lâkin nâsın ekserisi bilmezler
Fizilal-il Kuran : De ki: «Sizi Allah diriltir, sonra öldürür, sonra sizi şüphe götürmeyen kıyamet gününde toplar. Fakat insanların çoğu bilmezler.»
Gültekin Onan : De ki: "Tanrı sizi diriltiyor, sonra sizi öldürüyor, sonra kendisinde hiçbir kuşku olmayan kıyamet günü O sizi bir araya getirip toplayacaktır. Ancak insanların çoğu bilmezler."
Hakkı Yılmaz : (26,27) "De ki: “Allah, sizi diriltir. Sonra sizi O öldürür, sonra da kendisinde şüphe olmayan kıyâmet gününde bir araya toplayacaktır. Fakat insanların çoğu bilmiyorlar. Göklerin ve yeryüzünün mülkü de sadece Allah'ındır. Kıyâmet anının geleceği gün; işte o gün, bâtıla sapanlar zarara uğrayacaklardır.” "
Hasan Basri Çantay : De ki: «Sizi Allah diriltiyor. Sonra sizi O öldürüyor. Bilâhare yine sizi, hakkında hiçbir şübhe bulunmayan, kıyamet gününe O (getirib) toplayacakdır. Fakat insanların çoğu (bunu) bilmezler.
Hayrat Neşriyat : De ki: 'Allah size hayat veriyor, sonra sizi vefât ettirecek, sonra da sizi kendisinde hiç şübhe olmayan kıyâmet gününde bir araya toplayacaktır; fakat insanların çoğu bilmiyorlar.'
İbni Kesir : De ki: Allah diriltir sizi sonra öldürür, sonra hakkında hiç bir şüphe bulunmayan o kıyamet gününde toplar. Fakat insanların pek çoğu bilmezler.
İskender Evrenosoğlu : De ki: “Allah sizi yaşatır, sonra öldürür. Sonra sizi, hakkında şüphe olmayan kıyâmet günü (biraraya) toplar.” Ve lâkin insanların çoğu bilmezler.
Muhammed Esed : De ki: "Size hayat veren ve sonra sizi öldüren, Allah'tır; ve sonunda O, hepinizi Kıyamet Günü bir araya toplayacaktır, ki o (Gün'ün gelip çatacağı,) her türlü şüphenin üstündedir ama insanların çoğu bunu anlamaz".
Ömer Nasuhi Bilmen : De ki: «Allah sizi diriltir, sonra sizi öldürür, sonra da sizi Kıyamet günü için toplar. Onda bir şüphe yoktur. Velâkin nâsın çoğu bilmezler.»
Ömer Öngüt : De ki: "Allah sizi yaşatıyor, sonra sizi öldürür, sonra da kıyamet gününde bir araya toplar. Bunda aslâ şüphe yoktur, fakat insanların çoğu bunu bilmezler. "
Şaban Piriş : De ki: - Size hayat veren, sonra öldürecek olan, sonra da hakkında şüphe olmayan kıyamet gününde bir araya getirecek olan Allah’tır. Fakat insanların çoğu bilmezler.
Suat Yıldırım : De ki: "Size hayatı veren Allah’tır. Sonra sizi yine O öldürür, sonra da hepinizi, hakkında hiç şüphe olmayan kıyamet (dirilme) günü bir araya toplar; ama insanların çoğu bu gerçeği bilmezler."
Süleyman Ateş : De ki: "Allâh sizi yaşatıyor, sonra sizi öldürüyor. Sonra sizi, toplayıp duruşma gününe getirecektir. Bunda asla şüphe yoktur, ama insanların çoğu bilmezler."
Tefhim-ul Kuran : De ki: «Allah sizi diriltiyor, sonra sizi öldürüyor, sonra da kendisinde hiçbir kuşku olmayan kıyamet günü O sizi bir araya getirip toplayacaktır. Ancak insanların çoğu bilmezler.»
Ümit Şimşek : De ki: Sizi Allah yaşatır, sonra öldürür, sonra da geleceğinde şüphe olmayan kıyamet gününde toplar. Lâkin insanların çoğu bunu bilmiyor.
Yaşar Nuri Öztürk : De ki: "Sizi Allah yaşatıyor; sonra sizi öldürecek, sonra da o hakkında hiç kuşku bulunmayan kıyamet gününde biraraya getirecek. Ama insanların çokları bilmiyorlar."


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}